Danıştay Kararı 5. Daire 2023/2113 E. 2023/2396 K. 09.03.2023 T.

Danıştay 5. Daire Başkanlığı         2023/2113 E.  ,  2023/2396 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2023/2113
Karar No : 2023/2396

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı): …
Vekili : Av…

Karşı Taraf (Davalı) : … Bakanlığı / ANKARA
Vekili : Av…

İstemin Özeti : 670 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin eki listede ismine yer verilmek suretiyle kamu görevinden çıkarılan davacı tarafından, göreve iade talebiyle OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yaptığı başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptaline ve bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı iddia olunan özlük haklarının iadesine, parasal haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılan davanın reddi yolunda verilen … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun gerekçeli olarak reddine ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

Temyiz İsteminde Bulunan Davacının İddialarının Özeti: Anayasa ve uluslararası sözleşmelerden doğan haklarının ihlal edildiği, suç ve cezaların şahsiliği prensibine uyulmadığı, hakkında kesinleşmiş bir mahkumiyet kararının bulunmadığı, masumiyet karinesinin ihlal edildiği, yasadışı hiçbir oluşum içinde olmadığı, olağanüstü halin gerekli kılmadığı konuların Olağanüstü Hal Kanun Hükmünde Kararnameleri ile düzenlenemeyeceği, KHK’nın Anayasa’ya aykırı olduğu iddia edilmektedir.

Davalı İdarenin Savunmasının Özeti: Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : İdare Dava Dairesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Bölge idare mahkemesi idare dava daireleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür.
Bununla birlikte, dava dosyasında yer alan davacı hakkındaki tespitler ile davacı hakkında yürütülen ceza yargılaması neticesinde; …. Ağır Ceza Mahkemesi’nin … tarih ve E…, K:… sayılı kararında yer alan;
“…Sanık …’in, münhasıran FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarınca kullanılan kriptolu iletişim ağı ByLock isimli programa, söz konusu programa ait … – … – … – … – … – … – … – … – … IP adreslerine, BTK tarafından düzenlenen kayıtlar ile, kendisinin kullandığını kabul ettiği ve kendi adına kayıtlı 0507 … 60 numaralı hat ile 12/08/2014-14/05/2015 tarihleri arasında 13.180 kez bağlantı sağladığı, Ankara CBS tarafından gönderilen … numaralı ID’ye ilişkin tespit ve değerlendirme tutanağı içeriğinden anlaşıldığı üzere söz konusu ID numarasının kullanıcı adının, sanığın soyismi ve isminin baş harfiyle uyumlu olacak şekilde …, şifresinin bir kısmının isim ve soyisminin baş harfleri ile uyumlu olacak şekilde … olduğu; yine Ankara CBS tarafından gönderilen … numaralı ID’ye ilişkin tespit ve değerlendirme tutanağı içeriğinden anlaşıldığı üzere söz konusu ID numarasının kullanıcı adının …, şifresinin bir kısmının isim ve soyisminin baş harfleri ile uyumlu olacak şekilde ve … ID numaralı kullanıcının şifresiyle aynı olacak şekilde … olduğu, diğer kullanıcıların, … ID numaralı kullanıcıyı, ismi ve soyismiyle uyumlu olacak şekilde …’, …’ şeklinde kaydettikleri (Yargıtay 16. Ceza Dairesinin 24/04/2017 tarihli, 2015/3 Esas ve 2017/3 Karar; 14/07/2017 tarihli, 2017/1443-4758 Esas ve Karar sayılı ilamlarında belirtildiği üzere, söz konusu verilere ilişkin tespitler hukuka uygun olup, delil olarak kullanılabilecektir.), bu haliyle sanığın, örgüte ait haberleşme ağına, örgütsel amaçla bağlantı kurduğunun tespit olunduğu…” tespitleri dikkate alındığında davacının örgütün gizli haberleşme programı olan ByLock programını kullandığı ve FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile iltisak ve irtibatının bulunduğu sonucuna varılmıştır.
Temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararı ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın yukarıda belirtilen gerekçeyle ONANMASINA, temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen İdare Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 09/03/2023 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.