Danıştay Kararı 5. Daire 2021/3212 E. 2023/8378 K. 12.06.2023 T.

Danıştay 5. Daire Başkanlığı         2021/3212 E.  ,  2023/8378 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/3212
Karar No : 2023/8378

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı): …
Vekili : Av. …

Karşı Taraf (Davalı) : … Bakanlığı / ANKARA
Vekili : Hukuk Müşaviri …

İstemin Özeti : 672 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin eki listede ismine yer verilmek suretiyle kamu görevinden çıkarılan davacı tarafından, göreve iade talebiyle OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yaptığı başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptaline karar verilmesi istemiyle açılan davanın reddi yolunda verilen … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

Temyiz İsteminde Bulunan Davacının İddialarının Özeti: Soruşturma yapılmadan, savunma hakkı tanınmadan, geçerli bir sebebe ve somut delile dayanmadan tesis edilen kamu görevine son verilmesine ilişkin işlemin hukuka, Anayasa’ya ve İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesi’ne aykırı olduğu, adil bir disiplin süreci yürütülmeksizin karar verildiği, adil yargılanma, gerekçeli karar ve mahkemeye erişim haklarının ihlal edildiği, FETÖ/PDY terör örgütü ile iltisaklı ya da irtibatlı olduğuna ilişkin somut bir delilin bulunmadığı, kanun hükmünde kararnameler ile yalnızca olağanüstü halin gerekli kıldığı konularda düzenleme yapılabileceği ve bu düzenlemelerin yalnızca o dönem için geçerli olabileceği, aksi düzenlemenin ölçülülük ilkesine, gerekçesiz bir şekilde olağanüstü hal ilan edilmesinin Anayasa’ya aykırı olduğu iddia edilmektedir. Öte yandan, işlemin dayanağı düzenlemelerin Anayasa’ya aykırı olduğu iddia edilerek, anılan düzenlemelerin iptali için Anayasa Mahkemesine başvurulması talep edilmiştir.

Davalı İdarenin Savunmasının Özeti: Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : İdare Dava Dairesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 31. maddesinin atıfta bulunduğu 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 334. maddesi uyarınca davacının adli yardım isteminin kabulüne karar verildikten sonra, davacının Anayasa’ya aykırılık iddiası ciddi görülmeyerek gereği görüşüldü:
Bölge idare mahkemesi idare dava daireleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür.
Dava dosyasında yer alan belgeler ve UYAP kayıtlarının incelenmesinden; “Silahlı terör örgütüne üye olma” suçunu işlediği gerekçesiyle davacı hakkında mahkumiyet kararı verildiği ve anılan cezanın Yargıtayca onanarak kesinleştiği, hükümlü olarak cezaevinde bulunan davacının 21/06/2021 tarihinde tahliye edildiği, bu nedenle hali hazırda kısıtlılık halinin bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Bununla birlikte, davacı hakkında yürütülen ceza yargılaması neticesinde, … Ağır Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında yer alan; “… tarihli bylock tespit ve değerlendirme tutanağı incelendiğinde sanığın (davacının) üzerine kayıtlı … telefon numarası üzerinde bylock tespit edildiği, sanığın (davacının) İD numarasının: …, kullanıcı adının: …, şifresinin: …, ”…” adı ile kullandığının tespit edildiği, gönderilen mail sayısının 5, alınan mail sayısının 15, alınan mesaj sayısının 155, gönderilen mesaj sayısının 92 olduğu, eklediği arkadaş sayısının 9, sisteme 216 kere giriş yapıldığı, sanığın (davacının) eklediği çok sayıda kişi olduğu bu kişilerin arasında HTS kayıtlarında da sanığın (davacının) görüştüğünün tespit edildiği sanığın (davacının) üniversite arkadaşı olarak beyan ettiği …, yine üniversiteden sınıf arkadaşı olarak beyan ettiği …, hatılayamadığını beyan ettiği … ve … ile eşi …’nin bulunduğu, sanığın (davacının) bylock üzerinden bir kısım mesajlaşmalarının tespit edildiği ve mesajlaşmaların içeriklerinde örgütün diğer haberleşme programları olarak bilinen bylock haricinde kakao, eagle gibi programların adı geçtiği bu yönüyle sanığın (davacının) haberleşmelerde gizliliği ön planda tutmuş olduğu, yine mesaj içerikleri incelendiğinde örgüt içerisinde “…” olarak adlandırılan ve bilinen yapıdan ve yeni taşınan, gelen kişilerin takiplerinden (onların devirlerinden (bir çok dosyaya yansıdığı üzere Fetö yapısına mensup kişiler başka yere tayin gördüklerinde onların sorumluları(abi, imam vs olarak adlandırılan) tarafından yeni görev yerindeki sorumluya bizzat devredilmektedir) bahsedildiği, yine örgütün bylock kullanıcı adının (…), şifresinin olması gözönüne alındığında sanığın (davacının) … Cumhuriyet Başsavcılığında verdiği ifadesinde … adında kardeşi olduğunu beyan etmekle, aynı zamanda sanığın (davacının) Hataylı olması ve Elazığ ilinde ikamet ettiğinin anlaşıldığı ve şifresinde geçen sayıların Elazığ(23) ve Hatay(31) plaka kodları olduğu bu yönleriyle sanığın (davacının) bylock tespit ve değerlendirme tutanağı ve kişisel bilgileri çerçevesinde bağlantı olduğunun gözlendiği, sanığın (davacının) bylock’u mesajlaşma ve arama kayıtlarının sayısına bakıldığında yoğun bir şekilde kullandığı değerlendirildiğinde sanığın (davacının) kullanıcı bilgilerine ilişkin tesadüf olduğunu belirtmesi ve bylock kullanmadığı yönündeki savunmaları cezalandırılmaktan kurtulmaya yönelik olduğu kanaatine varılıp sanığın (davacının) savunmalarına itibar edilmemiştir…” tespitleri, bakılmakta olan dava dosyasında yer alan diğer tespitler ile birlikte değerlendirildiğinde, örgütün gizli haberleşme programı olan ByLock programını kullandığı tespit edilen davacının, FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile iltisak ve irtibatının bulunduğu sonucuna varılmıştır.
Temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararı ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın yukarıda belirtilen gerekçenin eklenmesi suretiyle ONANMASINA, temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, adli yardım talebi kabul edilmiş olması nedeniyle temyiz aşamasında tahsil edilmeyen yargılama giderinin tahsili için Mahkemesince müzekkere yazılmasına, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen İdare Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 12/06/2023 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.