Danıştay Kararı 5. Daire 2022/10789 E. 2023/4547 K. 25.04.2023 T.

Danıştay 5. Daire Başkanlığı         2022/10789 E.  ,  2023/4547 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2022/10789
Karar No : 2023/4547

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı): …
Vekili : Av. …
Karşı Taraf (Davalı) : … Bakanlığı
Vekili : Av. …

İstemin Özeti : 672 sayılı Kanun Hükmünde Kararname eki listesinde ismine yer verilmek suretiyle kamu görevinden çıkarılan davacı tarafından, göreve iade talebiyle OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yaptığı başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptaline karar verilmesi istemiyle açılan davanın reddi yolunda verilen … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:.. sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun açıklamalı olarak reddine ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

Temyiz İsteminde Bulunan Davacının İddialarının Özeti: Hakkında verilmiş olan mahkumiyet hükmünün henüz kesinleşmediği, bir kimsenin kesinleşmiş yargı kararı olmaksızın suçlu kabul edilmesi ve bu kabul ile hakkında idari yaptırımlar uygulanmasının Hukuk Devleti ilkesi ile bağdaşmadığı, Yargıtay tarafından verilen ByLock kararlarında kişinin salt ByLock programını telefonuna indirmiş olmasının örgüt üyeliği için yeterli delil sayılamayacağı, ByLock yazışmalarının da ortaya çıkartılmasının gerektiği, yine ByLock kullanma sıklığının tespiti ve diğer delillerin birlikte değerlendirilerek kişinin örgüt bağlantısı olup olmadığının buna göre değerlendirilmesi gerektiğinin ifade edildiği, Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Yargıtay tarafından ortaya konulan kriterlerin hiçbir şekilde araştırılmadığı, salt ByLock listesinde isminin bulunmasının ceza tayini için yeterli sayıldığı, ByLock programının indirmiş olmasının kişinin örgüte üye olduğuna dair tek başına delil olamayacağı, bireylerin hayatını alt üst edebilecek bu şekildeki bir iddianın hiçbir şüpheye yer vermeyecek şekilde kesin kanıtlarla ortaya konulmasının gerektiği, dava konusu işlemle hukuk sistemimizin temel ilkelerinden olan masumiyet karinesi, lekelenmeme hakkının ihlal edildiği iddia edilmektedir.

Davalı İdarenin Savunmasının Özeti: Bölge İdare Mahkemesi kararında usul ve esas bakımından hukuka aykırılık bulunmadığı, davacının temyiz iddialarının 2577 sayılı Kanun’un 49. maddesinde sayılan sebeplerden hiçbirisine uymadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Dava Dairesi kararının gerekçe eklenmek suretiyle onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Bölge idare mahkemesi idare dava daireleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin varlığı halinde mümkün olup, davacı tarafından ileri sürülen hususlar bunlardan hiçbirisine uymamaktadır.
Öte yandan, her ne kadar İdare Mahkemesi kararının gerekçesinde davacının terör örgütü üyeliğinden hapis cezası ile cezalandırıldığı belirtilerek hüküm kurulmuş ise de, davacının anılan suçtan mahkumiyet kararı kesinleşmemiş olduğundan, yargılama süreci devam eden ceza davasının davacı aleyhine bir durum olarak değerlendirilmesi masumiyet karinesi gereğince mümkün değildir.
Bununla birlikte, bakılmakta olan dava dosyasında yer alan davacı hakkındaki tespitler ile davacı hakkında yürütülen ceza yargılaması neticesinde, … Ağır Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında yer alan;
“…Mahkememizce yapılan yargılama sonunda toplanan delillere göre; sanık …’ün … nolu GSM hattının kullanıcısı olduğu… sanık …’e ait ByLock Tespit ve Değerlendirme Tutanağı (içerik) incelendiğinde id:…, kullanıcı adının: …, şifre: …, son giriş tarihinin 24/04/2015, tespit edilebilen ilk log tarihi: 13/11/2014, giriş sayısının 13, gönderilen mesaj sayısının 31, alınan mesaj sayısının 21, gönderilen mail sayısı 7, alınan mail sayısının 42, okunan mail sayısının 28, gelen arama sayısı 2 olduğunun tespit edildiği,…” yolundaki tespitler birlikte değerlendirildiğinde davacının örgütün gizli haberleşme programı olan ByLock programını kullandığı ve FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile iltisak ve irtibatının bulunduğu sonucuna varılmıştır.
Temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararı ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın yukarıda belirtilen gerekçenin eklenmesi suretiyle ONANMASINA, temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen İdare Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 25/04/2023 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.