Danıştay Kararı 6. Daire 1998/1839 E. 1999/2054 K. 20.04.1999 T.

6. Daire         1998/1839 E.  ,  1999/2054 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No: 1998/1839
Karar No: 1999/2054

Temyiz İsteminde Bulunan:…
Karşı Taraf :… Belediye Başkanlığı
İstemin Özeti :….İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu öne sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti:Savunma verilmemiştir.
Tetkik Hakimi …’ın Düşüncesi : Dosyanın incelenmesinden, davacının parselasyon işlemine itirazı üzerine 7.8.1997 günlü encümen kararı ile itiraz doğrultusunda işlem tesis edildiği ve bu işlemin de iptalinin istenildiği anlaşıldığından, mahkeme kararının davanın parselasyon işleminin süre aşımı nedeniyle reddi yolundaki bölümünün bozulması, kararın planın süreaşımı nedeniyle reddi yolundaki bölümünün ise onanması gerektiği düşünülmektedir.
Savcı …’un Düşüncesi : … pafta, … ada, …,… ve … sayılı parsellerin konut alanından park alanına ayrılmasına ilişkin 7.8.1997 günlü, 2832 sayılı davalı idare işlemi ile anılan parsellerde yapılan parselasyon işleminin iptali istemiyle açılan davayı süre yönünden reddeden İdare Mahkemesi kararı davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz dosyasının incelenmesinden; uyuşmazlık konusu plan değişikliğine ilişkin karar ve parselasyon işleminin dosyada bulunmadığı, dava dilekçesinde belirtilen 7.8.1997 günlü … sayılı kararın davacının itiraz dilekçeleri üzerine tesis edilmiş bir karar olduğu, parselasyon işlemleri taşınmazların sahipleri için subjektif ve kişisel işlemler olduklarından ve ancak tebligatla bilgi sahibi olunabileceğinden 7201 sayılı yasanın ilgili hükümleri uyarınca davacıya tebliğ edilip edilmediğinin araştırılmadığı anlaşılmaktadır.
Açıklanan nedenle noksan incelemeye dayalı olarak davanın süre yönünden reddine ilişkin idare mahkemesi kararının bozulmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Dava, …,… Mah.,… pafta,… ada,…,… ve … parsel sayılı taşınmazların ticaret alanından park alanına dönüştürülmesi yolundaki imar planı değişikliğine ilişkin belediye meclisi kararı ve parselasyon işleminin iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesince, dosyanın incelenmesinden, davacı tarafından 5.3.1997 tarihinde dava konusu işlemlere itiraz edildiği, 60 gün içinde yanıt verilmemesi nedeniyle istek reddedilmiş sayılacağından bu tarihi izleyen 60 gün içinde dava açılması gerekirken bu süreler geçirildikten sonra davalı idarece verilen 7.8.1997 günlü yanıt üzerine 9.10.1997 tarihinde açılan davada süreaşımı bulunduğu gerekçesiyle davanın 2577 sayılı Yasanın 15/1-b maddesi uyarınca reddine karar verilmiş; karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Temyize konu ….İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararının davanın imar planı değişikliğine ilişkin kısmının süreaşımı nedeniyle reddi yolundaki bölümünde 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesinin 1.fıkrasında sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmamaktadır.
Davanın parselasyon işlemine ilişkin bölümüne gelince;
Dosyanın incelenmesinden, davacı tarafından dava konusu işlemlere 5.3.1997 tarihinde itiraz edildiği, itiraz ile parselasyon işlemi sonucunda tamamı park yerinde kalan taşınmazlarına karşılık hiç bir yer tahsis edilmediğinin belirtildiği, aynı nitelikli iki başvuru daha yapıldığı, anılan başvurular üzerine belediye encümenin 7.8.1997 günlü, 2832 sayılı kararı ile itirazların değerlendirilerek, davacının parkta kalan taşınmazlarına karşılık … ada, … sayılı parsel ile … ada, … sayılı parselin tahsisine karar verildiği, davacı tarafından anılan encümen kararı ile tesis edilen işlemin de yasaya uygun olmadığı öne sürülerek bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 11.maddesi uyarınca idari işleme karşı idari dava açma süresi içerisinde yapılacak olan başvuru üzerine altmış gün içinde bir cevap verilmezse isteğin reddedilmiş sayılacağı, bu tarihten itibaren durmuş olan dava açma süresinin yeniden işlemeye başlayacağı ve dava açma süresi geçtikten sonra aynı nitelikte başvuruların ve idarece verilen cevapların dava açma süresini ihya etmeyeceği açık ise de, süresi geçtikten sonra idarece verilecek olan yanıtın dava açma süresini ihya etmemesi için istemin reddi yolunda bir yanıt olması gerektiği, idare tarafından başvuru değerlendirilerek yeni işlem tesis edilmiş olması halinde ise yeni bir hukuki durum ortaya çıkacağından, önceki işlemden farklı bir hukuki sonuç yaratan bu işleme karşı süresi içerisinde dava açılabileceği sonucuna varılmıştır. Olayda, davacının itiraz dilekçesi üzerine 7.8.1997 günlü encümen kararı ile istemin reddedilmeyerek itirazın değerlendirilmek suretiyle yeni bir işlem tesis edilmesi ve böylece önceki parselasyon işleminin ortadan kalkması, davacının yeni tesis edilen bu işlemin de iptalini istemiş olması karşısında, anılan encümen kararının 5.9.1997 tarihli yazı ile davacıya tebliği üzerine 9.10.1997 gününde açılan davanın süresinde olduğu sonucuna varıldığından, dava konusu parselasyon işleminin incelenerek bir karar verilmesi gerekirken bu işleme ilişkin olarak da davanın süre yönünden reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararında isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle …İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararının davanın imar planına ilişkin kısmının süreaşımı nedeniyle reddi yolundaki bölümünün ONANMASINA, parselasyon işlemine ilişkin kısmının süreaşımı nedeniyle reddi yolundaki bölümünün ise BOZULMASINA, 1.569.400.lira karar harcının yarısı ….lira ile fazladan yatırılan ….-lira harcın temyiz isteminde bulunana iadesine, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 20.4.1999 gününde oybirliğiyle karar verildi.