Danıştay Kararı 5. Daire 2021/8755 E. 2023/2668 K. 20.03.2023 T.

Danıştay 5. Daire Başkanlığı         2021/8755 E.  ,  2023/2668 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/8755
Karar No : 2023/2668

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı): :..

Karşı Taraf (Davalı) : … Bakanlığı / ANKARA
Vekili : Av. …

İstemin Özeti : Davalı idare bünyesinde Araştırmacı olarak görev yapmakta iken, 672 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin eki listede ismine yer verilmek suretiyle kamu görevinden çıkarılan davacı tarafından, göreve iade talebiyle OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yaptığı başvurunun reddine ilişkin … tarih ve …sayılı işlemin iptali ile bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı mali haklarının ödenmesine, sosyal haklarının iadesine karar verilmesi istemiyle açılan davanın reddi yolunda verilen … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:…sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi …. İdare Dava Dairesinin …tarih ve E:…, K: … sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

Temyiz İsteminde Bulunan Davacının İddialarının Özeti: İstinaf başvurusunun reddine ilişkin …Bölge İdare Mahkemesi …. İdare Dava Dairesinin kararının usul ve yasaya aykırı olduğu, hukukun üstünlüğü ilkesine ve Anayasa’nın 129. maddesine aykırı olarak savunma hakkı tanınmadan, soruşturma yürütülmeden, adil yargılanma hakkı ve mahkemeye erişim hakkı tanınmadan kamu görevinden çıkarıldığı, somut olayda kendisi hakkında ceza hukuku anlamında bir suçlama bulunduğu için ceza hukukuna ilişkin tüm ilkelerin, insan haklarının ve adil yargılanma hakkının tüm gereklerinin uygulanması gerektiği, sivil ölüm oluşturacak şekilde kamu görevinden çıkarıldığı,dava konusu işlemin, Anayasa’ya, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne, ceza hukuku mevzuatına ve OHAL mevzuatına aykırı olduğu, Anayasa’nın 15. ve 121. maddeleri uyarınca OHAL döneminde sadece OHAL’in gerektirdiği ölçüde, OHAL’e neden olan konularla ve OHAL süresiyle sınırlı geçici tedbirlerin alınabileceği, söz konusu KHK’nın Anayasa’nın 121. ve TBMM İç Tüzüğü’nün 128. maddelerine göre 30 gün içerisinde TBMM Genel Kurulu’nda onaylanmadığı, bu nedenle yok hükmünde olduğu, Bakanlar Kurulu’nun Anayasa ve yasaların kendisine vermediği bir yetkiyi kullanmak suretiyle işlem tesis ettiği, OHAL KHK’sı ile bireysel, kesin ve yürütülebilir işlem tesis edildiği, kamu hizmetinden çıkarmanın usul ve esaslarının kanunlarla ve Anayasa ile belirlendiği ve bu kurallara uyulmadığı, geçmiş hizmetlerinin olumlu, sicil notlarının yüksek olduğu, meslek hayatı boyunca adli ve idari soruşturma geçirmediği, dava konusu işlem ile Anayasa ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nde güvence altına alınan temel hak ve hürriyetlerinin, adil yargılanma hakkının, savunma hakkının, mahkemeye erişim hakkının, suç ve cezada kanunilik ilkesinin, masumiyet karinesinin ihlal edildiği, dava konusu işlem ile bir idari işlemin unsurları yönünden hukuka aykırı olduğu belirtilerek Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği iddia edilmektedir. Öte yandan, dava konusu işlemin dayanağı olan 672 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin Anayasa’ya aykırı olduğu iddia edilerek, Anayasa’nın 152. maddesi uyarınca itiraz yoluyla Anayasa Mahkemesi’ne başvurulması gerektiği talep edilmektedir.

Davalı İdarenin Savunmasının Özeti: Dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : İdare Dava Dairesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 334. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince adli yardım talebi kabul edilmiş olan davacının, aynı Kanun’un 335. maddesinin 3. fıkrasında yer alan “adli yardım, hükmün kesinleşmesine kadar devam eder.” düzenlemesi gereğince temyiz aşamasındaki adli yardım talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek, davacının Anayasa’ya aykırılık iddiası ciddi bulunmayarak gereği görüşüldü:
Bölge idare mahkemesi idare dava daireleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür.
Öte yandan, dava dosyasında yer alan belgeler ve UYAP kayıtlarının incelenmesinden; “silahlı terör örgütüne üye olma” suçunu işlediği gerekçesiyle davacı hakkında hapis cezası verildiği ve anılan cezanın Yargıtayca onanarak kesinleştiği, hükümlü olarak cezaevinde bulunan davacının 02/03/2021 tarihinde tahliye edildiği, bu nedenle hali hazırda kısıtlılık halinin bulunmadığı anlaşılmaktadır.
…Bölge İdare Mahkemesi …. İdare Dava Dairesinin yukarıda belirtilen kararı ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın ONANMASINA, temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, davacının adli yardım istemi kabul edildiğinden temyiz aşamasında tahsil edilmeyen yargılama giderlerinin, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 339. maddesinin 1. fıkrası uyarınca davacıdan tahsili için Mahkemesince ilgili merciine müzekkere yazılmasına, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen İdare Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 20/03/2023 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.