Danıştay Kararı 5. Daire 2022/16117 E. 2023/409 K. 26.01.2023 T.

Danıştay 5. Daire Başkanlığı         2022/16117 E.  ,  2023/409 K.
T.C.

D A N I Ş T A Y

BEŞİNCİ DAİRE

Esas No : 2022/16117

Karar No : 2023/409

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …

VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Bakanlığı

VEKİLİ : …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:… sayılı temyiz isteminin süre aşımı nedeniyle reddine ilişkin kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :

Dava konusu istem: İçişleri Bakanlığı bünyesinde polis memuru olarak görev yapmakta iken 672 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile kamu görevinden çıkarılan davacı tarafından, OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yapılan başvurunun reddine dair … tarih ve … sayılı işlemin iptali istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.09.2017 tarihli, Esas No: 2017/16.MD-956, Karar No: 2017/370 sayılı kararıyla onanarak kesinleşen Yargıtay 16. Ceza Dairesinin, ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarihli, Esas No:2015/3, Karar No:2017/3 sayılı kararı ile FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanması amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün mensupları tarafından kullanılmakta olan bir ağ olduğu belirlenen ByLock iletişim sistemini davacının da kullandığının tespit edildiği, ayrıca … Ağır Ceza Mahkemesinin E:…, K:… sayılı kararı ile davacının bylock programını kullandığı tespit edilerek FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olma suçunu işlediği sabit görülerek hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği ve anılan ceza mahkemesi kararına davacının yaptığı istinaf başvurusunun da esastan reddedildiği, davacının durumunun değerlendirilmesinde ve bu bağlamda hükme esas alınabilecek nitelikte görülüp yukarıda aktarılan Komisyon tespiti ile davacı ile ilgili ceza yargılamasında elde edilen delil birlikte dikkate alındığında, davacının FETÖ/PDY terör örgütü ile en az irtibat derecesinde bağının olduğu sonucuna varıldığından, davacının başvurusunun reddine dair Komisyon kararında hukuka aykırılık görülmediği sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararında; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını gerektirecek nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

Bu karara karşı yapılan temyiz başvurusu üzerine, … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:… sayılı kararı ile; davacının istinaf isteminin reddine ilişkin Dairelerinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının davacı vekiline 07/03/2021 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, incelemeye konu temyiz başvurusunun ise 10/06/2022 tarihinde kayıtlara giren dilekçe ile yapıldığı tespit edilmiş olup, bu durumda otuz (30) günlük yasal süre geçirilerek yapıldığı anlaşılan temyiz isteminin süre aşımı nedeniyle incelenme olanağı bulunmadığı belirtilerek davacının temyiz isteminin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Çocuğunun hastalığı ve sürekli hastaneye gidip gelmelerinden ötürü yasal süresi içinde temyiz yoluna başvuramadığı iddiasıyla temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin süre aşımı nedeniyle reddi yönünde verilen karara karşı yapılan temyiz başvurusunun reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:

Bölge İdare Mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:

Açıklanan nedenlerle;

1. Davacının temyiz isteminin reddine,

2. Temyiz başvurusunun süre aşımı nedeniyle reddine ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:… sayılı kararının ONANMASINA,

3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, adli yardım talebinin daha önce kabul edilmiş olması nedeniyle temyiz aşamasında tahsil edilmeyen yargılama giderinin tahsili için Mahkemesince müzekkere yazılmasına,

4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın … İdare Mahkemesine gönderilmesine, 26/01/2023 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.