Danıştay Kararı 5. Daire 2021/7945 E. 2023/3368 K. 29.03.2023 T.

Danıştay 5. Daire Başkanlığı         2021/7945 E.  ,  2023/3368 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/7945
Karar No : 2023/3368

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı): …
Vekili : Av. …
Karşı Taraf (Davalı): … Genel Müdürlüğü
Vekili : Av. …

İstemin Özeti : 672 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin eki listede ismine yer verilmek suretiyle kamu görevinden çıkarılan davacı tarafından, göreve iade talebiyle OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yaptığı başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptaline, bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine ve özlük haklarının iadesine karar verilmesi istemiyle açılan davanın reddi yolunda verilen … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

Temyiz İsteminde Bulunan Davacının İddialarının Özeti: FETÖ/PDY terör örgütü ile irtibatı veya iltisakının bulunmadığı, herhangi bir disiplin soruşturması yapılmadan ve savunması alınmadan kamu görevinden çıkarıldığı, dava konusu işlemde somut hiçbir delil ve gerekçenin gösterilmediği, FETÖ/PDY terör örgütü ile irtibatı veya iltisakına dair kişiselleştirme yapılmadığı, ihraç işleminin dayanağı KHK metninde ihraç nedeninin üyelik, mensubiyet, iltisak ve irtibat şeklinde tarif edilen seçimlik durumlarından hangisine girdiğinin belirtilmediği, olağanüstü hal dönemlerinde çıkarılan KHK’lar ile yalnızca OHAL süresince ve OHAL’in gerekli kıldığı konularda düzenlemelerin yapılabileceği, söz konusu KHK’lar ile yasalarda değişiklik yapılamayacağı, OHAL ilanından önce işlendiği iddia edilen eylemler nedeniyle OHAL KHK’larından sorumlu tutulamayacağı, kamu görevinden çıkarılmasına dair işlemin ölçülü bir tedbir olmadığı, hakkındaki isnatların mesnetsiz olduğu, savunma hakkının, suçta ve cezada kanunilik ilkesinin, hak arama özgürlüğünün, masumiyet karinesinin ihlal edildiği, 672 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin Anayasa’ya aykırı olduğu iddia edilerek iptali için Anayasa Mahkemesine başvurulması gerektiği belirtilerek Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği iddia edilmektedir.

Davalı İdarenin Savunmasının Özeti: Bölge İdare Mahkemesi kararında usul ve esas bakımından hukuka aykırılık bulunmadığı, davacının temyiz iddialarının 2577 sayılı Kanun’un 49. maddesinde sayılan sebeplerden hiçbirisine uymadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : İdare Dava Dairesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, davacının Anayasa’ya aykırılık iddiası ciddi bulunmayarak gereği görüşüldü:
Bölge idare mahkemesi idare dava daireleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin varlığı halinde mümkün olup, davacı tarafından ileri sürülen hususlar bunlardan hiçbirisine uymamaktadır.
Bununla birlikte, davacı hakkında yürütülen ceza yargılaması neticesinde verilen … Ağır Ceza Mahkemesinin …tarih ve E:…, K:… sayılı kararında yer alan; “…Sanık …’nın kullandığı Bylock sistemindeki ID numarasının …, kullanıcı adının …, adının … son online tarihinin, 18.02.2016, ilk log tarihinin 08.11.2014 olduğu, sanığı ekleyenlerin sanığa …, …, … abi, …, …, … , … şeklinde isim verdikleri, sanığı ekleyenlerin sayısının 15, sanığın eklediği kişi sayısının toplam 16 olduğu ve bunların içerisinde …, … gibi isimlerin olduğu; sanığın” abiler ve sali ” isimli 2 gruba katıldığı, Id’ye bağlı kişi sayısının 17, mail listesinin 6 olduğu, sanığın program üzerinden …, … gibi isimlerle örgüt yazışmalarını yaptığı ve yine sanığın …, …, … isimli kişilerle program üzerinden konuştuğu, sorgulama tarihi itibariyle kırmızı renkli listede adının bulunduğu, …, …, …, … isimli şahıslarla bylock programı üzerinden görüştüğü, belirlenen içeriklerde, örgüt mensubu kişilerle ilgili mesleki ve eğitim konulu talep ve isteklerin görüşüldüğü tespit edilmiştir…” şeklindeki tespitler bakılmakta olan dava dosyasında yer alan diğer tespitler ile birlikte değerlendirildiğinde, davacının FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile iltisak ve irtibatının bulunduğu sonucuna varılmıştır.
Temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararı ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın yukarıda belirtilen gerekçenin eklenmesi suretiyle ONANMASINA, temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen İdare Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 29/03/2023 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.