Danıştay Kararı 5. Daire 2022/2013 E. 2023/2352 K. 09.03.2023 T.

Danıştay 5. Daire Başkanlığı         2022/2013 E.  ,  2023/2352 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2022/2013
Karar No : 2023/2352

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı): …

Karşı Taraf (Davalı) : … Bakanlığı / ANKARA
Vekili : Av. …

İstemin Özeti : Davalı idare bünyesinde Öğretmen olarak görev yapmakta iken, 672 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin eki listede ismine yer verilmek suretiyle kamu görevinden çıkarılan davacı tarafından, göreve iade talebiyle OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yaptığı başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptaline ve bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı iddia olunan özlük haklarının iadesine, parasal haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılan davanın reddi yolunda verilen … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun süre aşımı nedeniyle reddine ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

Temyiz İsteminde Bulunan Davacının İddialarının Özeti: Bank Asya hesap hareketlerinin örgütsel bir faaliyete ilişkin olmadığı, üyesi olduğu sendikanın kuruluşunun hukuka uygun olduğu, öğretmen olarak görev yaptığı ve kullandığı hat üzerinden ankesörlü telefondan ardışık olarak aranmasının mümkün olmadığı, savunma hakkı tanınmadığı, mahkemeye erişim hakkının engellendiği, masumiyet karinesinin ihlal edildiği iddia edilmektedir.

Davalı İdarenin Savunmasının Özeti: Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : İdare Dava Dairesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

Bölge idare mahkemesi idare dava daireleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür.
Bununla birlikte davacı hakkında yürütülen ceza yargılaması neticesinde … Ağır Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında yer alan; “…Tanık …’nin; “… isimli şahsı tanırım. Ben Adıyaman ilinde hatırladığım kadarıyla, 2011 yılında üniversite öğrencisiyken FETÖ’ye ait evlerde kaldığım dönemde BTM olarak görev yapıyordum. … isimli şahısta başka bir bölgede BTM olarak görev yapıyordu. Hatırladığım kadarıyla 2011 yılında FETÖ’nün düzenlemiş olduğu BTM’ler ile ilgili genel toplantılarda kendisini görüyordum. Kendisi belirttiğim 2011 yılında aktif olarak görev yapıyordu.” şeklinde beyanda bulunduğu; tanık …’nin 07/11/2019 tarihli beyan ve teşhis işleminde davacı hakkında “fotoğraftaki şahsın 2012-2013 yıllarında BTM’lik yaptığını hatırladığım ancak ismini şuan hatırlayamadığım şahıs” olarak beyanda bulunduğu; tanık … 21/06/2019 tarihli beyan ve teşhis işleminde özetle; “Sanığın (davacının) kendisini üniversite okumak için Adıyaman’a gittiğinde otogarda karşıladığını, sanığın (davacının) ev abisi olduğu eve gittiklerini, sanığı (davacıyı) Adıyaman Ünversitesi Matematik bölümü öğrencisi ismini de … olarak bildiğini, kendisinin ev abiliği yaptığı 2011-2012 döneminde ise sanığın (davacının) ise BTM görevi yaptığını” belirttiği, tanık … alınan beyanında özetle; “Kendisini Adıyaman Üniversitesinden tanırım. İlk dönem sanıkla (davacı) birlikte cemaat evinde kalmıştık. Sonrasında kendisi yurtta kalmaya başladı. Evden ayrıldığından dolayı kendisi ile iletişimim koptu. Biz sanıkla (davacı) beraber 2009-2010 öğretim yılındaki ilk dönem aynı evde kaldık. Sanığın (davacının) herhangi bir örgütsel görevi yoktu. Sadece evde kalırdı. Başka diyeceğim yoktur. ” şeklinde tanıkların beyanlarına ilişkin tespitler, dava dosyasında yer alan davacı hakkındaki tespitler ile bir arada değerlendirildiğinde davacının FETÖ/PDY terör örgütü ile iltisak ve irtibatının bulunduğu sonucuna varılmıştır.
… Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin yukarıda belirtilen kararı ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın yukarıda belirtilen gerekçenin eklenmesi suretiyle ONANMASINA, adli yardım talebinin daha önce kabul edilmiş olması nedeniyle temyiz aşamasında tahsil edilmeyen yargılama giderinin tahsili için müzekkere yazılmasına, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen İdare Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 09/03/2023 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.