Danıştay Kararı 5. Daire 2017/11104 E. 2020/4822 K. 02.11.2020 T.

Danıştay 5. Daire Başkanlığı         2017/11104 E.  ,  2020/4822 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2017/11104
Karar No : 2020/4822

TEMYİZ EDEN (DAVALILAR): 1- … Bakanlığı / …
2- … Müdürlüğü / …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: 4. sınıf emniyet müdürü rütbesinde bulunan ve Emniyet Genel Müdürlüğü Merkez Disiplin Kurulunun … tarih ve … sayılı kararıyla 6 ay kısa süreli durdurma cezasıyla cezalandırılmış olan davacının, bu cezaya karşı açtığı davanın reddi yönündeki idare mahkemesi kararının Danıştay Onikinci Dairesinin 29/06/2011 tarih ve E:2011/1721, K:2011/3550 sayılı kararı ile bozulması üzerine, bozma kararının uygulanarak 6 aylık sürenin kıdemine eklenmesi yönündeki başvurusunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı davalı idare işleminin iptali ile bu nedenle yoksun kaldığı bütün maaş ve özlük haklarının ve ayrıca yargı kararının uygulanmamış olması nedeniyle duymuş olduğu manevi acı ve sıkıntıya karşılık 10.000 TL manevi tazminatın yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Danıştay Onikinci Dairesinin kısmen onama kısmen bozma kararına uyan … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında; davacı tarafından, yargı kararının uygulanmaması nedeniyle uğradığını öne sürdüğü manevi zararların tazmini talep edilmekte ise de, davalı idarenin bu eyleminin, ağır hizmet kusuru ile sakat veya kasten davacıya zarar verme amacıyla yapılmış bir eylem olduğuna ilişkin hukuken geçerli objektif bilgi ve belgelerin mevcut olmaması nedeniyle manevi tazminat ödenmesini gerektirecek şekilde bir ağır hizmet kusurunun bulunmadığı, öte yandan idarelerin hukuka aykırı bulunan her işleminin, ilgililere manevi tazminat ödenmesini gerektirmediği dikkate alındığında, manevi tazminat ödenmesi koşullarını taşımayan istemin reddi gerektiği sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle manevi tazminat isteminin kısmen reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, usul ve yasaya uygun olarak tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı ve aksi yöndeki İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NÜN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin incelenmeksizin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY:
4. sınıf emniyet müdürü rütbesinde bulunan ve Emniyet Genel Müdürlüğü Merkez Disiplin Kurulunun … tarih ve … sayılı kararıyla 6 ay kısa süreli durdurma cezasıyla cezalandırılmış olan davacı, bu cezaya karşı açtığı davanın reddi yönündeki idare mahkemesi kararının Danıştay Onikinci Dairesinin 29/06/2011 tarih ve E:2011/1721, K:2011/3550 sayılı kararı ile bozulması üzerine, bozma kararının uygulanarak 6 aylık sürenin kıdemine eklenmesi talebiyle davalı idareye başvurmuştur.
Bu başvurunun 27/10/2011 tarihli işlem ile reddi üzerine, davacı tarafından bu işlemin iptali ile yoksun kaldığı maaş ve özlük hakları ile yargı kararının uygulanmamış olmasından ötürü oluşan manevi zararına karşılık 10.000,00 TL manevi tazminatın yasal faiziyle birlikte ödenmesi istemiyle temyizen incelenenen işbu dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun karar tarihinde uygulanmasına devam edilen 46. maddesinde; Danıştay dava daireleri ile idare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarına karşı tebliğ tarihini izleyen otuz gün içinde Danıştay’da temyiz yoluna başvurulabileceği, 49. maddesinin 3. fıkrasında; kararların kısmen onaylanması ve kısmen bozulması hallerinde kesinleşen kısmın Danıştay kararında belirtileceği hükme bağlanmış olup, temyiz yoluna, aleyhine karar verilen taraflarca başvurulabileceği açıktır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Usul hukukunda, idari işlemler hakkında iptal davası açılabilmesi için öncelikle idari işlemin ilgilinin hukuki menfaatini ihlal etmesi koşulunun varlığı arandığı gibi, kanun yoluna başvurmada da hukuki yarar bulunması gereklidir. Başka bir deyişle, kanun yoluna başvuranın, aleyhine kanun yoluna başvurduğu kararın bozulması veya değiştirilmesinde korunmaya değer hukuki menfatinin bulunması şarttır.
Olayda, … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının taraflarca temyiz edilmesi üzerine Danıştay Onikinci Dairesinin 09/05/2014 tarih ve E:2012/8288, K:2014/3576 sayılı kararında; dava konusu işlemin iptaline, davacıya işlemden kaynaklanan özlük haklarının iade edilerek parasal kayıpların davalı idareye başvurduğu 17.10.2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine ilişkin Mahkeme kararının onanmasına, davanın davacının manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne ilişkin kısmının ise bozulmasına karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı tarafından yapılan karar düzeltme başvurusunun da, Danıştay Onaltıncı Dairesinin 15/06/2016 tarih ve E:2015/12344, K:2016/5105 sayılı kararıyla karar düzeltme isteminin reddedildiği, dolayısıyla İdare Mahkemesi kararının dava konusu işlemin iptali ve davacının işlemden kaynaklanan özlük ve parasal haklarının tazminine ilişkin kısmının kesinleştiği anlaşılmıştır.
Danıştay Onikinci Dairesinin 09/05/2014 tarih ve E:2012/8288, K:2014/3576 sayılı kararının bozmaya ilişkin kısmına uyan, … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile de davacının manevi tazminat isteminin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Bu durumda, temyizen incelenerek bozulması istenilen, manevi tazminat isteminin reddine ilişkin kararın davalı idare aleyhine herhangi bir hüküm ve sonuç doğurmadığı, başka bir anlatımla davalı idarenin kanun yoluna başvurmak suretiyle korunması gereken hukuki bir yararının bulunmadığı anlaşıldığından davalı idarenin temyiz isteminin esasının incelenmesine olanak bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Davalı idarelerin, manevi tazminat isteminin reddine ilişkin … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…,K:… sayılı kararı hakkındaki TEMYİZ İSTEMİNİN İNCELENMEKSİZİN REDDİNE,
2. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, 02/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.