Danıştay Kararı 6. Daire 1998/1233 E. 1999/1112 K. 24.02.1999 T.

6. Daire         1998/1233 E.  ,  1999/1112 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No: 1998/1233
Karar No: 1999/1112

Temyiz İsteminde Bulunanlar:…, …
Karşı Taraf :… Belediye Başkanlığı
İstemin Özeti :….İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu öne sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti: Savunma verilmemiştir.
Tetkik Hakimi …’ın Düşüncesi : Dava konusu parselasyon işlemi 3194 sayılı Yasanın 18 ve 2981 sayılı Yasanın Ek-1 maddeleri uyarınca yapıldığından 2981 sayılı Yasanın Ek-1 maddesinde belirtildiği üzere davacıya ait parselin özel parselasyona dayalı olarak veya hisse karşılığı alınan yerlerden olup olmadığının,bir başka ifade ile 2981 sayılı Yasanın Ek-1 maddesinin uygulanabilme koşullarının mevcut olup olmadığının araştırılması gerektiğinden mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Savcı …’nin Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesinin 1.fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp İdare Mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin reddiyle İdare Mahkemesi kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Dava, davacıların da hissedar olduğu …, … … Mahallesi, … pafta, … parsel sayılı taşınmazıda kapsayan parselasyon işlemine ilişkin 29.3.1996 günlü, … sayılı belediye encümeni kararı ile bu karara dayanılarak tesis edilen ifraz işleminin iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesince, mahallinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen rapor ile dosyadaki bilgi ve belgelerin birlikte değerlendirilmesinden, … sayılı parselde … (…)’in 1/4, …’in 1/8, … (…) …’nın 1/8, …’in 4/8 oranında hissedar olduğu, dava konusu işlemlerle … ile … sayılı parsellerin …,…,…,…,…,… sayılı parsellere ayrıldığı, doğuda yer alan … sayılı parselin de …,…,… sayılı parsellere ayrıldığı, parselasyon sınırının 3194 sayılı Yasanın 18.maddesinin Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 5.maddesi uyarınca parsel sınırı olduğu, dava konusu işlemle oluşan parsellerin parselasyon işlemi öncesindeki parsel sınırları içerisinde kaldığı, düzenleme ortaklık payının yasal sınırlar içerisinde alındığı anlaşıldığından, dava konusu işlemlerde mevzuata aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; karar davacılardan … ile … tarafından temyiz edilmiştir.
3194 sayılı İmar Kanunu’nun 18.maddesinin 1.fıkrasında “İmar hududu içinde bulunan binalı veya binasız arsa ve arazileri malikleri veya diğer hak sahiplerinin muvafakatı aranmaksızın birbirleri ile, yol fazlaları ile, kamu kurumlarına veya belediyeye ait bulunan yerlerle birleştirmeye, bunları yeniden imar planına uygun ada veya parsellere ayırmaya, müstakil, hisseli veya kat mülkiyeti esaslarına göre hak sahiplerine dağıtmaya ve re’sen tescil işlemlerini yaptırmaya belediyeler yetkilidir. Sözü edilen yerler belediye ve mücavir alan dışında ise yukarıda belirtilen yetkiler valilikçe kullanılır. “hükmü yer almış, 2981 sayılı Yasanın 3290 sayılı Yasa ile değişik Ek-1 maddesinde” İmar planı olan yerlerde 9.5.1985 tarih ve 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 18.maddesi gereğince arsa ve arazi düzenlemelerinde binalı veya binasız arsa ve arazilere bu Kanundan önce özel parselasyona dayalı veya hisse karşılığı alınan yerler dikkate alınarak müstakil, hisseli parselleri veya üzerinde yapılacak binaların daire miktarları gözönünde bulundurularak kat mülkiyeti esasına göre arsa paylarını sahipleri adlarına re’sen tescil ettirmeye valilik veya belediyeler yetkilidir.” kuralına yer verilmiş, 2981 sayılı Yasanın 10/c maddesinde de”İmar mevzuatına aykırı bina yapılmış, hisseli arsa ve araziler veya özel parselasyona dayalı arazilerde, imar adası veya parseli olabilecek büyüklükteki alanlarda, binalı veya binasız arsa ve arazileri birbirleriyle, yol fazlalarıyla veya Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerle birleştirmeye bunları yeniden ada ve parsellere ayırmaya, yapıları yeniden doğan imar ada veya parseli içinde kalanları yapı sahiplerine, yapı olmayanları diğer hisse sahiplerine müstakil veya hisseli veya kat mülkiyeti esaslarına göre vermeye, bunlar adına tescil ettirmeye ve tescil işlemi dışında kalanların hisselerini 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’na göre tespit edilecek bedeli peşin ödenmek veya parsel sahipleri aleyhine kanuni ipotek tesis edilerek, tapu sicilinden terkin ettirmeye belediye ve valilikler resen yetkilidir. Belediye ve valiliklerin talebi halinde bu yetkiler kadastro müdürlüklerince de kullanılır.” hükmü kurala bağlanmıştır.
Yukarıda açıklanan yasa maddeleri birlikte değerlendirildiğinde 2981 sayılı Yasanın 3290 sayılı Yasa ile değişik Ek-1 maddesinin 3194 sayılı Yasanın 18. maddesi uyarınca yapılacak parselasyon işlemlerini tamamlayıcı nitelikte uygulama yapılmasına olanak sağladığı, bu maddenin amacının 3194 sayılı Yasa uyarınca yapılan parselasyon işlemlerinin uygulanmasında problemlere neden olan özel parselasyona dayalı olarak veya hisse karşılığı satın alınan yerlere bir çözüm getirmek olduğu,2981 sayılı Yasanın Ek-1. maddesinin 3194 sayılı Yasanın 18.maddesinden farklı olarak özel parselasyona dayalı satın alınan yerlerin müstakil tahsis edilmesi olanağını sağladığı,anılan maddenin uygulanabilmesi için düzenlemenin ıslah imar planına dayanmasının gerekmediği,sonucuna varılmaktadır.
Mahkemece mahallinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen raporun incelenmesinden, 3194 sayılı Yasanın 18.maddesine göre yapılan parselasyon işleminde hisselerin ferdileştirilmesinin mümkün olmamasına karşın, 2981 sayılı Yasanın Ek-1 madde koşullarının dava konusu olayda mevcut olmadığı halde hisselerin ferdileştirilmesi amacıyla 2981 sayılı Yasanın Ek-1 maddesinin uyuşmazlık konusu olayda uygulandığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, davanın reddi yolundaki mahkeme kararında isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle …. İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA, ….-lira karar harcı ile fazla yatırılan ….-lira harcın temyiz isteminde bulunana iadesine, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 24.2.1999 gününde oybirliğiyle karar verildi.