Danıştay Kararı 6. Daire 2009/4384 E. 2010/11541 K. 21.12.2010 T.

6. Daire         2009/4384 E.  ,  2010/11541 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No: 2009/4384
Karar No: 2010/11541

Kararın Düzeltilmesini İsteyen : Kültür ve Turizm Bakanlığı
Karşı Taraf: …
Vekili: Av….
İstemin Özeti : Danıştay Altıncı Dairesince verilen 24.11.2008 günlü, E:2008/6259, K:2008/8181 sayılı kararın; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 54.maddesi uyarınca düzeltilmesi istemidir.
Savunmanın Özeti : Kararın düzeltilmesi isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi …’ın Düşüncesi : Kararın düzeltilmesi isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı …’in Düşüncesi : Kararın düzeltilmesi dilekçesinde ileri sürülen nedenler, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 54 üncü maddesinde yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi gerekeceği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 54. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendine göre kararın düzeltilmesi istemi yerinde görüldüğünden Danıştay Altıncı Dairesi’nin 24.11.2008 günlü, E:2008/6259, K:2008/8181 sayılı kararı kaldırılarak işin esası incelendi.
Dava, … (Merkez), … Mahallesi, … pafta, … ada, … parsel sayılı taşınmazda inşa edilecek yapı için sunulan projenin uygun bulunmamasına ilişkin 4.5.2006 günlü, … sayılı ve anılan taşınmazın koruma alanının belirlenmesine ilişkin 25.2.2006 günlü, … sayılı koruma kurulu kararlarının iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesince, yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen raporla dosyadaki bilgi ve belgelerin birlikte değerlendirilmesinden, tescilli yapıların görünümleri, çevreleriyle uyumlarının korunması ve kontrol altında bulundurulması amacıyla belirlenen koruma alanına ilişkin 25.2.2006 günlü, … sayılı işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle bu işleme yönelik olarak davanın reddine; projeye ilişkin işleme gelince, usule uygun olarak belirlenen koruma alanı içerisinde mevcut imar durumuna göre yapılaşmasını tamamlayamayan tek parselin dava konusu parsel olduğu, üzerinde iki katlı yapı bulunduğu, alandaki diğer parsellerin tamamında 4-5 katlı yapılar olduğu, … sayılı parsele de 5 katlı inşaat izni verilmesinde bir sakınca bulunmadığı dikkate alındığında 4.5.2006 günlü, … sayılı işlemin hukuka aykırı olduğunun anlaşıldığı gerekçesiyle iptaline karar verilmiş, bu kararın iptale ilişkin kısmı davalı idare tarafından temyiz edilmiştir.
2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununun 8. maddesinde ” Yedinci maddeye göre tescil edilen korunması gerekli kültür ve tabiat varlıklarının korunma alanlarının tesbiti ve bu alanlar içinde inşaat ve tesisat yapılıp yapılamayacağı konusunda karar alma yetkisi Koruma Kurullarına aittir. Koruma Kurullarının kararına 61 inci maddenin ikinci fıkrasına göre itiraz edilebilir. Korunma alanlarının tespitinde, korunması gerekli kültür ve tabiat varlıklarının korunması, görünümlerinin ve çevreleri ile uyumlarının muhafazası için yeteri kadar korunma alanına sahip olmaları dikkate alınır. Bu hususlarla ilgili esaslar. Kültür ve Turizm Bakanlığınca hazırlanacak yönetmelikte belirtilir.” hükmü, 9. maddesinde “Koruma Yüksek Kurulunun ilke kararları çerçevesinde koruma bölge kurullarınca alınan kararlara aykırı olarak, korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıkları ve koruma alanları ile sit alanlarında inşaî ve fizikî müdahalede bulunulamaz, bunlar yeniden kullanıma açılamaz veya kullanımları değiştirilemez. Esaslı onarım, inşaat, tesisat, sondaj, kısmen veya tamamen yıkma, yakma, kazı veya benzeri işler inşaî ve fizikî müdahale sayılır.” hükmü yer almıştır.
Dosyanın incelenmesinden, uyuşmazlık konusu taşınmazın bulunduğu bölgede yer alan Alaattin Camii, İsfendiyaroğulları Türbesi, Yeşil Türbe, Alaattin Hamamı, Pervane Medresesi ve Terazi Çeşmesinin 2863 sayılı Kanun uyarınca korunması gereken kültür varlıkları olarak tescil edildiği, koruma kurulunca söz konusu anıtsal yapılar grubu birlikte değerlendirilerek ortak koruma alanı belirlendiği, davacıya ait taşınmazın söz konusu koruma alanı içerisinde yer aldığı, koruma alanının iptali istemiyle açılan davanın …. İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararıyla reddedildiği ve temyiz edilmeyerek kesinleştiği, davacı tarafından sunulan mimari projenin koruma alanı belirlemesi dikkate alınarak uygun bulunmaması üzerine bakılan davanın açıldığı, diğer taraftan yürürlükteki imar planında B-5 yapılaşma şartı öngörüldüğü ve bölgede yer alan mevcut yapılaşmaların da anılan plan çerçevesinde gerçekleştirildiği anlaşılmaktadır.
Olayda, koruma kurulu kararı uyarınca tescilli eser olarak belirlenen anıtsal yapılar grubunun ortak koruma alanının tespit edildiği, söz konusu koruma alanı içinde kalan davacıya ait taşınmazda yapılacak yapı için sunulan projenin koruma ilke ve esaslarına uygun olmadığı, yapının hangi yükseklik ve taban alanında olursa olsun algılamadaki bütünlüğü ve ileride yapılacak olan bütüncül koruma ve çevre düzenlemesi çalışmalarını engelleyeceği gerekçesiyle uygun görülmediği, her ne kadar imar planında B-5 yapılaşma şartı bulunsa da koruma alanı belirlemesi uyarınca yetkili idarece korumacı yaklaşım esas alınarak imar planında gerekli değişikliklerin yapılması gerektiği, söz konusu değişiklik sonrasında davacı tarafından hazırlanacak projenin yeniden değerlendirilebileceği, diğer taraftan koruma alanındaki diğer parsellerin tamamında yapılaşmanın gerçekleşmiş olmasının davacıya aynı şartlarda yapılaşma hakkı sağlamayacağı da açıktır.
Bu durumda, davacı tarafından sunulan projenin uygun olmadığı yolundaki Koruma Kurulu kararında hukuka aykırılık bulunmadığından, aksi yöndeki İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, …. İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararının iptale ilişkin kısmının BOZULMASINA, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 21.12.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.