Danıştay Kararı 5. Daire 2020/781 E. 2020/5825 K. 15.12.2020 T.

Danıştay 5. Daire Başkanlığı         2020/781 E.  ,  2020/5825 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/781
Karar No : 2020/5825

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Valiliği / …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyiz isteminin reddine dair kararının, dilekçede yazılı nedenlerle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından, Alanya İlçe Emniyet Müdürlüğü emrinde komiser yardımcısı olarak görev yapmakta iken Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğü 6/A-5. maddesi uyarınca 4 ay kısa süreli durdurma cezası ile cezalandırılmasına ilişkin … tarih ve … karar nolu Antalya Valiliği İl Polis Disiplin Kurulu kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında; disiplin soruşturma dosyasını içeren CD’nin incelenmesinden ve dosyada yer alan diğer bilgi ve belgelerin birlikte değerlendirilmesinden, davacının üzerine atılı amir ve üstlerine iletilmesi gereken olayları ve bunlarla ilgili bilgileri amirlerinden gizlemek şeklinde tezahür eden eylemi gerçekleştirdiği kanaatine varıldığından dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı, öte yandan, 7068 sayılı Genel Kolluk Disiplin Hükümleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Kabul Edilmesine Dair Kanun’un 8/c-1 maddesinde belirtilen davacının eyleminin 10 ay kısa süreli durdurma cezasını gerektirmesi karşısında lehe olan normun uygulanması kapsamında yeni düzenleme uyarınca davacı hakkında uygulanacak daha hafif bir disiplin cezası bulunmadığı da açık olduğu sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek istinaf başvurusunun reddine; bu kararın temyiz edilmesi üzerine de, … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla, davaya konu uyuşmazlığın temyiz yolu öngörülen karalardan olmadığından Bölge İdare Mahkemesince kesin olarak karara bağlandığı, bu nedenle anılan temyiz başvurusunun aynı Kanunun 48/6. maddesi uyarınca incelenmesine imkan bulunmadığı gerekçesiyle, temyiz isteminin reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi tarafından verilen kararda hangi sürede ve hangi merciye itirazda bulunabileceğinin yazmadığı, verilen kararın usul ve esas bakımından hukuka aykırı olduğu, temyiz talebinin kabul edilerek kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından; savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NIN DÜŞÜNCESİ : Bölge İdare Mahkemesince verilen temyiz isteminin incelenmeksizin reddine dair kararın, 2577 sayılı Kanun’un 48. maddesinin 6. fıkrası hükümlerine göre temyizi kabil bir karar olduğu değerlendirildiğinden, temyiz isteminin incelenmeksizin reddine dair Bölge İdare Mahkemesi kararının esasının incelenerek bir karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Davacı tarafından, temyiz dilekçesinde adli yardım talebinde bulunulmuş ise de, davacının adli yardım talebinin … İdare Mahkemesinin … tarihli kararıyla kabul edildiğinden, adli yardımın hükmün kesinleşmesine kadar devam edeceği yolundaki 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 335. maddesinin 3. fıkrası uyarınca temyiz aşamasında yapılan adli yardım istemi hakkında yeniden bir karar verilmesine gerek görülmemiştir.

İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 6545 sayılı Kanunun 20. maddesiyle değiştirilen “Temyiz” başlıklı 46. maddesinde, “Danıştay dava dairelerinin nihai kararları ile bölge idare mahkemelerinin aşağıda sayılan davalar hakkında verdikleri kararlar, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi Danıştayda, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde temyiz edilebilir.” hükmüne yer verilmiş, devamında Bölge İdare Mahkemelerinin temyiz edilebilecek nihai kararları sayma suretiyle belirtilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Davacı tarafından, Alanya İlçe Emniyet Müdürlüğü emrinde komiser yardımcısı olarak görev yapmakta iken Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğü 6/A-5. maddesi uyarınca 4 ay kısa süreli durdurma cezası ile cezalandırılmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davada Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince verilen kararın 2577 sayılı Kanunu’nun 46. maddesinde sayılan temyiz edilebilecek konular arasında yer almadığı ve istinaf incelemesinden geçmek suretiyle kesinleştiği açıktır.
Bu durumda, istinaf incelemesi sonucunda kesinleşen karar aleyhine yapılan temyiz başvurusu üzerine verilen temyiz isteminin reddine dair kararın temyizen Danıştayca incelenmesine kanunen imkan bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyiz isteminin reddine ilişkin kararı hakkındaki TEMYİZ İSTEMİNİN İNCELENMEKSİZİN REDDİNE,
2. Davacının adli yardım istemi kabul edildiğinden, temyiz aşamasında tahsil edilmeyen … TL temyiz başvuru harcı ile … TL temyiz karar harcının ve kullanılacak posta giderinin, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 339. maddesinin 1. fıkrası uyarınca davacıdan tahsili için Mahkemesince ilgili merciine müzekkere yazılmasına,
3. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, bu kararın taraflara tebliğine ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın … İdare Mahkemesine gönderilmesine, 15/12/2020 tarihinde oyçokluğuyla kesin olarak karar verildi.

(X)KARŞI OY :
Davacı tarafından, Alanya İlçe Emniyet Müdürlüğü emrinde komiser yardımcısı olarak görev yapmakta iken disipline aykırı eylemi bulunduğundan bahisle Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğü 6/A-5. maddesi uyarınca 4 ay kısa süreli durdurma cezası ile cezalandırılmasına ilişkin … tarih ve … karar nolu Antalya Valiliği İl Polis Disiplin Kurulu kararının iptali istemiyle açılan davada; davanın reddine karar veren … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun, … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla reddine karar verildiği, davacı tarafından yapılan temyiz başvurusunun … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi kararı ile reddedildiği anlaşılmıştır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 46. maddesinde, Danıştay dava dairelerinin nihai kararları ile bölge idare mahkemelerinin tahdidi olarak sayılan davalar hakkında verdikleri kararların başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi Danıştayda kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde temyiz edilebileceği, 45. maddesinin 6. fıkrasında ise, bölge idare mahkemelerinin 46. maddeye göre temyize açık olmayan kararlarının kesin olduğu hükmüne yer verilmiştir. Diğer yandan, anılan Kanun’un 48. maddesininin 6. fıkrasında, temyizin kanuni süre geçtikten sonra yapılması veya kesin bir karar hakkında olması halinde de kararı veren merciin temyiz isteminin reddine karar vereceği, ilgili merciin bu kararlarına karşı, tebliğ tarihini izleyen günden itibaren yedi gün içinde temyiz yoluna başvurulabileceği hüküm altına alınmıştır.
Bu itibarla, İdare Mahkemesince davanın reddi yolunda verilen karara karşı yapılan istinaf başvurusunun Bölge İdare Mahkemesince reddine kesin olarak karar verilmesi sonucunda davacı tarafından temyiz başvurusunda bulunulması üzerine, Bölge İdare Mahkemesince verilen temyiz isteminin reddine dair kararın 2577 sayılı Kanun’un 48. maddesinin 6. fıkrası hükümlerine göre temyizi kabil bir karar olduğu değerlendirildiğinden, …Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin temyize konu kararının incelenerek bir karar verilmesi gerektiği görüşüyle, temyiz isteminin incelenmeksizin reddi yönünde verilen çoğunluk kararına katılmıyoruz.