Danıştay Kararı 5. Daire 2022/10665 E. 2023/1414 K. 22.02.2023 T.

Danıştay 5. Daire Başkanlığı         2022/10665 E.  ,  2023/1414 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2022/10665
Karar No : 2023/1414

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı): …

Karşı Taraf (Davalı) : … Başkanlığı / …
Vekili : Av. …

İstemin Özeti : Davalı idare bünyesinde Gelir Uzman Yardımcısı olarak görev yapmakta iken, 679 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin eki listede ismine yer verilmek suretiyle kamu görevinden çıkarılan davacı tarafından, göreve iade talebiyle OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yaptığı başvurunun reddine ilişkin …tarih ve …sayılı işlemin iptaline karar verilmesi istemiyle açılan davanın reddi yolunda verilen … İdare Mahkemesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine ilişkin …Bölge İdare Mahkemesi …. İdare Dava Dairesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

Temyiz İsteminde Bulunan Davacının İddialarının Özeti: Somut olayda kendisi hakkında ceza hukuku anlamında bir suçlama bulunduğu için ceza hukukuna ilişkin tüm ilkelerin, insan haklarının ve adil yargılanma hakkının tüm gereklerinin uygulanması gerektiği, Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 24/06/2008 tarihli kararında ”hizmet hareketi” olarak bilinen oluşumun bir terör örgütü veya suç örgütü olmadığının kesin hükümle saptandığı ve yeni bir yargı kararıyla aynı oluşumun terör örgütü olduğu saptanıncaya kadar yasal olduğu, 26/05/2016 tarihinden önceki yasal faaliyetlerin terör örgütü üyeliği suçlamasına dayanak yapılamayacağı, masumiyet karinesi ve hukuk devleti ilkesine aykırı hareket edildiği, yargılamanın non bis in idem ilkesine uygun olarak yürütülmesi gerektiği, hiç kimsenin işlendiği zaman suç olarak düzenlenmeyen eylemlerden dolayı cezalandırılamayacağı, Anayasa’nın 15 ve 121. maddeleri uyarınca OHAL döneminde sadece OHAL’in gerektirdiği ölçüde ve OHAL’e neden olan konularla ve OHAL süresiyle sınırlı geçici tedbirlerin alınabileceği, ByLock programını kullanmadığı, ByLock’un münhasıran FETÖ/PDY’nin bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olduğu iddiasının temelsiz olduğu, ByLock programının dijital platformda dağıtılan bir program olduğu, ByLock verilerinin delil olarak kullanılamayacağı, çelişmeli yargılama, silahların eşitliği ve bağımsızlık ilkelerinin ihlal edildiği, ByLock’a ilişkin ana deliller (hard disk ve flaş bellek) üzerinde bilirkişi incelemesi yapılması gerektiği, telefona indirilen bir program nedeniyle hiçbir kimsenin terör örgütü üyesi olamayacağı, Birleşmiş Milletler Keyfi Tutuklamalar Çalışma Grubunun 21/08/2018 tarihli “Mestan Yayman” kararında OHAL sürecinde yürütülen yargılamaların pek çok yönden hak ihlaline neden olduğu hususunun belirtildiği, illegal eylemlere katılanlarla, sempati duyan veya destekleyenlerin ayrıma tabi tutulması gerektiği, Devlete olan sadakat yükümlülüğüne aykırı hareket ettiğine dair hiçbir somut delilin bulunmadığı, dava konusu işlem ile Anayasa ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nde güvence altına alınan temel hak ve hürriyetlerinin, masumiyet karinesinin, adil yargılanma, savunma, gerekçeli karar, özel hayata ve aile hayatına saygı, şeref ve itibara saygı, eğitim, mülkiyet hakları ile kanunsuz suç ve ceza olmaz, suç ve cezaların geçmişe yürümezliği, çelişmeli yargılama, silahların eşitliği ve ölçülülük ilkelerinin, ayrımcılık yasağının ihlal edildiği belirtilerek Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği iddia edilmektedir.
Davalı İdarenin Savunmasının Özeti: Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : İdare Dava Dairesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, davacının Anayasa’ya aykırılık iddiası ciddi bulunmayarak gereği görüşüldü:
Bölge idare mahkemesi idare dava daireleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür.
Bununla birlikte dava dosyasında yer alan davacı hakkındaki tespitler ile davacı hakkında yürütülen ceza yargılaması neticesince, … Ağır Ceza Mahkemesi …tarihli ve E:…, K:…sayılı kararında yer alan; “…Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından gönderilen bylock tespit ve değerlendirme tutanağında da; sanığın …İD no.lu kullanıcı olduğu, kullanıcı adının “…” ve şifresinin “…” olduğu belirtilmiş, sanığın Bylock üzerinden bağlantılı olduğu kişiler gösterilmiştir.
Sanığın kullanıcı adı/şifresi/bağlantılı olduğu kişiler/mesaj içerikleri incelendiğinde sanığın kendisine ait hat ile Fetö/Pdy örgütü üyelerinin kullanımında olan bylock isimli programı yüklediği ve kullandığı Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından gönderilen Bylock Tespit ve Değerlendirme Tutanağı içeriği incelendiğinde görülmüştür.Şöyle ki; bir kısım kişilerin sanığın kullandığı ID numarası ve şifresi ile sanığı kendi ID hesabına ekledikleri ve verdikleri isimler arasında bazı kullanıcılar “…” bazıları da ” …, …, …, …” gibi isimlerle eklediği bir kısım kişileri ise sanığın kendi bylock ID hesabına eklediği, yine bu şekilde kocası F.C.’la da karşılıklı eklendikleri ayrıca yazışma içerikleri incelendiğinde ise sanığın örgüt içi evlendirme/ izdivaç işiyle uğraştığı ve hatta kocası F.’le de böyle evlendiği bazı konuşmalarda da memlekete gittiğinde bylock’la irtibat kuramayacağını ve bylock’a kişiler eklenme konusunda yazışmalar yaparak bu şekilde sanığın bylock proğramını kullanarak bu kişilerle mesaj alışverişi ve görüşme yaptığı…” yolundaki tespitler birlikte değerlendirildiğinde davacının örgütün gizli haberleşme programı olan ByLock programını kullandığı ve FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile iltisak ve irtibatının bulunduğu sonucuna varılmıştır.
…Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin yukarıda belirtilen kararı ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın yukarıda belirtilen gerekçenin eklenmesi suretiyle ONANMASINA, temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, adli yardım talebinin daha önce kabul edilmiş olması nedeniyle temyiz aşamasında tahsil edilmeyen yargılama giderinin davacıdan tahsili için Mahkemesince müzekkere yazılmasına, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen İdare Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 22/02/2023 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.