Danıştay Kararı 5. Daire 2019/5546 E. 2022/420 K. 10.02.2022 T.

Danıştay 5. Daire Başkanlığı         2019/5546 E.  ,  2022/420 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2019/5546
Karar No : 2022/420

Temyiz Eden (Davacı) : …
Vekili : Av. …
Karşı Taraf (Davalı) : … Bakanlığı
Vekili : Av….

İstemin Özeti : Davalı idare bünyesinde öğretmen görev yapmakta iken, 672 sayılı Kanun Hükmünde Kararname eki listesinde ismine yer verilmek suretiyle kamu görevinden çıkarılan davacı tarafından, göreve iade talebiyle OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yaptığı başvurunun reddine ilişkin … ve … sayılı işlemin iptaline karar verilmesi istemiyle açılan davanın reddi yolunda verilen … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K… sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun açıklamalı ve yargılama gideri yönünden düzeltilerek reddine ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:.. sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

Temyiz İsteminde Bulunan Davacının İddialarının Özeti: Davacı tarafından; OHAL KHK’sı ile ihraç işlemi uygulanırken yargılanmadan ve somut bir delil gösterilmeden terör örgütüne üye olmakla suçlandığı, savunma hakkının ihlal edildiği, kanunda açıkça suç sayılmayan bir eylemden dolayı kimseye ceza verilemeyeceği, kanun suç ve ceza ilkesinin ihlal edildiği, ihracına ilişkin komisyon işleminin idari işlemin unsurları yönünden sakat olduğu, kesinleşmiş bir yargı kararı olmadan yapılan ihraç işlemi neticesinde masumiyet hakkının ihlal edildiği, bylock kullanılmadığı, MİT tarafından elde edilen raporlarda yer verilen bylock verilerinin delil niteliğinde kullanılamayacağı ve CGNAT kayıtları özel veri olması sebebi ile bylock kullanıcısı olduğunu göstermeyeceği, FETÖ/PDY terör örgütü ile iltisak ve irtibatlı okullara çocuk göndermenin suç delili olarak kabul edilemeyeceğinin yargı kararı ile sabit olduğu, FETÖ/PDY terör örgütü ile herhangi bir ilişkisi olmadığı, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6. maddesi, 7.maddesi ile 8.maddesinde yer özel hayatın gizliliği ve aile hayatının gizliliği ilkeleri ile Anayasa’da bulunan temel hak ve özgürlüklerin ihlal edildiği iddia edilmektedir.

Davalı İdarenin Savunmasının Özeti: Davalı idare tarafından; Bölge İdare Mahkemesi kararında usul ve esas bakımından hukuka aykırılık bulunmadığı, davacının temyiz iddialarının 2577 sayılı Kanun’un 49. maddesinde sayılan sebeplerden hiçbirisine uymadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Dava Dairesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 334. maddesi uyarınca adli yardım talebi İdare Mahkemesince kabul edilmiş olan davacının, aynı Kanun’un 335. maddesinin 3. fıkrasında yer alan “adli yardım, hükmün kesinleşmesine kadar devam eder.” düzenlemesi gereğince temyiz aşamasındaki adli yardım talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek gereği görüşüldü:
Bölge idare mahkemesi idare dava daireleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür.
… Bölge İdare Mahkemesi …. İdare Dava Dairesinin yukarıda belirtilen kararı ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın ONANMASINA, temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, adli yardım talebinin daha önce kabul edilmiş olması nedeniyle temyiz aşamasında tahsil edilmeyen yargılama giderinin tahsili için Mahkemesince müzekkere yazılmasına, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen İdare Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 10/02/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.