Danıştay Kararı 5. Daire 2023/4075 E. 2023/4559 K. 25.04.2023 T.

Danıştay 5. Daire Başkanlığı         2023/4075 E.  ,  2023/4559 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2023/4075
Karar No : 2023/4559

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı): …
Vekili : Av. …
Karşı Taraf (Davalı) : … Bakanlığı
Vekili : Av. …

İstemin Özeti : 679 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin eki listede ismine yer verilmek suretiyle kamu görevinden çıkarılan davacı tarafından, göreve iade talebiyle OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yaptığı başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptali ile söz konusu işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine, özlük haklarının iadesine karar verilmesi istemiyle açılan davanın reddi yolunda verilen … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

Temyiz İsteminde Bulunan Davacının İddialarının Özeti: Kimse Yok Mu Derneğine bağışta bulunmadığı, müzahir okula yapılan ödemenin eğitim ücretine ilişkin olduğu, hakkında yapılan kodlamanın aleyhinde delil olarak değerlendirilemeyeceği, irtibat ve iltisak kavramları gerekçe gösterilerek kamu görevinden çıkarılmasının belirlilik ve öngörülebilirlik ilkelerini ihlal ettiği, savunma hakkı ihlal edildiğinden işlemin şekil yönünden sakat olduğu, usulüne uygun olarak yürürlüğe konulmayan 679 sayılı KHK ile kamu görevinden çıkarılamayacağı, KHK ile olağanüstü hal rejimi sınırlarını aşan işlemlerin tesis edilemeyeceği, FETÖ/PDY terör örgütünün gerçek yüzünün 15 Temmuz 2016 tarihinde ortaya çıktığından bu tarihten önceki eylemlerinden sorumlu tutulamayacağı, Anayasa ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinde düzenlenen temel hak ve özgürlüklerinin ihlal edildiği, kamu görevinden çıkarılmasını gerektiren somut hiçbir neden bulunmadığı, Devlete olan sadakat yükümlülüğünü ihlal etmediği, işlemin yetki, şekil, konu, sebep ve amaç unsurları yönünden hukuka aykırı olduğu iddia edilmektedir.

Davalı İdarenin Savunmasının Özeti: Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : İdare Dava Dairesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, davacının Anayasa’ya aykırılık iddiası ciddi bulunmayarak gereği görüşüldü:
Bölge idare mahkemesi idare dava daireleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür.
Diğer yandan, davacı hakkında yürütülen ceza yargılaması neticesinde verilen, … Ağır Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında yer alan; “… Tanık ..’nun 17.02.2017 tarihli beyan ve teşhisinde sanıkla ilgili, 2007 yılında Bursa ilinde açılan Komiser Yardımcılığı kursuna başladığını, 1 ay kadar kursun yapıldığı kolejde kaldıktan sonra Konya ilinden sınavı kazanan 5 kişi ile eve çıktıklarını, bu kişiler arasında sanığın da olduğunu, bu evde zaman zaman sohbet ortamları olduğunu, evde kalanlar arasında sohbet veren kimse olmadığını, bu eve … isimli şahsın gelerek sohbet verdiğini, bu kişi haricinde … isimli kişinin de eve gelerek sohbet verdiğini, kurs süresi olan 9 aylık süre zarfında bu isimlerle aynı evde kaldığını, sürecin bu şekilde ilerlediğini ve kurstan mezun olduğu şeklinde anlatımlarda bulunduğu ve sanığı “Konya ilinde komiser yardımcılığı kursunu kazanan, Bursa’da birlikte ev tuttuğumuz ve tuttuğumuz bu evde sohbete katıldığını beyan ettiğim” şeklinde teşhis ettiği, talimat yolu ile alınan beyanlarında, sanık ile birlikte 2007 yılında komiser yardımcılığı kursu için Bursa iline gittiklerini, 1 ay kadar yurtta kaldıklarını, sonrasında kurstan arkadaşlar ile birlikte ev tuttuklarını, 8 ay kadar bu evde kaldıklarını, kaldıkları evde FETÖ toplantıları olduğunu, sohbetlerde çoğunlukla risale okunduğunu, bazen Fethullah Gülen’in kitaplarının da okunduğunu, ancak televizyon olmadığı için videolarının izlenmediğini, himmet alındığını, ancak sanığın bizzat himmet verip vermediğini bilmediğini beyan ettiği …” tespitleri ile dava dosyasında yer alan diğer tespitler birlikte değerlendirildiğinde, davacının FETÖ/PDY ile iltisak ve irtibatının bulunduğu sonucuna varılmıştır.
Temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararı ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın yukarıda belirtilen gerekçenin eklenmesi suretiyle ONANMASINA, temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bıkarılmasına, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen İdare Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 25/04/2023 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.