Danıştay Kararı 5. Daire 2022/6882 E. 2023/1103 K. 16.02.2023 T.

Danıştay 5. Daire Başkanlığı         2022/6882 E.  ,  2023/1103 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2022/6882
Karar No : 2023/1103

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı): …

Karşı Taraf (Davalı) : … Kurumu / …
Vekili : Av. …

İstemin Özeti : Uzman yardımcısı olarak görev yapmakta iken 675 sayılı Kanun Hükmünde Kararname eki listesinde ismine yer verilmek suretiyle kamu görevinden çıkarılan davacı tarafından, göreve iade talebiyle OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yaptığı başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptali ile kamu görevinden çıkarılması nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesi ve özlük haklarının iadesine karar verilmesi istemiyle açılan davanın reddi yolunda verilen … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına karşı yapılan istinaf isteminin reddine ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

Temyiz İsteminde Bulunan Davacının İddialarının Özeti: Anayasa’nın 15. maddesinde yer alan temel hak ve hürriyetlerin, olağanüstü hallerde kısmen veya tamamen durdurulabileceğinin ancak hiçbir şekilde milletlerarası hukuktan doğan yükümlülüklerin ihlal edilemeyeceğinin, suç ve cezaların geçmişe yürütülemeyeceğinin ve suçluluğu mahkeme kararı ile saptanıncaya kadar kimsenin suçlu sayılamayacağının açıkça hüküm altına alındığı, Anayasa’nın 38. maddesinde ise masumiyet karinesinin güvence altına alındığı ve kanuna aykırı elde edilmiş bulguların delil olarak kabul edilemeyeceği ve ceza sorumluluklarının şahsi olduğunun açıkça belirtildiği, Anayasa’nın 129. maddesinde kamu görevlilerine savunma hakkı tanınmadıkça disiplin cezası verilemeyeceğinin hükme bağlandığı, İdare Mahkemesince hakkında kesinleşmiş bir mahkumiyet hükmü bulunmamasına rağmen sanki örgüt üyesiymiş gibi açıklamalara yer verilmesinin Anayasa ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne aykırı olduğu, ByLock programına ilişkin iletişim tespitinin herhangi bir mahkeme kararı olmaksızın yapıldığı ve söz konusu verilerin hukuki yollardan elde edilmemesi nedeniyle hukuka aykırı delil olduğu ve hükme esas almayacağı iddia edilmektedir.

Davalı İdarenin Savunmasının Özeti: Savunma verilmemiştir.

Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Dava Dairesi kararının gerekçe eklenmek suretiyle onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 334. maddesi uyarınca adli yardım talebi İdare Mahkemesince kabul edilmiş olan davacının, aynı Kanun’un 335. maddesinin 3. fıkrasında yer alan “adli yardım, hükmün kesinleşmesine kadar devam eder.” düzenlemesi gereğince temyiz aşamasındaki adli yardım talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek gereği görüşüldü:
Bölge idare mahkemesi idare dava daireleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin varlığı halinde mümkün olup, davacı tarafından ileri sürülen hususlar bunlardan hiçbirisine uymamaktadır.
Bununla birlikte, bakılmakta olan dava dosyasında yer alan davacı hakkındaki tespitler ile davacı hakkında yürütülen ceza yargılaması neticesinde, … Ağır Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında yer alan;
“…Sanık …’ın adına kayıtlı bulunan “…” GSM numaralı cep telefonu ile “…” numaralı ID üzerinden ByLock iletişim sistemini kullandığı…” yolundaki tespitler birlikte değerlendirildiğinde davacının örgütün gizli haberleşme programı olan ByLock programını kullandığı ve FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile iltisak ve irtibatının bulunduğu sonucuna varılmıştır.
… Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin yukarıda belirtilen kararı ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın yukarıda belirtilen gerekçenin eklenmesi suretiyle ONANMASINA, temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, adli yardım talebinin daha önce kabul edilmiş olması nedeniyle temyiz aşamasında tahsil edilmeyen yargılama giderinin tahsili için Mahkemesince müzekkere yazılmasına, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen İdare Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 16/02/2023 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.