Danıştay Kararı 6. Daire 2015/2369 E. 2020/10909 K. 13.11.2020 T.

Danıştay 6. Daire Başkanlığı         2015/2369 E.  ,  2020/10909 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2015/2369
Karar No : 2020/10909

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Belediye Başkanlığı – …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN ÖZETİ : Bursa ili, Osmangazi ilçesi, … Mahallesi … ada, … parsel sayılı taşınmazın önceden yapılan parselasyon ile yola terk edilen kısmının yoldan ihdas edilerek Osmangazi Belediyesi adına tesciline ilişkin … tarih ve … sayılı belediye encümeni kararının iptali istemiyle açılan davada, dava konusu işlemin iptali yolunda … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E: … , K: … sayılı kararın, usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.

SAVUNMANIN ÖZETİ : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …’NIN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Dava, Bursa İli, Osmangazi İlçesi, … Mahallesi … ada, … parsel sayılı taşınmazın yola terk edilen kısmının 3194 sayılı İmar Kanununun 15. maddesi gereğince davalı idare adına parsel olarak ihdas edilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı belediye encümeni kararının iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesince, 3194 sayılı İmar Kanununun 18. maddesinin 3. fıkrasında ifade edildiği üzere düzenleme ortaklık paylarının, düzenlemeye tabi tutulan yerlerin ihtiyacı olan Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı ilk ve ortaöğretim kurumları, yol, meydan, park, otopark, çocuk bahçesi, yeşil saha, ibadet yeri ve karakol gibi umumi hizmetlerden ve bu hizmetlerle ilgili tesislerden başka maksatlarla kullanılamayacağından anılan yolun davalı idare adına ihdasen tesciline ilişkin dava konusu işlemde hukuka ve hakkaniyete uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiş, bu karar davalı idare vekili tarafından temyiz edilmiştir.
3194 sayılı İmar Kanunu’nun 17. maddesinin 1. fıkrasında: “Belediye veya Valilik, kendi malı olan veya imar planlarının tatbiki sonucu kamulaştırmadan artan parçalarla, istikameti değiştirilen veya kapanan yol ve meydanlarda hasıl olan sahalardan müstakil inşaata elverişli olmayan parçaları, bitişiğindeki arsa veya bina sahibine bedel takdiri suretiyle satmak, gayrimenkul sahiplerinin yola giden yerlerden dolayı tahakkuk eden istihkaklarını bedel takdiri suretiyle değiştirmek ve komşu gayrimenkul sahibi takdir edilen bedelle satın almaktan imtina ederse, şüyulandırılıp satmak suretiyle imar planına uygunluğunu temin eder.” hükmüne yer verilmiştir.
Anılan madde ile belediyenin ancak kendi taşınmazını veya imar planı uygulaması sonucu kamulaştırmadan artan parçalar ile istikameti değiştirilen yol, kapanan yol ve meydanlardan arta kalan ve inşaata elverişli olmayan yerlerin bedeli karşılığı satışı öngörülmüştür.
Başka bir deyişle, belediyeye ait olan veya imar planı uygulaması sonucu oluşan artık taşınmazlar dışındaki yerlerin belediyece satışı söz konusu olamayacaktır.
Dosyanın incelenmesinden, yol olarak kullanılması amacıyla terkini yapılan taşınmazın … tarih ve … sayılı belediye encümeni kararı ile 3194 sayılı İmar Kanununun 15. maddesi gereğince davalı idare adına parsel olarak ihdas edildiği, ardından aynı belediye meclisi kararı ile üçüncü kişiye satışının uygun bulunduğu anlaşılmaktadır.
Bu durumda, uyuşmazlık konusu olayda davalı idarece satışa konu edilen taşınmaz, 3194 sayılı Yasanın 17. maddesinin 1. fıkrasında belirtilen belediyeye ait taşınmaz veya imar planı uygulaması sonucu kamulaştırmadan artan parça veya istikameti değişen yol, kapanan yol, meydan olmaması nedeniyle, 3194 sayılı Yasanın 15., 16.ve 17. maddeleri uyarınca tesis edilen işlemde hukuka uyarlık bulunmadığından, İdare Mahkemesi kararının iptale ilişkin kararında isabetsizlik görülmemiştir.
İdare ve vergi mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür.
… İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E: … , K: … sayılı karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın ONANMASINA, kullanılmayan yürütmenin durdurulması harcının iadesine, dosyanın adı geçen Mahkemeye gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere 13/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.