Danıştay Kararı 5. Daire 2020/885 E. 2023/3125 K. 28.03.2023 T.

Danıştay 5. Daire Başkanlığı         2020/885 E.  ,  2023/3125 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/885
Karar No : 2023/3125

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı): …
Vekili : Av. …

Karşı Taraf (Davalı) : … Üniversitesi Rektörlüğü
Vekili : Av. …

İstemin Özeti : 677 sayılı Kanun Hükmünde Kararname eki listede ismine yer verilmek suretiyle kamu görevinden çıkarılan davacı tarafından, göreve iade talebiyle OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yaptığı başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptali ile bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı özlük haklarının iadesine karar verilmesi istemiyle açılan davanın reddi yolunda verilen … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun açıklamalı olarak ve İdare Mahkemesi kararının yargılama giderleri ve vekalet ücretine ilişkin kısımları düzeltilerek reddine ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

Temyiz İsteminde Bulunan Davacının İddialarının Özeti: Hakkında soruşturma yürütülmeden ve savunma hakkı tanınmadan kamu görevinden çıkarılmasına karar verildiği, Bakanlar Kurulunca kaynağını Anayasa’dan almayan bir Devlet yetkisi kullanıldığı, kamu görevinden çıkarma işleminin tesisi için Anayasa’da ve kanunlarda öngörülen usul ve esaslara riayet edilmediği, dava konusu işlemin sebep, konu ve maksat unsurları yönünden hukuka aykırılık teşkil ettiği, memuriyet hayatı boyunca hakkında verilmiş adli veya idari herhangi bir cezanın bulunmadığı, hukukun temel prensiplerinin ihlal edildiği iddia edilmektedir.

Davalı İdarenin Savunmasının Özeti: Dava konusu işlemin hukuka uygun olduğu belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : İdare Dava Dairesi kararının gerekçe eklenmek suretiyle onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 334. maddesi uyarınca adli yardım talebi daha önce kabul edilmiş olan davacının, aynı Kanun’un 335. maddesinin 3. fıkrasında yer alan “adli yardım, hükmün kesinleşmesine kadar devam eder.” düzenlemesi gereğince temyiz aşamasındaki adli yardım talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek gereği görüşüldü:
Bölge idare mahkemesi idare dava daireleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin varlığı halinde mümkün olup, davacı tarafından ileri sürülen hususlar bunlardan hiçbirisine uymamaktadır.
Öte yandan Bölge İdare Mahkemesi kararının gerekçesinde, davacının ByLock programını kendisinin kullandığının yetkili makamlarca tutanağa bağlandığı belirtilerek hüküm kurulmuş ise de dava konusu Komisyon kararında ve davacı hakkında yürütülen ceza yargılaması neticesinde verilen Ağır Ceza Mahkemesi kararında böyle bir tespite yer verilmediği anlaşıldığından bu hususun davacı aleyhine bir durum olarak değerlendirilmesi mümkün değildir. Bununla birlikte dava dosyasında yer alan davacı hakkındaki tespitler değerlendirildiğinde ise davacının FETÖ/PDY ile iltisak ve irtibatının bulunduğu sonucuna varılmıştır.
Temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararı ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın yukarıda belirtilen gerekçenin eklenmesi suretiyle ONANMASINA, temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, adli yardım talebinin daha önce kabul edilmiş olması nedeniyle temyiz aşamasında tahsil edilmeyen yargılama giderinin davacıdan tahsili için Mahkemesince müzekkere yazılmasına, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen İdare Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 28/03/2023 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.