Danıştay Kararı 5. Daire 2021/9101 E. 2023/2649 K. 20.03.2023 T.

Danıştay 5. Daire Başkanlığı         2021/9101 E.  ,  2023/2649 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/9101
Karar No : 2023/2649

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı) : …
Vekili : Av. …

Karşı Taraf (Davalı) : …
Vekili : Av. …

İstemin Özeti : Davalı idare bünyesinde Yönetim Hizmetleri Uzmanı olarak görev yapmakta iken, 672 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin eki listede ismine yer verilmek suretiyle kamu görevinden çıkarılan davacı tarafından, göreve iade talebiyle OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yaptığı başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptali ile bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı maddi kaybının ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılan davanın reddi yolunda verilen … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun vekalet ücreti yönünden düzeltilerek reddine ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi …. İdare Dava Dairesinin …. tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

Temyiz İsteminde Bulunan Davacının İddialarının Özeti: 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’ndaki usul ve esaslara uyulmadan tesis edilen işlemin hukuka aykırı olduğu, Anayasa’nın 129. maddesine aykırı olarak savunma hakkı tanınmadan ve soruşturma yürütülmeden kamu görevinden çıkarıldığı, Mahkemelerce değerlendirme yapılırken işlemin tesis edildiği zamana göre değerlendirme yapılması gerektiği, Mahkemelerce gerekçesiz olarak karar verildiği, kamu görevinden çıkarma kararı verildiği sırada mevcut olmayan delil ve olgulara dayanılmasının hukuka aykırı olduğu, hakkında somut hiçbir delil gösterilmeden terör örgütü üyesi olmakla suçlandığı, OHAL Kanun Hükmünde Kararnamelerinin ölçülü olması gerektiği, kimsenin Kanun Hükmünde Kararname ile görevden alınamayacağı, Kanun Hükmünde Kararname’nin Anayasa’nın 15. ve 121. maddelerine aykırı olduğu, irtibat ve iltisak kavramlarına muğlak anlamlar yüklendiği, idari işlemin gerekçeli olma zorunluluğuna aykırı hareket edildiği, dava konusu işlem ile yaşam hakkının, savunma hakkının, gerekçeli karar hakkının, etkili başvuru hakkının, kamu hizmetine girme hakkının, özel hayata ve aile hayatına saygı hakkının, mülkiyet hakkının, suç ve cezaların geriye yürümezliği ilkesinin, eşitlik ilkesinin, orantılılık ilkesinin, düşünce ve kanaat özgürlüğünün, serbest dolaşım özgürlüğünün, hak arama hürriyetinin, masumiyet karinesinin, ayrımcılık yasağının ihlal edildiği belirtilerek Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği iddia edilmektedir.

Davalı İdarenin Savunmasının Özeti: Savunma verilmemiştir.

Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : İdare Dava Dairesi kararının gerekçe eklenmek suretiyle onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, davacının Anayasa’ya aykırılık iddiası ciddi bulunmayarak gereği görüşüldü:
Bölge idare mahkemesi idare dava daireleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür.
Her ne kadar İdare Mahkemesi kararının gerekçesinde davacının terör örgütü üyeliğinden hapis cezası ile cezalandırıldığı belirtilerek hüküm kurulmuş ise de, davacının anılan suçtan mahkumiyet kararı kesinleşmemiş olduğundan, yargılama süreci devam eden ceza davasının davacı aleyhine bir durum olarak değerlendirilmesi masumiyet karinesi gereğince mümkün değildir. Bununla birlikte dava dosyasında yer alan davacı hakkındaki tespitler değerlendirildiğinde ise davacının FETÖ/PDY ile iltisak ve irtibatının bulunduğu sonucuna varılmıştır.
Bununla birlikte, bakılmakta olan dava dosyasında yer alan davacı hakkındaki tespitler ile davacı hakkında yürütülen ceza yargılaması neticesinde, … Ağır Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında yer alan; “…Sanığın (davacının) kullanmış olduğu … numaralı GSM hattına ilişkin Bylock tespit ve değerlendirme tutanağına göre, kullanıcı ID’sinin …, kullanıcı adının …, şifresinin …. olduğu, …” tespitleri, bakılmakta olan dava dosyasında yer alan diğer tespitler ile birlikte değerlendirildiğinde, davacının, FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile iltisak ve irtibatının bulunduğu sonucuna varılmıştır.
… Bölge İdare Mahkemesi …. İdare Dava Dairesinin yukarıda belirtilen kararı ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın yukarıda belirtilen gerekçenin eklenmesi suretiyle ONANMASINA, temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, adli yardım talebinin daha önce kabul edilmiş olması nedeniyle temyiz aşamasında tahsil edilmeyen yargılama giderinin tahsili için Mahkemesince müzekkere yazılmasına, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen İdare Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 20/03/2023 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.