Danıştay Kararı 5. Daire 2017/3878 E. 2022/10281 K. 13.12.2022 T.

Danıştay 5. Daire Başkanlığı         2017/3878 E.  ,  2022/10281 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2017/3878
Karar No : 2022/10281

DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASI KARARI
Davacı … vekili Av. … tarafından, müvekkilinin, 667 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin Kanun Hükmünde Kararnamenin 3/1. maddesi uyarınca meslekte kalmasının uygun olmadığına ve meslekten çıkarılmasına ilişkin Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun … tarih ve … sayılı kararının iptaline ve bu karar nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle … Kuruluna karşı açılan davada gereği görüşüldü:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 6. maddesinin 5. fıkrasında; “Dava açıldıktan sonra posta ücretinde tebliğ işlemlerinin yapılmasını engelleyecek şekilde azalma olması halinde, otuz gün içinde posta ücretinin tamamlanması daire başkanı veya görevlendireceği tetkik hakimi, mahkeme başkanı veya hakim tarafından ilgiliye tebliğ olunur. Tebligata rağmen gereği yerine getirilmediği takdirde bildirim aynı şekilde bir daha tekrarlanır. Posta ücreti süresi içinde tamamlanmazsa dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilir. Bu kararın tebliği tarihinden başlayarak üç ay içinde, noksanı tamamlanmak suretiyle yeniden işleme konulması istenmediği takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verilir ve davacıya tebliğ olunur.” hükmü yer almaktadır.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarına göre, mahkemeye erişim hakkı mutlak bir hak olmayıp zımnen kabul edilmiş bazı sınırlamalara tabi tutulabilecektir. Mahkemeye erişim hakkına getirilen kısıtlamalar, meşru bir amaç taşıdığı ve kullanılan araçlarla amaç arasında makul bir orantılılık ilişkisi mevcut olduğu sürece, AİHS’nin 6/1 maddesine uygun düşecektir (Bellet / Fransa, 04/12/1995, § 31, Seri A no 333-B). AİHM’e göre adaletin iyi bir şekilde tecelli etmesi için, bir kişinin mahkemeye erişim hakkına mali kısıtlamalar getirilebilmesi mümkün olduğundan, açılan davalar için mahkeme harcı ödenmesinin istenmesi, AİHS’nin 6/1 maddesine aykırı olarak mahkemeye erişim hakkının sınırlaması olarak kabul edilmeyecektir (Kreuz / Polonya, B. no 28249/95, § 54, CEDH 2001-VI, Tolstoy-Miloslavsky / Birleşik Krallık, 13 Temmuz 1995, § 61, Seri A no 316-B).
Nitekim Anayasa Mahkemesi de gereksiz başvuruların önlenerek dava sayısının azaltılması ve böylece mahkemelerin fuzuli yere meşgul edilmeksizin uyuşmazlıkların makul sürede bitirebilmesi amacıyla başvuruculara belli yükümlülükler öngörülebileceğini, bu yükümlülüklerin kapsamını belirlemenin kamu otoritelerinin takdir yetkisi içinde olduğunu, öngörülen yükümlülüklerin dava açmayı imkansız hale getirmedikçe ya da aşırı derecede zorlaştırmadıkça mahkemeye erişim hakkının ihlal edildiğinin söylenemeyeceğini kararlarında ifade etmiştir (Serkan Acar, B. No: 2013/1613, 02/10/2013,§ 39, Orhan Ersoy, B. No: 2015/1067, 26/12/2018, § 42).
Dosyanın incelenmesinden, posta ücretinde tebliğ işlemlerinin yapılmasını engelleyecek şekilde azalma olması nedeniyle 90,00- TL posta ücretinin 30 gün içerisinde tamamlanması gerektiğine dair Danıştay Beşinci Daire Başkanlığının 11/06/2020 tarihli müzekkeresinin davacının vekiline tebliğe çıkarıldığı ve aynı adreste evrak almaya yetkili daimi çalışan imzasına 18/06/2020 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen, davacı tarafından eksik posta ücretinin 30 günlük süre içinde tamamlanmaması üzerine, Danıştay Beşinci Daire Başkanlığının 20/11/2020 tarihli ikinci müzekkeresi ile bildirimin tekrarlandığı ve davacının vekiline tebliğe çıkarıldığı ve adreste muhatabın kendisine 14/12/2020 tarihinde tebliğ edildiği, buna rağmen davacının belirtilen noksanlığı tamamlamadığı, bunun üzerine Danıştay Beşinci Dairesinin 06/07/2021 tarih ve E:2017/3878 sayılı kararıyla dava dosyasının işlemden kaldırılmasına karar verildiği, bu kararın da davacının vekiline 15/09/2021 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen, anılan tarihten başlayarak 3 ay içinde eksik posta ücreti tamamlanmak suretiyle dosyanın yeniden işleme konulmasının istenilmediği anlaşılmıştır.
Öte yandan, Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulu tarafından meslekte kalmalarının uygun olmadığına ve meslekten çıkarılmalarına yönelik işlemlere karşı yargı mensupları tarafından açılan davalarda, davacıların adli yardım talepleri Dairemiz tarafından, “yargılama veya takip giderlerini kısmen veya tamamen ödeme gücünden yoksun olan kimselerin taleplerinin açıkça dayanaktan yoksun olmaması” şartının meslekten çıkarılmaları hususu dikkate alınarak herhangi bir bilgi veya belgeyle (örneğin fakirlik ilmuhaberi) desteklenmesi beklenmeksizin kabul edilmekteyse de bakılmakta olan bu davada davacı tarafından adli yardım talebinde bulunulmadığı da görülmüştür.
Bu durumda, posta ücretinde tebliğ işlemlerinin yapılmasını engelleyecek şekilde azalma bulunması nedeniyle usulüne uygun şekilde iki defa tebliğ edilen posta ücretinin tamamlanmasına ilişkin Başkanlık yazısının gereği yerine getirilmeyerek eksik olan posta ücreti tamamlanmamış olduğundan ve dosyanın işlemden kaldırılmasına ilişkin kararın tebliğinden itibaren üç ay içerisinde de posta ücreti eksikliği tamamlanmadığından, 2577 sayılı Kanun’un 6. maddesinin 5. fıkrası uyarınca DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA, dosyanın tekemmül durumu gözetilerek karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen … TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine, aşağıda ayrıntısı gösterilen … TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına, tebligatların resmi olarak yapılmasına, posta işlemlerinde kullanılan … TL resmi posta ücretinden dosyada kalan … TL mahsup edildikten sonra kalan … TL’nin davacıdan tahsili için ilgili vergi dairesine müzekkere yazılmasına, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kuruluna temyiz yolu açık olmak üzere, 13/12/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.