Danıştay Kararı 5. Daire 2020/466 E. 2023/854 K. 15.02.2023 T.

Danıştay 5. Daire Başkanlığı         2020/466 E.  ,  2023/854 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/466
Karar No : 2023/854

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı): …
Vekili : Av…

Karşı Taraf (Davalı) : … Belediye Başkanlığı

İstemin Özeti : Davalı idare bünyesinde Yazı İşleri Müdürü olarak görev yapmakta iken, 677 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin eki listede ismine yer verilmek suretiyle kamu görevinden çıkarılan davacı tarafından, göreve iade talebiyle OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yaptığı başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptaline karar verilmesi istemiyle açılan davanın reddi yolunda verilen … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun açıklamalı olarak reddine ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

Temyiz İsteminde Bulunan Davacının İddialarının Özeti: Terör örgütü ile iltisakının bulunmadığı, idari soruşturma yapılmadan ve savunma hakkı tanınmadan tesis edilen kamu görevinden çıkarılmasına ilişkin işlemin hukuka aykırı olduğu, hakkında kesinleşmiş bir mahkumiyet kararının bulunmadığı, masumiyet karinesinin ve suç ve cezaların kanuniliği ilkesinin ihlal edildiği, OHAL KHK’sının Anayasa’ya aykırı olduğu, dosyanın itiraz yoluyla Anayasa Mahkemesi’ne gönderilmesi gerektiği, işlem nedeniyle mahrum kalınan tüm özlük haklarının iadesi, parasal haklarının ödenmesine karar verilmesi gerektiği iddia edilmektedir.

Davalı İdarenin Savunmasının Özeti: Savunma verilmemiştir.

Danıştay Tetkik Hakimi : …

Düşüncesi : İdare Dava Dairesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 334. maddesi uyarınca İdare Mahkemesi tarafından adli yardım talebinin kabulüne karar verilmesine rağmen, davacı tarafından temyiz aşamasında yeniden adli yardım talebinde bulunulmuş ise de aynı Kanun’un 335. maddesinin 3. fıkrasında yer alan “adli yardım, hükmün kesinleşmesine kadar devam eder.” düzenlemesi gereğince davacının temyiz aşamasındaki adli yardım talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verildikten sonra, davacının Anayasa’ya aykırılık itirazı ciddi bulunmayarak ve dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:
Davacı tarafından; dava dilekçesinde sadece dava konusu işlemin iptali istenildiği halde temyiz dilekçesinde, bunun yanında mahrum kaldığı parasal haklarının ödenmesi, özlük haklarının iadesine karar verilmesi isteminde de bulunulduğu görülmekte ise de, bu istemin “davanın konusunu genişletme yasağı” kapsamında olması nedeniyle incelenmesine hukuken olanak bulunmamaktadır.
Bölge idare mahkemesi idare dava daireleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür.
Bununla birlikte, davacı hakkında yürütülen ceza yargılaması neticesinde verilen ve Bölge Adliye Mahkemesi ile Yargıtay …. Ceza Dairesinin … tarih ve E:… K:… sayılı kararıyla onanmak suretiyle kesinleşen … Ağır Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında yer alan; “… Bununla birlikte ID numarasının … olduğu, kullanıcı adının …, şifresinin … olduğu, yazışma içeriklerinin tespit edildiği dosyamız arasındaki 23.07.2017 tarihli tespit ve değerlendirme tutanağıyla tespit edilmiştir. …” tespitleri, bakılmakta olan dava dosyasında yer alan diğer tespitler ile birlikte değerlendirildiğinde, örgütün gizli haberleşme programı olan ByLock programını kullandığı tespit edilen davacının, FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile iltisak ve irtibatının bulunduğu sonucuna varılmıştır.
Açıklanan nedenlerle, … Bölge İdare Mahkemesi …. İdare Dava Dairesinin yukarıda belirtilen kararı ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın yukarıda belirtilen gerekçenin eklenmesi suretiyle ONANMASINA, temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, davacının adli yardım talebinin daha önce kabul edilmiş olması nedeniyle temyiz aşamasında tahsil edilmeyen yargılama giderinin tahsili için Mahkemesince müzekkere yazılmasına, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen İdare Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 15/02/2023 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.