Danıştay Kararı 5. Daire 2023/1533 E. 2023/2895 K. 22.03.2023 T.

Danıştay 5. Daire Başkanlığı         2023/1533 E.  ,  2023/2895 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2023/1533
Karar No : 2023/2895

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı): …

Karşı Taraf (Davalı) : …
Vekili : Av. …

İstemin Özeti : 675 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ekli listesinde ismine yer verilmek suretiyle kamu görevinden çıkarılan davacı tarafından, göreve iade talebiyle OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yaptığı başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptaline karar verilmesi istemiyle açılan davanın reddi yolunda verilen …. İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun açıklamalı olarak reddine ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi …. İdare Dava Dairesinin .. tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

Temyiz İsteminde Bulunan Davacının İddialarının Özeti: Savunma hakkı tanınmadan tesis edilen kamu görevinden çıkarılmasına ilişkin işlemin hukuka aykırı olduğu, hiçbir terör örgütüne mensubiyetinin bulunmadığı, dava konusu işlemin ve 675 sayılı KHK’nin Anayasaya aykırı olduğu, OHAL KHK’lerinin sadece OHAL süresince ve OHAL’in gerekli kıldığı konularla sınırlı olarak geçerli sayılacağı, dava konusu işlemin idari işlemin unsurları yönünden hukuka aykırı olduğu iddia edilmektedir. Öte yandan, 675 sayılı KHK’ nın Anayasa’ya aykırı olduğu ileri sürülerek iptali için Anayasa Mahkemesi’ne başvurulması istenilmektedir.

Davalı İdarenin Savunmasının Özeti: Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : İdare Dava Dairesi kararının gerekçe eklenmek suretiyle onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 334. maddesi uyarınca adli yardım talebi İdare / Bölge İdare Mahkemesince kabul edilmiş olan davacının, aynı Kanun’un 335. maddesinin 3. fıkrasında yer alan “adli yardım, hükmün kesinleşmesine kadar devam eder.” düzenlemesi gereğince temyiz aşamasındaki adli yardım talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek ve davacının Anayasaya aykırılık iddiası ciddi görülmeyerek gereği görüşüldü:
Bölge idare mahkemesi idare dava daireleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür.
Her ne kadar İdare Mahkemesi kararının gerekçesinde davacının terör örgütü üyeliğinden hapis cezası ile cezalandırıldığı belirtilerek hüküm kurulmuş ise de, davacının anılan suçtan mahkumiyet kararı kesinleşmemiş olduğundan, yargılama süreci devam eden ceza davasının davacı aleyhine bir durum olarak değerlendirilmesi masumiyet karinesi gereğince mümkün değildir. Bununla birlikte dava dosyasında yer alan davacı hakkındaki tespitler değerlendirildiğinde ise davacının FETÖ/PDY ile iltisak ve irtibatının bulunduğu sonucuna varılmıştır.
Temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararı ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın yukarıda belirtilen gerekçenin eklenmesi suretiyle ONANMASINA, temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, adli yardım talebinin daha önce kabul edilmiş olması nedeniyle temyiz aşamasında tahsil edilmeyen yargılama giderinin tahsili için Mahkemesince müzekkere yazılmasına, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen İdare Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 22/03/2023 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.