Danıştay Kararı 6. Daire 1998/405 E. 1999/948 K. 16.02.1999 T.

6. Daire         1998/405 E.  ,  1999/948 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No: 1998/405
Karar No: 1999/948

Davacı :…
Davalı :Turizm Bakanlığı
İstemin Özeti:Kayak sporunun Turizm Amaçlı Sportif Faaliyet Yönetmeliği kapsamında olduğuna ilişkin 9.12.1997 günlü, … sayılı işlem ile bu işlemin dayanağı olan 15.6.1997 günlü,23020 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Turizm Amaçlı Sportif Faaliyet Yönetmeliğinin; turizm amaçlı sportif faaliyetlere denetim getirme görüntüsü altında büyük bir iş potansiyelinin seyahat acentalarına kazındırılmak istenildiği, sportif faaliyetlerin düzenlenmesinin ve programlanmasının 3239 sayılı Yasayla Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğüne verildiği,Yönetmeliğin bu Yasaya aykırı olduğu,kayak öğretmenlerinin yetiştirilme koşullarının bu Yasaya dayalı olarak çıkarılan Yönetmelikle belirlendiği ve serbest meslek olarak yapıldığı, dava konusu Yönetmelikle bu mesleğin ortadan kaldırıldığı ve birer ticari kuruluş olan seyahat acentalarının emrine personel olarak verildiği ileri sürülerek iptali istemidir.
Savunmanın Özeti :Davanın süresinde açılmadığı,turizm alanında uluslar-arası rekabet olduğundan turizm amaçlı sportif faaliyetler sonucunda istenmeyen kazaların meydana gelmesinin önlenebilmesi, bu sektörde ehliyetli kişilerin istihdamının sağlanabilmesi ve olabilecek kazalarda işletmelerin sorumlu tutulabilmesi için kayak ve diğer turizm amaçlı sporlarla ilgili olarak 2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanunu’nun 37. maddesinin C fıkrasının 3. bendi uyarınca uyuşmazlığa konu yönetmeliğin çıkarıldığı, kayak sporunun da turizm amaçlı olması nedeniyle bu yönetmelik kapsamında bulunduğu iddia edilerek davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.
Tetkik Hakimi …’ın Düşüncesi: Dava konusu Yönetmelik hükümlerinde Yasaya bir aykırılık bulunmadığından davanın reddine karar verilmesinin uygun olacağı düşünülmektedir.
Savcı …’un Düşüncesi: Dava; Kayak Sporunun Turizm Amaçlı Sportif Faaliyet Yönetmelik kapsamında olduğuna ilişkin 9.12.1997 günlü, 2076, 23874, 41562 sayılı işlem ile anılan işlemin dayanağı olan 15.6.1997 günlü Resmi Gazetede yayımlanan Turizm Amaçlı Sportif Faaliyet Yönetmeliğinin iptali istemiyle açılmıştır.
Dava konusu yönetmeliğin kamu kurum ve kuruluşlarının görüşlerine yer verilerek 2634 sayılı Yasanın 37.maddesinin c.bendinin 3 fıkrası uyarınca usul ve esaslara uygun olarak hazırlandığı anılan yönetmelikle can güvenliğinin sağlanması yönünden seyahat acentası olmıyan kişi, kuruluş yada işletmelerin turizm amaçlı sportif faaliyet hizmeti vermemelerinde de kamu yararı bulunduğu dava dosyasının incelenmesinden anlaşılmaktadır.
Bu durumda çeşitli spor disiplinlerinin turizm faaliyeti olarak uygulanması sırasında, turizm amaçlı sportif faaliyette bulunacak turizm işletmelerinde aranacak nitelikleri belirlemek, anılan faaliyetlerin güvenli şekilde yapılabilmesi için gerekli önlemleri almak kontrol etmek ve bu arada turizmi çeşitlendirerek aynı zamanda turizm gelirlerimizi artırmak amacıyla düzenlenmiş olan dava konusu yönetmelik hükümlerinde hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
Diğer taraftan turizm amaçlı sportif faaliyetler sonucunda istenmeyen kazaların meydana gelmesinin önlenebilmesi, ehliyetli ve yetenekli kişilerin hizmet vermelerinin sağlanabilmesi, meydana gelebilecek kazalarda işletmelerin sorumlu tutulabilmesi için 1618 sayılı yasaya uygun olarak kurulmuş olan seyahat acentası olan kişi, kuruluş ve işletmelere hizmet verme hakkının tanınmasında ve kayak sporununda turizm amaçlı bir spor olması nedeniyle yönetmelik kapsamına alınmasında mevzuata aykırılık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle davacı tarafından ileri sürülen diğer iddialarda dava konusu Yönetmeliğin ve anılan yönetmeliğe dayanılarak tesis edilen davalı idare işleminin iptalini gerektirir nitelikte görülmediğinden davanın reddi gerekeceği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince önceden belirlenen 16.2.1999 gününde davacı Erkan Burma’nın ve davalı Turizm Bakanlığını temsilen Hukuk Müşaviri …’nin geldiği görülmekle, Savcı …’un katılmasıyla duruşma yapıldı. Aynı gün yapılan duruşma müzakeresinde Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Davalı idarenin süre def’i yerinde görülmemiştir.
Dava; Kayak Sporunun Turizm Amaçlı Sportif Faaliyet Yönetmeliği kapsamında olduğuna ilişkin 9.12.1997 günlü, 2076, 23874, 41562 sayılı işlem ile bu işlemin dayanağı olan 15.6.1997 günlü, 23020 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Turizm Amaçlı Sportif Faaliyet Yönetmeliği”nin iptali istemiyle açılmıştır.
2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanununun 37.maddesinin Bakanlıkça hazırlanacak yönetmeliklerde düzenlenecek hususları belirten C.fıkrasının 3. bendindeki, bu Kanunun uygulanmasında ihtiyaç duyulacak diğer konular kapsamında “çeşitli spor disiplinlerinin turizm faaliyeti olarak uygulanması sırasında turizm amaçlı sportif faaliyette bulunacak turizm işletmelerinde aranacak nitelikleri belirlemek, faaliyetin güvenli biçimde sürdürülebilmesi için önlemleri almak, denetlemek ve turizmin çeşitlendirilmesini geliştirmek” amacıyla hazırlanan uyuşmazlık konusu Turizm Amaçlı Sportif Faaliyet Yönetmeliği 15.6.1997 günlü, 23020 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.
Yönetmeliğin kapsamı 2.maddede: “Bu Yönetmelik, sportif turizm faaliyetinin yapılmasına ilişkin uyulması zorunlu şartları kapsar. İlgili mevzuata uygun faaliyet gösteren spor kulüpleri ve ilgili federasyonların kendi sporcuları arasında veya başka ülke sporcuları arasında düzenleyecekleri faaliyet bu Yönetmelik dışındadır.” şeklinde hükme bağlanmıştır.
Yönetmeliğin 5.maddesinde genel şartlar belirtilerek, sportif faaliyetin bir turizm hareketi olarak uygulanmasının bir seyahat acentası hizmeti olduğu, seyahat acentası olmayan kişi, kuruluş ya da işletmelerin turizm amaçlı sportif faaliyet hizmeti veremeyecekleri kuralı getirilmiştir.
Uyuşmazlık konusu Yönetmeliğin, bir bütün olarak ele alındığında, turizm amaçlı sportif faaliyetlerde uygulanacak spor kurallarını, bu faaliyetin Bakanlığın her yıl belirleyip ilan edeceği alanlar içinde (parkur) yapılabileceğini, sportif turizm faaliyeti yapacakların izin koşullarını, Sportif Turizm Kurullarının oluşumunu, sportif turizm faaliyetlerinde bulunmak isteyenlere bu kurulların verecekleri yeterlik belgesi için arancak koşulları, sportif turizm faaliyetinde bulunanların yükümlülüklerini, yasakları, denetimi, güvenlik kurallarını, eğitimi ve spor faaliyetlerine uygulanacak mevzuatı düzenlediği ve düzenlenen bu hükümler, Yönetmeliğin amacı ve kapsamı içerisinde değerlendirildiğinde Yasalara bir aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Yönetmeliğin 18.maddesindeki: “Bu Yönetmeliğin rafting, paragliding, handliding, sualtı ve su üstü sporları (araca bağlı ya da bağımsız) binicilik, dağcılık, oto ve motor kros, mağaracılık ve benzeri turizm faaliyetlerine konu, spor türleri ve turizm çeşitliliği olarak gelişecek diğer turizm türlerinin uygulanmasında, yürürlükteki spor kurallarını ve faaliyette kullanılacak araçların niteliklerini düzenleyen mevzuatla birlikte geçerlidir.” Hüküm uyarınca kayak sporunun da Turizm Amaçlı Sportif Faaliyet Yönetmeliği kapsamında olduğuna ilişkin dava konusu 9.12.1997 günlü, …,…,… sayılı işlemde de mevzuata aykırılık bulunmamakatadır.
Açıklanan nedenlerle davanın REDDİNE, peşin alınan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına 16.2.1999 gününde oybirliğiyle karar verildi.