Danıştay Kararı 6. Daire 1998/1445 E. 1999/1586 K. 19.03.1999 T.

6. Daire         1998/1445 E.  ,  1999/1586 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No: 1998/1445
Karar No: 1999/1586

Temyiz İsteminde Bulunan : Maliye Bakanlığı
Karşı Taraf : … Belediye Başkanlığı
Vekili : Av. …
İstemin Özeti : …. İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu öne sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti: Temyiz edilen kararda bozma nedenlerinden hiçbiri bulunmadığından usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerektiği savunulmaktadır.
Tetkik Hakimi …’nun Düşüncesi : Temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Savcı …’nın Düşüncesi : Dava,Hazinenin ipotek alacaklısı durumundan çıkarılarak,Belediyenin ipotek alacaklısı olmasına ilişkin Belediye Encümeni kararının iptali istemi ile açılmış,İdare Mahkemesince dava reddedilmiştir.
Dava dosyasının incelenmesinden,hazinenin tam ve hisse ile sahip olduğu parseller üzerindeki gecekondular için hazinece ilgililere tapu tahsis belgesi düzenlemediği halde,davalı belediyece ıslah imar planı yapıldıktan sonra, hazinece devir konusunda bir onay olmamasına rağmen gecekondu sahiplerine tapu verildiği ve hazinenin ipotek alacaklısı olarak gösterildiği ve dava konusu işlem ile de,hazinenin ipotek alacaklısı durumundan çıkarılarak belediyenin ipotek alacaklısı durumuna getirildiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda,hazinece sahip olduğu parsellerin belediyeye devrinin yapılmamış olması karşısında dava konusu işlemde 2981 sayılı Kanunun değişik 10/c maddesine uyarlık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının bozulması gerekeceği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Dava, 2981 sayılı Yasa uyarınca yapılan parselasyon işlemiyle ipotek alacaklısı olarak gösterilen hazinenin bu durumdan çıkarılarak belediyenin ipotek alacaklısı olarak gösterilmesine ilişkin 15.3.1996 günlü, … sayılı belediye encümeni kararının iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkemesince; hazinenin hissedar olduğu parseller ile müstakilen sahip olduğu parsellerde yapılan gecekondular nedeniyle hazine tarafından ilgililer adına tapu tahsis belgesi düzenlenmediği, davalı belediyece ıslah imar planlarının yapımı öncesi 2981 sayılı Yasanın 10/C maddesinin son bendi uyarınca üzerinde gecekondu bulunan hazine hisselerinin belediye adına devrinin 23.3.1990 günlü yazı ile istenildiği, ancak yazışmalara rağmen bu devrin gerçekleştirilemediği, yine belediye tarafından bu devrinin sonucu beklenilmeden uygulama planlarının hazırlandığı, kesinleşen yeni oluşuma göre hak sahibi olduğu saptanan gecekondu sahiplerine doğrudan arsa tahsislerinin yapıldığı ve bu tahsis işlemlerinin kayıtlara işlenmesi aşamasında hazine hisselerine karşılık ipotek alacaklısı olarak hazinenin gösterildiği, İçişleri Bakanlığı Müfettişlerince yapılan incelemeler sonucu Yasa hükmüne istinaden belediyeye devri yapılmış sayılan hazine hisseleri için ipotek alacaklısının düzeltilmesi gerektiğinin önerilmesi üzerine davalı idarece dava konusu işlemin tesis edildiği, gecekondular için hak sahiplerine kayıt maliki hazinece herhangi bir tapu tahsis belgesinin düzenlenmediği ancak davalı idarece 2981 sayılı Yasanın 10/C maddesinin son fıkrası dikkate alınarak taşınmazların belediyeye devrolduğu varsayılarak gecekondu sahiplerine ıslah imar planı ile belirlenen yerlerde tapu tahsis belgesi verilmeden doğrudan tapularının verildiği, bu hususun davaya konu edilmeyerek kesinleştiği, 2981 sayılı Yasanın değişik 10/c maddesinin son fıkrasına göre tapu tahsis belgesine konu olan yerlerin aynı amaçla kullanılmak üzere belediyelere devredileceği, hazine hissesinin gecekondunun işgalinde olan kısım için alacaklı idarenin belediye olmasının zorunlu olduğu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, bu karar davacı idare tarafından temyiz edilmiştir.
2981 sayılı Kanun’un 10/a maddesinde;bu Kanun hükümlerine göre Hazine, Belediye İl Özel İdaresine ait veya Vakıflar Genel Müdürlüğünün idare ettiği arsa veya araziler üzerinde gecekondu sahiplerince yapılmış yapılar, 12.madde hükümlerine göre tespit ettirildikten sonra, kayıt maliki kamu kuruluşunca bu yer hak sahibine tahsis edilir ve bu tahsisin yapıldığı tapu sicilinin beyanlar hanesinde gösterilerek ilgilisine “Tapu Tahsis Belgesi” verilir Tapu Tahsis Belgesi, Islah İmar Planı veya kadastro planları yapıldıktan sonra hak sahiplerine verilecek tapuya esas teşkil eder. Ancak ıslah imar planı veya kadastro planları ile belirlenen alanlarda tapu tahsis belgesi yerine hak sahiplerine doğrudan tapuları verilebilir hükmü getirilmiş, 10/C maddesinde ise, imar mevzuatına aykırı bina yapılmış, hisseli arsa veya araziler veya özel parselasyona dayalı arazilerde imar adası veya parseli olabilecek büyüklükteki alanlarda, binalı veya binasız arsa ve arazileri birbirleriyle yol fazlalarıyla veya devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlere birleştirmeye bunları yeniden ada ve parsellere ayırmaya, yapıları yeniden doğan imar ada veya parseli içinde kalanları yapı sahiplerine yapı olmayanları diğer hisse sahiplerine müstakil veya hisseli veya kat mülkiyeti esaslarına göre vermeye, bunların adına tescil ettirmeye ve tescil işlemi dışında kalanların hisselerini 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununa göre tespit edilecek bedeli peşin ödenmek veya parsel sahipleri aleyhine kanuni ipotek tesis edilerek, tapu sicilinden terkin ettirmeye belediye veya valilikler re’sen yetkilidir.Belediye veya valiliklerin talebi halinde bu yetkiler Kadastro Müdürlüklerincede kullanılır. Bu gibi arazilerde hisse sahiplerinin malik olduğu hisse üzerindeki temliki tasarruflar ve bunlarla ilgili takyitler 11.6.1945 tarih ve 4758, 19.7.1943 tarih ve 4486 sayılı kanunlar, 775 sayılı gecekondu kanunundaki hükümler dahil, uygulamaya durdurmaz. Bu gibi işlemlerde takyitler hisse sahibine isabet edecek müstakil parsele aynen nakledilir ve yapılan işlem Medeni Kanunun 927. maddesine göre hak sahibine bildirilir. Islah İmar Planı ile düzenlemeye tabi tutulan arsa ve arazilerin yeni sahiplerine verilmesinde valilik veya belediyelerce arsa ve arazilerin durumuna göre düzenleme ortaklık payı alınabilir. Bu gibi yerlere ait yapılmış olan özel parselasyon planı ıslah imar planı olabilecek nitelikte olduğu belediye veya valiliklerce uygun görüldüğü takdirde aynen kabul edilerek tescil edilir.Üzerinde yapılanma bulunan devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerler valiliğin talebi üzerine, belediye veya özel idareler adına re’sen tapuya tescil edilir. Islah İmar Planlarında genel bütçeye dahil dairelerin ihtiyaçlarını karşılamak üzere ayrılan veya ayrılacak olan veya bir kamu hizmeti için lüzumlu görülen arsa veya araziler eski sahibi kamu idarelerine veya o ise tahsis edilmek üzere hazineye aynı şartlarla geri verilir.Islah imar planı yapılmış ve yapılacak bölgelerin bu kanun kapsamına giren tapu tahsis belgesi verilen hazine arsa ve arazileri iktisap tarihine bakılmaksızın aynı amaçla kullanılmak üzere ilgili belediyelere devredilir” hükmüne yer verilmiştir.
Anılan yasal düzenlemeler uyarınca gecekondu sahiplerince yapılan yapıların kayıt maliki kamu kuruluşunca hak sahibine tahsis edilmesi ve tapu tahsis belgesi verilmesi zorunludur.Islah imar planı yapılmış ya da yapılacak bölgelerde tapu tahsis belgesi verilen arsa ve araziler aynı amaçla kullanılmak üzere ilgili belediyeye devredilir.
Uyuşmazlıkta, mülkiyeti hazineye ait taşınmazlar üzerindeki gecekondulara hazinece tapu tahsis belgesi verilmemiştir.Anılan yerde yapılan parselasyonla oluşan imar parsellerinde hazine lehine ipotek tesis edilmiş, hazine bedel arttırım davaları açarak lehe sonuçlanan davalarda bedel farklarını tahsil etmiş ve tapu kaydındaki ipotek tesisleri kaldırılmıştır.
Davalı belediyece ıslah imar planı yapıldıktan sonra hazinenin paydaşı olduğu taşınmazlardaki hisselerin devri konusunda herhangi bir onay olmamasına ve gecekondulara tapu tahsis belgesi verilmemesine rağmen gecekondu sahiplerine doğrudan tapu verilmiş, tapuda ipotek alacaklısı durumundaki hazine bu durumdan çıkarılarak belediye ipotek alacaklısı duruma getirilmiştir.
Bu durumda Hazineye ait taşınmazların belediyeye devri yapılmadan hazinenin hak sahibi niteliğini kaybetmesi sonucunu yaratan işlemde hukuka uyarlık bulunmadığından davanın reddi yolundaki kararda isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, …. İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 19.3.1999 gününde oybirliğiyle karar verildi.