Danıştay Kararı 5. Daire 2022/938 E. 2023/3031 K. 27.03.2023 T.

Danıştay 5. Daire Başkanlığı         2022/938 E.  ,  2023/3031 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2022/938
Karar No : 2023/3031

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı): …

Karşı Taraf (Davalı) : … Bakanlığı / ANKARA
Vekili : Av. …

İstemin Özeti : Davalı idare bünyesinde Öğretmen olarak görev yapmakta iken, 672 sayılı Kanun Hükmünde Kararname eki listesinde ismine yer verilmek suretiyle kamu görevinden çıkarılan davacı tarafından, göreve iade talebiyle OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yaptığı başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptaline ve bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılan davanın reddi yolunda verilen … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

Temyiz İsteminde Bulunan Davacının İddialarının Özeti: Hakkında verilen mahkumiyet kararının bozulduğu ve yargılamanın devam ettiği, kesinleşmiş mahkumiyet kararı bulunmadığı, masumiyet karinesinin ihlal edildiği, örgütün talimatı ile Bank Asya’ya para yatırmadığı, rutin bankacılık işlemleri yaptığı, yasal olarak kurulan ve faaliyet gösteren sendikaya üyeliğinin ihraç gerekçesi yapılamayacağı, tanık beyanlarının soyut olgulardan ibaret olduğu, Cihan Medya Dağıtım A.Ş.’ye yaptığı ödemenin deneme sınavlarını almak için olduğu, kamu görevinden çıkarılmasına ilişkin işlemin Anayasa ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi maddelerine aykırı olduğu iddia edilmektedir.

Davalı İdarenin Savunmasının Özeti: Bölge İdare Mahkemesi kararında usul ve esas bakımından hukuka aykırılık bulunmadığı, davacının temyiz iddialarının 2577 sayılı Kanun’un 49. maddesinde sayılan sebeplerden hiçbirisine uymadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Dava Dairesi kararının gerekçe eklenmek suretiyle onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 334. maddesi uyarınca adli yardım talebi İlk Derece Mahkemesince kabul edilmiş olan davacının, aynı Kanun’un 335. maddesinin 3. fıkrasında yer alan “adli yardım, hükmün kesinleşmesine kadar devam eder.” düzenlemesi gereğince temyiz aşamasındaki adli yardım talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek gereği görüşüldü:
Bölge idare mahkemesi idare dava daireleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür.
Öte yandan; her ne kadar İdare Mahkemesi kararında, davacının “FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olma” suçundan … Ağır Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği belirtilmiş ise de; UYAP kayıtlarının incelenmesinden, anılan mahkeme kararının … Bölge Adliye Mahkemesi …Ceza Dairesinin … tarihli ve E:…, K:… sayılı kararı ile ” Sanık … hakkında “ikinci talimat tarihi sonrası 2014 Eylül ayı gibi genel olarak yoğun para yatırma işlemlerinin olduğu, yine 2014 Ekim ayında MGK kararı ile örgüt bankası olduğunun ilan edilmesine rağmen ve BankAsyanın %60’nın TMSF’ye devrinden önce 02/01/2015 tarihinde Bankada hesap açtığı ve para yatırdığın” kabul edilmiş ise de, sanığın hesabını 09/07/2008 tarihinde açtığı, bu tarihten sonra katılım hesabı açma/temdit, para yatırma/çekme işlemlerinin bulunduğu, 2014 şubat ayında 300 TL, 2016 Temmuz ayında 3487,83 TL bakiye bilgisinin bulunduğu, sanığın 2014 Eylül ayında para yatırma işlemi bulunmadığı görülmüştür.Yukarıda somut olaya ilişkin açıklama ve tespitler göre, Yargıtay 16. Ceza Dairesinin yerleşik içtihatları ışığında, sanıkların banka hesaplarının konusunda uzman bir bilirkişi marifeti ile incelenmesi, sanıklar tarafından geçmişten beri yapılageldiği rutin bankacılık işlemleri dışında terör örgütü liderinin talimatları doğrultusunda doğrultusunda yeni katılım hesabı açma, para yatırma vb. işlemler yapılıp yapılmadığı, vadesinden önce kapatılan katılım hesabının bulunup bulunmadığı, TMSF’ye devir işlemi sonrası hesabın kapatılıp kapatılmadığı veya hesap bakiyesinde önemli bir azalmanın olup olmadığı hususlarının tespiti ile tüm deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının tayin ve takdiri gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması,” gerekçesi ile bozulduğu, bozma sonrası yargılamanın … Ağır Ceza Mahkemesinin E:… sayılı dosyası üzerinden devam ettiği görülmekle birlikte, İdare Mahkemesince davacı hakkındaki mahkumiyet hükmünün değil, söz konusu Ceza Mahkemesi kararında elde edilen delillerin dikkate alınması ve bozma kararında delillerin geçersiz olduğuna dair bir belirlemede bulunulmaması karşısında, anılan bozma kararının davacının hukuki durumunda değişiklik yaratmadığı sonucuna varılmıştır.
… Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin yukarıda belirtilen kararı ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın ONANMASINA, temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, davacının adli yardım istemi kabul edildiğinden, temyiz aşamasında tahsil edilmeyen yargılama giderlerinin, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 339. maddesinin 1. fıkrası uyarınca davacıdan tahsili için Mahkemesince ilgili merciine müzekkere yazılmasına, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen İdare Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 27/03/2023 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.