Danıştay Kararı 5. Daire 2022/7343 E. 2023/4360 K. 13.04.2023 T.

Danıştay 5. Daire Başkanlığı         2022/7343 E.  ,  2023/4360 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2022/7343
Karar No : 2023/4360

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı): …
Vekili : Av. …

Karşı Taraf (Davalı) : …
Vekili : Hukuk Müşaviri …

İstemin Özeti : 672 sayılı Kanun Hükmünde Kararname eki listesinde ismine yer verilmek suretiyle kamu görevinden çıkarılan davacı tarafından, göreve iade talebiyle OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yaptığı başvurunun reddine ilişkin … tarih ve …. sayılı işlemin iptali ile maddi zararlarının karşılanması istemiyle açılan davanın reddi yolunda verilen … …. İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun açıklamalı olarak reddine ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin …tarih ve E:…, K:…. sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

Temyiz İsteminde Bulunan Davacının İddialarının Özeti:ByLock uygulamasını kullandığına dair ByLock Tespit ve Değerlendirme Tutanaklarının dosyaya sunulmadığı, ByLock delilinin hukuka aykırı yöntemlerle elde edildiği ve yargılamada kullanılamayacağı, Devletin izni ile faaliyet gösteren okula çocuğunu gönderdiği, o dönemde bu yapının terör örgütü olduğuna dair bilgi ve iddia olmadığı, hakkında kesinleşmiş mahkumiyet kararı bulunmadığı, hakkındaki kodlama bilgisinin hukuki bir delil olmadığı iddia edilmektedir.

Davalı İdarenin Savunmasının Özeti: Bölge İdare Mahkemesi kararında usul ve esas bakımından hukuka aykırılık bulunmadığı ve davacının temyiz iddialarının 2577 sayılı Kanun’un 49. maddesinde sayılan sebeplerden hiçbirisine uymadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Dava Dairesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 334. maddesi uyarınca adli yardım talebi daha önce kabul edilmiş olan davacının, aynı Kanun’un 335. maddesinin 3. fıkrasında yer alan “adli yardım, hükmün kesinleşmesine kadar devam eder.” düzenlemesi gereğince temyiz aşamasındaki adli yardım talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek gereği görüşüldü:
Bölge idare mahkemesi idare dava daireleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür.
Olayda, davacının silahlı terör örgütüne üye olma suçundan yargılandığı … Ağır Ceza Mahkemesi’nin … tarihli ve E:…, K:… sayılı kararında; “…Sanığın alınan savunmalarında kendi kullanımında olduğunu belirttiği … nolu hatta ait …. Sulh Ceza Hakimliğinin … tarih ve … D. İş sayı ile verdiği iletişimin tespitine dair karara istinaden, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu tarafından Emniyet Genel Müdürlüğüne, oradan da … Cumhuriyet Başsavcılığı aracılığıyla mahkememize ulaştırılan tespit edilen Bylock serverlerine bağlantılarına ilişkin trafik HTS dökümlerinde yer alan bilgilere göre; numara, ip, özel ip, özel port, genel port, oturum başlama tarihi, hedef ip, hedef port, imsi ve imei no il baz istasyon bilgilerini içeren HTS kayıtlarının incelenmesinde; … ila … tarihleri arasında farklı günlerde toplam 776 kez Bylock adlı program tarafından kullanıldığı belirtilen …numaralı İp adreslerine bağlantı yapıldığının tespit edildiği, tespit tarihleri ve baz istasyon bilgilerine göre sanığın bulunduğu yerlerin uyumlu olduğu, bağlantı tarihleri ve sayısı nazara alındığında iddia edildiği şekilde ip çakışması vb durumların da söz konusu olmadığı, böylece sanığın bahsi geçen telefon hattı üzerinden Bylock isimli gizli haberleşme programını kullandığı şüpheden arındırılmış şekilde teknik verilerle kanıtlanmıştır.Sanığın Bylock tespit edilen hattına ilişkin olarak dosyamız arasına giren tespit ve değerlendirme tutanaklarında; … İD numarası ile sanığın Bylock kullanıcısı olduğu, kullanıcı adının “…” olduğu şifresinin “…,” olduğunun belirlendiği, sanığın Kocaeli’li olduğu, buna göre memleketinin plaka kodu ile kendi ismini birleştirmek suretiyle “…” şeklinde bir kullanıcı adı seçtiğinin anlaşılmakta olduğu, tespit edilebilen ilk LOG tarihinin 14.11.2014 ve son online tarihinin 14.11.2014 olduğunun belirlendiği, 1 adet giriş LOG kaydının bulunduğunun belirtildiği, her ne kadar söz konusu evrakta yazışma içerikleri tespit olunamamış ise de; Bylock serverindeki tüm bilgilere ulaşılamadığının bilindiği, sanığın bu şekilde yazışmalarının çözümlenememiş olmasının yukarıdaki paragrafta belirlenen İP bilgileri nazara alındığında, Bylock’u kullanmadığı şeklinde yorumlanamayacağı, nitekim 776 kez Bylock serverine ait İP adreslerine bağlantı yapıldığının HTS kayıtlarıyla sabit olduğu, yine her ne kadar tespit ve değerlendirme tutanağında “tespit edilebilen ilk log tarihi”nin 14.11.2014 olduğu yine son online tarihinin de 14.11.2014 olduğu belirtilmiş ise de; bu bilgilerin serverden ele geçen LOG kayıtlarına ilişkin olduğu, bu bilgilere göre sanığın Bylock serverine yaptığı tüm bağlantıların log kayıtlarına ulaşılamamış olduğu, bu bilgilerin dosyamıza yansıyan diğer verilerle bir çelişki içermediği, zira HTS bilgilerine göre sanığın Bylock serverine bağlantı yaptığı zaman ve yer bilgileri ve tüm teknik verilerle tespit edilmiş olması karşısında, söz konusu programı sanığın etkin ve yoğun bir şekilde kullandığı kanaatine varılmış, bu kabul dışında yapılan savunmalara itibar olunmamıştır. Zira Log kayıtları kişinin sisteme girişine ilişkin sistem üzerine bıraktığı iz şeklinde açıklanabileceğine göre, izlerin bir kısmının silinmiş olduğu yahut ulaşılamamış olduğu anlaşılmaktadır.ByLock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanılması amacıyla oluşturulmuş ve münhasıran bu suç örgütünün mensupları tarafından kullanılmakta olan bir ağ olduğunun somut delillere dayanması nedeniyle, bu ağa dahil olan sanıkların ağ içinde başka bir kişi ile görüşme yapmış olması da gerekmez.ByLock iletişim sistemi, yukarıda açıklanan somut delillerle kanıtlandığı üzere, FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle; örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının, her türlü şüpheden uzak, kesin kanaata ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde, kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olacaktır.Bu kapsamda; sanığın FETÖ/PDY silahlı terör örgütü yönetici/üyelerinin kullanımı için oluşturulmuş ve münhasıran bu suç örgütünün mensupları tarafından kullanılmakta olan ağ özelliğini bilerek (kasten), sisteme ancak şifre ile girilebilen dönemde bir çok kez kullandığı anlaşılmıştır….” tespitleri, bakılmakta olan dava dosyasında yer alan diğer tespitler ile birlikte değerlendirildiğinde, davacının, FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile iltisak ve irtibatının bulunduğu sonucuna varılmıştır.
Temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararı ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın yukarıda belirtilen gerekçenin eklenmesi suretiyle ONANMASINA, temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, davacının adli yardım istemi kabul edildiğinden, temyiz aşamasında tahsil edilmeyen yargılama giderlerinin, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 339. maddesinin 1. fıkrası uyarınca davacıdan tahsili için Mahkemesince ilgili merciine müzekkere yazılmasına, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen İdare Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 13/04/2023 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.