Danıştay Kararı 6. Daire 1996/278 E. 1997/371 K. 20.01.1997 T.

6. Daire         1996/278 E.  ,  1997/371 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No: 1996/278
Karar No: 1997/371

Temyiz İsteminde Bulunan (Davalı İdare Yanında Davaya Katılan): … A.Ş.
Vekili : Av. …
Davalı İdare : … Belediye Başkanlığı
Karşı Taraf : … Gıda Sanayi A.Ş.
Vekili : Av. …
İstemin Özeti : ….İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… (Temyiz No:…) sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu öne sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti:Temyiz edilen kararda bozma nedenlerinden hiçbiri bulunmadığından usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerektiği savunulmaktadır.
Tetkik Hakimi …’ın Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi ile mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
Savcı …’in Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesinin 1.fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp İdare Mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin reddiyle İdare Mahkemesi kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
….İdare mahkemesince verilen 29.12.1994 günlü, E:…, K:… sayılı kararın temyiz edilmesi üzerine İdare Mahkemesince; dosyanın incelenmesinden mahkeme kararının davanın taraflarınca temyiz edilmediği halde davalı idare yanında davaya katılanın temyiz isteminde bulunduğunun anlaşıldığı gerekçesiyle temyiz isteminin reddine karar verilmiş, bu karar davaya katılanın vekili tarafından temyiz edilmiştir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 46.maddesinin 1.fıkrasında, Danıştay dava daireleri ile idare ve vergi mahkemelerinin nihai kararları, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi Danıştay’da temyiz edilebileceği, Aynı Kanununun 48. maddesinin 2. fıkrasında, temyiz dilekçelerinin 3. Madde esaslarına göre düzenlenmesi gerektiği, düzenlenmemiş ise eksikliğin onbeş gün içinde tamamlatılması hususunun kararı veren Danıştay veya mahkemece ilgiliye tebliğ olunacağı, bu sürede eksiklikler tamamlanmazsa temyiz isteminde bulunulmamış sayılmasına Danıştay veya mahkemece karar verileceği, aynı maddenin 6. fıkrasında, temyiz dilekçesi verilirken gerekli harç ve giderlerin tamamının ödenmemiş olması halinde karar veren; mahkeme veya Danıştay daire başkanı tarafından verilecek onbeş günlük süre içerisinde tamamlanması, aksi halde temyizden vazgeçilmiş sayılacağı hususunun temyiz edene yazılı olarak bildirileceği, verilen süre içinde harç ve giderler tamamlanmadığı takdirde, mahkemenin veya ilk derece mahkemesi olarak davaya bakan Danıştay dairesinin kararın temyiz edilmemiş sayılmasına karar vereceği, bu karara karşı, tebliğ tarihini izleyen günden itibaren yedi gün içinde temyiz yoluna başvurulabileceği kurala bağlanmıştır.
Bu hükümler karşısında İdare Mahkemesince, temyiz dilekçesinin 2577 sayılı Yasanın 14/3. maddesinde belirtilen konularda ilk incelemeye tabi tutulması ve yapılan inceleme sonucunda bu hususlardan biri veya birkaçı yönünden yasaya aykırılığın saptanması halinde 15. maddenin uygulanması gerekeceğinden mahkeme kararının davanın taraflarınca temyiz edilmeyerek davalı idare yanında davaya katılan tarafından temyiz isteminde bulunulması üzerine yapılacak inceleme sonucunda verilecek karar ise yukarıda belirtilen 15.madde kapsamında sayılamayacağından temyiz isteminin Dairemizce incelenerek bir karar verilmesi gerektiği açık olduğundan idare mahkemesince karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle …İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… (Temyiz No:…) sayılı kararının BOZULMASINA, …-lira harcın temyiz isteminde bulunana iadesine, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 20.1.1997 gününde oybirliğiyle karar verildi.