Danıştay Kararı 5. Daire 2023/762 E. 2023/740 K. 07.02.2023 T.

Danıştay 5. Daire Başkanlığı         2023/762 E.  ,  2023/740 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2023/762
Karar No : 2023/740

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Bakanlığı / ANKARA
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi …. İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davalı idare bünyesinde görev yapmakta iken 701 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile kamu görevinden çıkarılan davacı tarafından, OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yapılan başvurunun reddine dair … tarih ve … sayılı işlemin iptaline, bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı özlük haklarının iadesine ve 100.000 TL manevi tazminatın işlem tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında; … İdare Mahkemesinin E:… esas sayılı dava dosyasının ve işbu dava dosyasının birlikte incelendiği. dava konusu işlemin davacıya 31/12/2019 tarihinde elden tebliğ edildiği, ilk olarak dava konusu işlemin iptali istemiyle … İdare Mahkemesinin E:… esasına kayden dava açıldığı, Mahkemenin … tarih ve K:… sayılı kararı ile dava dilekçesinin; 30 gün içerisinde yeniden dava açılmakta serbest olmak üzere reddine karar verildiği ve davacı vekiline elektronik tebligat yoluyla 01.03.2020 tarihinde tebliğ edildiği, davacı tarafından … İdare Mahkemesine yenileme dilekçesi verilmeyerek 05.05.2022 tarihinde bakılmakta olan işbu davanın açıldığı, dolayısıyla 60 günlük yasal dava açma süresinde açılmayan işbu davanın süre aşımı nedeniyle esasının incelenmesi olanağı bulunmadığı gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 15/1-b maddesi uyarınca davanın, süre aşımı yönünden reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Davacının istinaf başvurusunda bulunması üzerine … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını gerektirecek nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesi uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, ülkemizde yaşanan darbe girişimi konusunda görülmekte olan davalarda birçok istisnai hükmün uygulandığı, kendisinin yaşadığı mağduriyetin incelemeye alınarak hakkaniyete uygun, adil ve hak kaybına sebebiyet vermeyecek bir karar verilmesi gerektiği, idare mahkemesinde dava açmayı beklemesinin sebebinin hakkında yürütülen ceza kovuşturmasının sonuçlanmasını beklemesi olduğu ileri sürülmüştür.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 334. maddesi uyarınca adli yardım talebi Bölge İdare Mahkemesi kararıyla kabul edilmiş olan davacının, aynı Kanun’un 335. maddesinin 3. fıkrasında yer alan “adli yardım, hükmün kesinleşmesine kadar devam eder.” düzenlemesi gereğince temyiz aşamasındaki adli yardım talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY :
Davalı idare bünyesinde görev yapan davacı, 701 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Tedbirler Alınması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’nin ekli listesinde ismine yer verilmek suretiyle kamu görevinden çıkarılmıştır.
Davacı tarafından,701 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile kamu görevinden çıkarılmasına ilişkin işlemin ve OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yaptığı başvurunun reddine dair … tarih ve … sayılı işlemin iptaline ve 100.000 TL manevi tazminatın işlem tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle temyizen incelenen davayı açmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 3. maddesinde; idari davaların, Danıştay, idare mahkemesi ve vergi mahkemesi başkanlıklarına hitaben yazılmış imzalı dilekçelerle açılacağı; dilekçelerde, davanın konusu ve sebepleri ile dayandığı delillerin ve davaya konu olan idari işlemin yazılı bildirim tarihinin gösterileceği; 14. maddesinde, dilekçelerin 3. ve 5. maddelere uygun olup olmadıkları yönünden inceleneceği; 15. maddesinde, anılan maddelere uygun olmayan dilekçelerin otuz gün içinde 3. ve 5. maddelere uygun şekilde yeniden düzenlenmek veya noksanları tamamlanmak üzere reddine karar verileceği, 15. maddenin 5. fıkrasında ise, dilekçenin reddedilmesi üzerine, yeniden verilen dilekçelerde aynı yanlışlıklar yapıldığı takdirde davanın reddedileceği kurala bağlanmıştır.
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın “Anayasanın bağlayıcılığı ve üstünlüğü” başlıklı 11. maddesinde, Anayasa hükümlerinin, yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını ve diğer kuruluş ve kişileri bağlayan temel hukuk kuralları olduğu belirtilmiş; “Hak arama hürriyeti” başlıklı 36. maddesinde; “Herkes, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir.” kuralına yer verilmiştir.
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6. maddesinin 1. fıkrasında da, “Herkes, davasının, medeni hak ve yükümlülükleriyle ilgili uyuşmazlıklar ya da cezai alanda kendisine yöneltilen suçlamaların esası konusunda karar verecek olan, yasayla kurulmuş, bağımsız ve tarafsız bir mahkeme tarafından, kamuya açık olarak ve makul bir süre içinde görülmesini isteme hakkına sahiptir.” kuralı yer almıştır.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin 36533/04 başvuru numaralı ve 14/10/2008 tarihli Mesutoğlu-Türkiye kararında özetle; mahkemeye erişim hakkının mutlak olmadığı, bazı sınırlamalara tâbi olabildiği, bununla birlikte getirilen kısıtlamaların, hakkın özünü ortadan kaldıracak ölçüde, kişinin mahkemeye erişimini engellememesi gerektiği, mahkemeye erişim hakkına getirilen bu tür sınırlamaların ancak meşru bir amaç güdüldüğü takdirde ve hedeflenen amaç ile başvurulan araçlar arasında makul bir orantı olması halinde Sözleşme’nin 6. maddesinin birinci fıkrası ile bağdaşabileceği; bu ilkelerden, dava açma hakkının doğal olarak yasayla belirlenen şartları mevcut olmakla birlikte, mahkemelerin yargılama usullerini uygularken bir yandan davanın hakkaniyetine halel getirecek kadar “abartılı şekilcilikten”, öte yandan, kanunla öngörülmüş olan usul şartlarının ortadan kalkmasına neden olacak kadar “aşırı yorumlardan” kaçınmaları gerektiği belirtilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Davacının, 701 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile kamu görevinden çıkarılmasına ilişkin işlemin ve OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yaptığı başvurunun reddine dair … tarih ve … sayılı işlemin iptaline, bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı özlük haklarının iadesine ve 100.000 TL manevi tazminatın işlem tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle ilk olarak … İdare Mahkemesinde açılan davada verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile, dava dilekçesinde, davacı tarafından 701 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile kamu görevinden çıkarılmasına ilişkin işlemin iptali istemi ile birlikte kamu görevinden çıkarılmasına ilişkin işleme karşı Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonu’na yapılan başvurunun reddedilmesine ilişkin … sayılı kararın da iptali isteminde bulunulduğu, kanun hükmünde kararname ile kamu görevinden çıkarma işleminin idari davaya konu olamayacağı da dikkate alındığında, davacının KHK ile kamu görevinden çıkarılması işleminin mi, yoksa 685 sayılı KHK uyarınca Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonu’na yapılan başvurunun reddine dair … sayılı kararın mı iptalinin istenildiği konusunda tereddüt oluştuğu, dava dilekçesinin bu yönüyle 2577 sayılı Kanun’un 3. maddesi hükmüne aykırılık teşkil ettiği, bu itibarla, davanın konusunun ve bu bağlamda iptali talep edilen işlemin tereddüte mahal bırakmayacak şekilde Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonu’na yapılan başvurunun reddine dair kararın iptali isteniyorsa, bu istemin dilekçenin bütünü içerisinde açık ve net bir şekilde belirtilmesi, kararın bir örneği de dava dilekçesine eklenmesi suretiyle hazırlanacak dilekçe ile davanın yenilenmesi gerektiğinden bahisle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 3. maddesi hükmüne uygun olmayan dava dilekçesinin reddine karar verildiği, davacının bu karar üzerine dava dilekçesini yenilemediği anlaşılmıştır.
Bu defa davacı tarafından, 701 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile kamu görevinden çıkarılmasına ilişkin işlemin ve OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yaptığı başvurunun reddine dair … tarih ve … sayılı işlemin iptaline ve 100.000 TL manevi tazminatın işlem tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılan temyize konu davada, … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; … İdare Mahkemesinin E:… esas sayılı dava dosyasının ve işbu dava dosyasının birlikte incelenmesinden, dava konusu işlemin davacıya 31/12/2019 tarihinde elden tebliğ edildiği, ilk olarak dava konusu işlemin iptali istemiyle … İdare Mahkemesinin E:… esasına kayden dava açıldığı, Mahkemenin … tarih ve K:… sayılı kararı ile dava dilekçesinin; 30 gün içerisinde yeniden dava açılmakta serbest olmak üzere reddine karar verildiği ve davacı vekiline elektronik tebligat yoluyla 01.03.2020 tarihinde tebliğ edildiği, davacı tarafından … İdare Mahkemesine yenileme dilekçesi verilmeyerek 05.05.2022 tarihinde bakılmakta olan işbu davanın açıldığı, dolayısıyla 60 günlük yasal dava açma süresinde açılmayan işbu davanın süre aşımı nedeniyle esasının incelenmesi olanağı bulunmadığı gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 15/1-b maddesi uyarınca davanın, süre aşımı yönünden reddine karar verildiği ve davacının istinaf başvurusunda bulunması üzerine … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla istinaf başvurusunun reddine karar verildiği görülmüştür.
Dosyada mevcut dava dilekçelerinin incelenmesinden, davacı tarafından OHAL İnceleme Komisyonu’nun … tarih ve … sayılı işleminin dava konusu edildiği, dilekçelerde sözü edilen manevi tazminatın yasal faiziyle birlikte ödenmesi ve özlük haklarının iadesi isteminin de söz konusu işleme yönelik olduğu, Mahkemece OHAL İnceleme Komisyonu işleminin esasına ilişkin değerlendirme yapılarak karar verilmesi gerekirken, hukuka aykırı olarak verildiği görülen dilekçe ret kararı sonrasında gelişen süreçte, işbu davanın süresinde açılmadığından bahisle süre aşımı yönünden reddi yolunda verilen kararda hakkaniyete ve hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Bu itibarla, davanın süre aşımı yönünden reddi yolunda verilen İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddine ilişkin temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesi kararında hukuki isabet bulunmamıştır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanun’un 49. maddesine uygun bulunan davacının temyiz isteminin kabulüne;
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…., K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın … Bölge Mahkemesi … İdare Dava Dairesine gönderilmesine, 07/02/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.