Danıştay Kararı 5. Daire 2021/1979 E. 2023/4930 K. 27.04.2023 T.

Danıştay 5. Daire Başkanlığı         2021/1979 E.  ,  2023/4930 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/1979
Karar No : 2023/4930

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı): …

Karşı Taraf (Davalı) : … Bakanlığı / ANKARA
Vekili : Hukuk Müşaviri …

İstemin Özeti : 675 sayılı Kanun Hükmünde Kararname eki listesinde ismine yer verilmek suretiyle kamu görevinden çıkarılan davacı tarafından, göreve iade talebiyle OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yaptığı başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptali ile bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı özlük haklarının iadesine, parasal haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılan davanın reddi yolunda verilen … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

Temyiz İsteminde Bulunan Davacının İddialarının Özeti: Anayasa’ya aykırı olarak savunma hakkı tanınmadan, soruşturma yürütülmeden, somut hiçbir delil gösterilmeden kamu görevinden çıkarıldığı, Anayasal bir hak olan dernek üyeliğinin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 11. maddesinde korunan örgütlenme özgürlüğü kapsamında olduğu, Bank Asya’da hesap açmanın, para yatırmanın yasal bir faaliyet olduğu, herhangi bir örgüt liderinin talimatıyla para yatırmadığı, hakkındaki tanık beyanlarını kabul etmediği, beyanların somut olmadığı, hukuki dayanaktan yoksun olduğu, tanık beyanlarının gerçeği yansıtmadığı, görev yaptığı süre boyunca adli ya da idari soruşturma geçirmediği, hiçbir örgütten emir ve talimat almadığı, dava konusu işlem ile Anayasa ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nde güvence altına alınan temel hak ve hürriyetlerinin, adil yargılanma hakkının ve tüm alt güvencelerinin, savunma hakkının, mahkemeye erişim hakkının, gerekçeli karar hakkının, özel hayata saygı hakkının, eğitim hakkının, mülkiyet hakkının, dernek – sendika kurma ve üye olma haklarının, kanunsuz suç ve ceza olmaz ilkesinin, suç ve cezaların geriye yürümezliği ilkesinin, bağımsız ve tarafsız mahkeme ilkesinin, hukuk devleti, hukuki güvenlik ve eşitlik ilkelerinin, lekelenmeme karinesinin, çelişmeli yargılama ve silahların eşitliği ilkelerinin, ifade özgürlüğünün, düşünce ve din özgürlüğünün, masumiyet karinesinin, ayrımcılık yasağının ihlal edildiği, kamu görevinden çıkarılma işleminin yetki, şekil, sebep, konu ve amaç unsurları yönünden hukuka aykırı, hakkındaki ceza mahkumiyetinin kesinleşmediği, ceza davasının sonucunun beklenilmesi gerektiği, kamu görevinden çıkarılmasının dayanağı olan 675 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin Anayasaya aykırı olduğu, ilgili KHK hükümlerinin iptali için somut norm denetimi yoluyla Anayasa Mahkemesi’ne başvurulması gerektiği belirtilerek Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği iddia edilmektedir.

Davalı İdarenin Savunmasının Özeti: Dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : İdare Dava Dairesi kararının gerekçe eklenmek suretiyle onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, davacının Anayasa’ya aykırılık iddiası ciddi bulunmayarak gereği görüşüldü:
Bölge idare mahkemesi idare dava daireleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin varlığı halinde mümkün olup, davacı tarafından ileri sürülen hususlar bunlardan hiçbirisine uymamaktadır.
Her ne kadar İdare Mahkemesi kararının gerekçesinde davacının terör örgütü üyeliğinden hapis cezası ile cezalandırıldığı belirtilerek hüküm kurulmuş ise de, davacının anılan suçtan mahkumiyet kararı kesinleşmemiş olduğundan, yargılama süreci devam eden ceza davasının davacı aleyhine bir durum olarak değerlendirilmesi masumiyet karinesi gereğince mümkün değildir. Bununla birlikte dava dosyasında yer alan davacı hakkındaki tespitler değerlendirildiğinde ise davacının FETÖ/PDY ile iltisak ve irtibatının bulunduğu sonucuna varılmıştır.
Temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararı ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın yukarıda belirtilen gerekçenin eklenmesi suretiyle ONANMASINA, temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen İdare Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 27/04/2023 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.