Danıştay Kararı 5. Daire 2019/4951 E. 2023/1990 K. 01.03.2023 T.

Danıştay 5. Daire Başkanlığı         2019/4951 E.  ,  2023/1990 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2019/4951
Karar No : 2023/1990

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı): …
Vekili : Av. …

Karşı Taraf (Davalı) : … Bakanlığı / …
Vekili : Av. …

İstemin Özeti : 672 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin eki listede ismine yer verilmek suretiyle kamu görevinden çıkarılan davacı tarafından, göreve iade talebiyle OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yaptığı başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptali ile bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı özlük haklarının iadesine, parasal haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılan davanın reddi yolunda verilen … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun açıklamalı olarak ve düzeltilerek reddine ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Temyiz İsteminde Bulunan Davacının İddialarının Özeti: Somut olayda ceza hukuku anlamında bir suçlama bulunduğu ve bu nedenle ceza hukukuna ilişkin tüm ilkelerin, insan haklarının ve adil yargılanma hakkının tüm gereklerinin uygulanması gerektiği, Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 24 Haziran 2008 tarihli kararında ”hizmet hareketi” olarak bilinen oluşumun bir terör örgütü veya suç örgütü olmadığı kesin hükümle saptandığı ve yeni bir yargı kararıyla aynı oluşumun terör örgütü olduğu saptanıncaya kadar yasal olduğu, 26 Mayıs 2016 tarihli MGK toplantısından önceki yasal faaliyetlerin terör örgütü üyeliği suçlamasına dayanak yapılamayacağı, masumiyet karinesi ve hukuk devleti ilkesine aykırı hareket edildiği, yargılamanın non bis in idem ilkesine uygun olarak yürütülmesi gerektiği, hiç kimsenin işlendiği zaman suç olarak düzenlenmeyen eylemlerden dolayı cezalandırılamayacağı, iltisak ve irtibat kavramlarının öngörülemez olduğu, ByLock verilerinin yasa dışı delil olması nedeniyle hiçbir yargılamada kullanılamayacağı, Anayasa ve AİHS ile güvence altına alınan temel hak ve hürriyetlerin ihlal edildiği iddia edilmektedir.
Davalı İdarenin Savunmasının Özeti: Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : İdare Dava Dairesi kararının gerekçe eklenmek suretiyle onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 334. maddesi uyarınca adli yardım talebi İdare/Bölge İdare Mahkemesince kabul edilmiş olan davacının, aynı Kanun’un 335. maddesinin 3. fıkrasında yer alan “adli yardım, hükmün kesinleşmesine kadar devam eder.” düzenlemesi gereğince temyiz aşamasındaki adli yardım talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek gereği görüşüldü:
Bölge idare mahkemesi idare dava daireleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür.
Diğer yandan, davacı hakkında yürütülen ceza yargılaması neticesinde, … Ağır Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında yer alan “…dosya kapsamında sanığa ait olduğu iddia edilen bylock tesbit ve değerlendirme tutanağında ID numarasının … olduğu, kullanıcı adının …, şifrenin …, adının … olduğu, tutanakta istatistiki bilgilerin yer aldığı, tesbit edilen telefon numarasının … olduğu, yazışma ve mail olmadığı ancak arama kayıtlarının olduğu, …, sanık hakkındaki bylock tesbiti kapsamında yukarıda da değinildiği üzere bu hususun teknik verilerle ispatının gerektiği, bu nedenle… .. .. numaralı hattın CGNAT, GPRS ve iletişim-baz kayıtlarının BTK dan celb edildiği, CGNAT kayıtları itibariyle ilk bağlantının 11/08/2014 tarihinde saat 13:53te … numaralı IP üzerinden yapıldığı, baz bilgisinin … Caddesi … Mahallesi … İşhanı No:… …-…/… olduğu, GPRS ve iletişim baz kayıtları itibari ile bu hususun örtüştüğü, yine CGNAT kayıtları itibari ile sisteme toplam 15509 defa giriş yapıldığı, son giriş tarihinin 11/01/2015 saat 17:44 olduğu, IP numarasının …, baz bilgisinin de … Sokak No:.. … Kız Öğrenci Yurdu … (…) …/… olduğu, bu hususun da GPRS ve iletişim baz kayıtları itibariyle doğrulandığı, böylece sanığın kullanmış olduğu … .. numaralı hat üzerinden FETÖ/PDY silahlı terör örgütü üyelerinin kendi aralarındaki gizli haberleşmeyi sağlamak adına kullandıkları bylock isimli programı kullandığının teknik verilerle de ortaya konulduğu…” tespitleri dikkate alındığında davacının örgütün gizli haberleşme programı olan Bylock programını kullandığı sonucuna varılmıştır.
Temyize Konu Bölge İdare Mahkemesince kararı ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın yukarıda belirtilen gerekçenin eklenmesi suretiyle ONANMASINA, temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, adli yardım talebinin daha önce kabul edilmiş olması nedeniyle temyiz aşamasında tahsil edilmeyen yargılama giderinin tahsili için Mahkemesince müzekkere yazılmasına, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen İdare Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 01/03/2023 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.