Danıştay Kararı 5. Daire 2021/11201 E. 2023/1251 K. 20.02.2023 T.

Danıştay 5. Daire Başkanlığı         2021/11201 E.  ,  2023/1251 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/11201
Karar No : 2023/1251

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı): …
Vekili : Av. …

Karşı Taraf (Davalı) : … Kurumu
Vekili : Av. …

İstemin Özeti : 689 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin eki listede ismine yer verilmek suretiyle kamu görevinden çıkarılan davacı tarafından, göreve iade talebiyle OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yaptığı başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptaline karar verilmesi istemiyle açılan davanın reddi yolunda verilen … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

Temyiz İsteminde Bulunan Davacının İddialarının Özeti: Terör örgütleriyle ve darbe girişimiyle herhangi bir ilgisinin bulunmadığı, savunma hakkı tanınmadan tesis edilen kamu görevinden çıkarma işleminin hukuka aykırı olduğu, ByLock kullanıcısı olmadığı, hakkında kesinleşmiş bir mahkumiyet kararının bulunmadığı, masumiyet karinesinin, suç ve cezaların kanuniliği ilkesinin ve Anayasa ile Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi hükümlerinin ihlal edildiği iddia edilmektedir.

Davalı İdarenin Savunmasının Özeti: Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : İdare Dava Dairesi kararının gerekçe eklenmek suretiyle onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 31. maddesinin atıfta bulunduğu 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 334. maddesi uyarınca davacının adli yardım istemi kabul edilerek Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Bölge idare mahkemesi idare dava daireleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür.
Her ne kadar İdare Mahkemesi kararının gerekçesinde davacının terör örgütü üyeliğinden hapis cezası ile cezalandırıldığı belirtilerek hüküm kurulmuş ise de; davacının anılan suçtan mahkumiyetine ilişkin … Ağır Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun esastan reddi yolunda verilen … Bölge Adliye Mahkemesi … Ceza Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyiz incelemesi neticesinde; “Temyiz aşamasında dosya içerisine geldikleri anlaşılan başka dosya şüphelileri …, …, …, … ve ….’in ifade ve teşhis tutanaklarının CMK’nın 217. maddesi uyarınca duruşmada sanık ve müdafiine okunarak, yargılamaya devamla bir hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmesi lüzumu, 2-Örgüt mensubu olduğu kabul edilen sanık hakkında verilen cezanın, mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilirken uygulama maddesi olarak karar yerinde sadece TCK’nın 58/9. maddesinin gösterilmesi gerekirken, anılan maddenin atıf maddesi olarak kabulü ile TCK’nın 58. maddesi gereğince tekerrür uygulanmasına karar verilmesi…” gerekçeleriyle Yargıtay … Ceza Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla bozulmasına karar verildiği ve yargılamanın … Ağır Ceza Mahkemesinin E:… sayılı esasında devam etmesi nedeniyle kesinleşmemiş olduğundan, yargılama süreci devam eden ceza davasının davacı aleyhine bir durum olarak değerlendirilmesi masumiyet karinesi gereğince mümkün olmamakla birlikte; ceza mahkemesi kararından bağımsız olarak, ceza yargılaması sırasında elde edilen delillerin, ilgilinin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile iltisak veya irtibat düzeyinde bir ilişkisinin olup olmadığının belirlenmesi noktasında ayrıca değerlendirilmesi gerektiği açıktır.
Bununla birlikte; davacı hakkında yürütülen ceza yargılaması neticesinde verilen … Ağır Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında yer alan: ”…Sanığın babası adına kayıtlı olan gerek kendi gerekse tanık olarak beyanı alınan babasının beyanlarına göre kendi kullanımında olan ve tüm baz verileri sanığın ikamet ettiği Ankara ilinden olan, … nolu hat … imei numaralı cihaz ile 29.10.2014 tarihinden itibaren … ID numarası ile byLock isimli programı kullandığı, Tespit ve Değerlendirme Tutanağının olduğu, kullanıcı adının …, Kullanıcı şifresini de aynı … (sadece sonuna nokta konulmuş) olduğu, sisteme 2 kez giriş yaptığı, kendisini ekleyen ve kendisinin eklediği 1 kişinin olduğu, ( … ıd numaralı spr olarak isim verdiği kişi) … ID numaralı ve … ID numaralı kişilerle arama kaydının olduğu, BTK dan gelen byLock IP trafiği yazısına göre; … nolu hat … imei numaralı cihaz ile 29.10.2014 tarihinden itibaren 26.11.2014 tarihine kadar 929 ıp sinyal ve 49 sayfa oluşturacak şekilde kaydın olduğu…” tespitleri, bakılmakta olan dava dosyasında yer alan diğer tespitler ile birlikte değerlendirildiğinde, davacının FETÖ/PDY ile iltisak ve irtibatının bulunduğu sonucuna varılmıştır.
Temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararı ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın yukarıda belirtilen gerekçenin eklenmesi suretiyle ONANMASINA, temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, adli yardım talebinin kabul edilmiş olması nedeniyle temyiz aşamasında tahsil edilmeyen yargılama giderinin tahsili için Mahkemesince müzekkere yazılmasına, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen İdare Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 20/02/2023 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.