Danıştay Kararı 5. Daire 2018/1351 E. 2020/4866 K. 04.11.2020 T.

Danıştay 5. Daire Başkanlığı         2018/1351 E.  ,  2020/4866 K.

T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2018/1351
Karar No : 2020/4866

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Başkanlığı / …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Bakanlığı / …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi …. İdare Dava Dairesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı idare tarafından, 667 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında kapatılan Kimse Yok Mu Dayanışma ve Yardımlaşma Derneğinin İzmir şubesinde bulunan işyerinde işçi olarak çalışırken geçirmiş olduğu iş kazası sonucu meslekte kazanma gücünü %51 oranında kaybederek sürekli iş göremezlik durumuna giren sigortalı …’e ödenen toplam 230.103,09 TL alacağın kurum hesabına yatırılması istemiyle yapılan … tarihli ve … sayılı başvurunun zımnen reddi nedeniyle 173.071,93-TL peşin sermaye geliri, 25.236,59-TL geçici iş göremezlik ödeneği ve 9.85515-TL tedavi giderleri olmak üzere toplam 208.163,67-TL kurum zararının tahsis onay, masraf, sarf ve ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizleri ile birlikte davalı idareden tahsiline karar verilmesi istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararında; kapatılan Kimse Yok Mu Dayanışma ve Yardımlaşma Derneğinin İzmir şubesinde bulunan işyerinde 07/02/2013 tarihinde geçirmiş olduğu iş kazası sonucu meslekte kazanma gücünü %51 oranında kaybederek sürekli iş göremezlik durumuna giren sigortalı …’e davacı idare tarafından, 173.071,93 TL ilk peşin değerli gelir bağlandığı, 25.236,59 TL geçici iş göremezlik ödeneği ödendiği, 9.855,15 TL tedavi giderleri sarf edildiği ve davacı idarenin toplam zararı 208.163,67 TL’yi bulduğundan … İş Mahkemesi’nin … sayılı Esasında Kimse Yok Mu Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği aleyhine açılan alacak davası açtığı, Mahkemenin …K. sayılı ve … tarihli kararı ile davanın 675 sayılı KHK’nın 16. maddesi 1. fıkrası uyarınca dava şartı yokluğundan reddi üzerine davacı idare tarafından Maliye Bakanlığı İzmir Defterdarlığı’na, 208.163,67 TL ana para olmak üzere toplam 230.103,09 TL alacağın kurum hesabına yatırılması istemiyle 13/01/2017 tarihli ve 693133 sayılı dilekçe ile başvurulduğu, dava tarihine kadar herhangi bir ödeme yapılmadığından, 208.163,67 TL kurum zararının tahsis onay, masraf, sarf ve ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı idareden tahsiline karar verilmesi istemiyle bakılan davanın açıldığı, yapılan başvurulara ilişkin davalı idare tarafından henüz verilmiş bir kararın bulunmadığı, 670 sayılı KHK ve 675 sayılı KHK hükümleri birlikte değerlendirildiğinde; kapatılan Kurumlara ilişkin idari yargıda dava açılabilmesi için ilgili idare tarafından 670 sayılı KHK gereğince değerlendirme yapılarak ödemenin yapılıp yapılmayacağı konusunda karar niteliğinde tesis edilmiş bir işlem bulunması gerektiği sonucuna varılmış olup, bu nedenle, bu aşamada ilgili idare olan Maliye Bakanlığı’nca verilmiş bir karar bulunmadan açılan davanın erken açılması nedeniyle incelenme olanağı bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın incelenmeksizin reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Davacı idarenin istinaf başvurusunda bulunması üzerine … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararıyla; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını gerektirecek nitelikte görülmediği belirtilerek istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı idare tarafından, idari davaların yargılama yöntemlerinin 2577 sayılı yasada düzenlenmiş olduğu, yasa kurallarının kamu düzenine ilişkin ve emredici mahiyette olduğu, yasada idari makamlara yapılan başvurulara 60 gün içinde cevap verilmemesi halinde istemin reddedilmiş sayılacağının açıkça düzenlendiği, 675 sayılı KHK’nın 16. maddesinde sözü edilen davaların idari mahiyette bulunduğu ve yargılama yönteminin 2577 sayılı yasaya tabi olduğu sonucuna ulaşıldığı, temyiz isteminin bu nedenlerle kabul edilmesi gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, yasal düzenlemeler çerçevesinde çalışmaların halen devam etmekte olduğu, henüz davacı idarenin talebi ile ilgili olarak idarelerince alınmış yürütülmesi kesin ve zorunlu bir karar bulunmadığı, davacı idare tarafından sunulan temyiz nedenlerinin kabulünün mümkün olmadığı belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NUN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge İdare Mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın … İdare Mahkemesine gönderilmesine, 04/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.