Danıştay Kararı 5. Daire 2018/3532 E. 2020/4775 K. 27.10.2020 T.

Danıştay 5. Daire Başkanlığı         2018/3532 E.  ,  2020/4775 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2018/3532
Karar No : 2020/4775

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …

VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Bakanlığı

VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Kayseri İli … İlçe Adliyesinde mübaşir olarak görev yapan davacının, hakkında açılan disiplin soruşturması sonucunda, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 125/E-g maddesi kapsamında belirtilen “Memurluk sıfatı ile bağdaşmayacak nitelik ve derecede yüz kızartıcı ve utanç verici hareketlerde bulunmak” eyleminin sübut bulduğundan bahisle devlet memurluğundan çıkarma cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Adalet Bakanlığı Yüksek Disiplin Kurulunun … tarihli … sayılı kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: …. İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında; davacı zilyetliği kendisine devredilmiş olan, bu sebeple koruma ve gözetimi ile yükümlü olduğu paranın 18.780,30.TL’sini, elden yaptığı tebligatlar ve gider amaçlı reddedilen paralardan artan miktarları mahkeme veznesine iade etmeyerek kendi uhdesinde bulundurduğu, davacının kendisine teslim edilen paranın 18.780,30.TL’sini uhdesinde tutma şeklindeki bu eyleminin, memurluk sıfatı ile bağdaşmayacak nitelik ve derecede yüz kızartıcı ve utanç verici hareket olarak kabul edilmesi gerektiği açık olduğundan, 657 Sayılı Devlet Memurları Kanununda memurun ceza kanunlarına göre mahkûm olması ve olmaması halinin, ayrıca hakkında disiplin cezası uygulanmasına engel teşkil etmeyeceğinin düzenlendiği de dikkate alındığında, sabit görülen eylemi nedeniyle davacının devlet memurluğundan çıkarma cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Adalet Bakanlığı Yüksek Disiplin Kurulunun … tarihli … sayılı kararında hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Davacının istinaf başvurusunda bulunması üzerine … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını gerektirecek nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, süresi içerisinde yapılmayan bir idari soruşturma sonucu memuriyetine son verildiği, zaman aşımı nedeniyle işlemin iptali gerektiği, her ne kadar İdare Mahkemesi gerekçeli kararında dosyadaki artan paraların uhdesine alındığı belirtilmiş ise de; uygulamada keşif yolluğu, bilirkişi ücretleri ve araç bedellerinin UYAP üzerinden ilgililerin hesap numaralarına gönderildiği, bu paraların uhdesinde kalmasının mümkün olmadığı, öte yandan emsal davalara ilişkin Danıştay kararlarında görevi kötüye kullanmak suçundan mahkumiyet hükmü kurulmuşsa 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 125. maddesinin (D) bendinin (c) alt bendinde zikredilen “görevi ile ilgili olarak her ne şekilde olursa olsun çıkar sağlamak” şeklindeki disiplin suçuna göre işlem yapılması ve 125/E-g maddesi uyarınca devlet memurluğundan çıkarma cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin idari işlemlerin iptali yönünde kararların olduğu,onlarca içtihat göz önüne alınarak mahkeme kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, dava konusu işlemin hukuka uygun olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge İdare Mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın …. İdare Mahkemesine gönderilmesine, 27/10/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.