Danıştay Kararı 5. Daire 2016/7127 E. 2020/4418 K. 15.10.2020 T.

Danıştay 5. Daire Başkanlığı         2016/7127 E.  ,  2020/4418 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2016/7127
Karar No : 2020/4418

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Valiliği / …
VEKİLİ : … Başkanlığı I. Hukuk Müşaviri …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Ankara İli, Mamak İlçesi, … Camii, … Kur’an Kursu öğreticisi olarak görev yapan davacının, 27-28-29-30 Ocak 2015 tarihlerinde özürsüz ve kesintisiz 4 gün göreve gelmemek suretiyle 657 sayılı Kanun’un 125/D-b maddesi uyarınca “özürsüz ve kesintisiz 3-9 gün göreve gelmemek” fiilini işlediğinden bahisle kademe ilerlemesinin durdurulması cezasıyla cezalandırılması gerekmekte ise de, 1. derecenin 4. kademesinde bulunduğundan bu cezanın brüt aylığının 1/4’ünün kesilmesi şeklinde uygulanmasına ilişkin … tarih ve Esas No:…, Karar No:… sayılı Ankara Valiliği İl Disiplin Kurulu kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında; davacının 27-28-29-30 Ocak 2015 tarihlerinde özürsüz ve kesintisiz 4 gün göreve gelmediğinin tanık ifadeleri ve kendi ifadesiyle sabit olduğu, her ne kadar davacı tarafından o günlerin yarıyıl tatiline denk geldiği, bu tarihlerde de izinli olduğu belirtilmişse de, Kur’an Kursu öğreticilerinin sadece yıllık izinlerinin bulunduğu, yarıyıl tatilinden faydalanmalarını gerektirecek bir mevzuat hükmünün de bulunmadığı anlaşıldığından, davacının “özürsüz ve kesintisiz 3-9 gün göreve gelmemek” fiilini işlediğinden, kademe ilerlemesinin durdurulması cezasıyla cezalandırılması gerekmekte ise de, 1. derecenin 4. kademesinde bulunduğundan brüt aylığının 1/4’ünün kesilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından; maaşından yapılan kesintinin 25/02/2015 tarihinde hesabına geri ödendiği, bu durumun dava konusu edilen işlemin idarece geri alındığını gösterdiği, kendisi dışındaki diğer personele disiplin cezası verilmezken sadece kendisine ceza verilmek suretiyle mobbing uygulandığı, davanın reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından; dava konusu işlemin geri alındığı iddiasının yerinde olmadığı, usulüne uygun şekilde yapılan soruşturma sonucu verilen disiplin cezasında hukuka aykırı bir yön bulunmadığı belirtilerek davacının temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NİN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY :
Kur’an Kursu öğreticisi olarak görev yapan davacı hakkında, Ankara İli, Mamak İlçesi, … Camii, …Kur’an Kursu’nda görev yapmakta iken, izin almadan görev yerini ve görev yaptığı İl sınırlarını terk ettiği iddiasıyla … tarih ve … sayılı Kaymakamlık onayı ile soruşturma açılmıştır.
Söz konusu soruşturma sonucunda hazırlanan … tarih ve … sayılı soruşturma raporunda; davacının 27-28-29-30 Ocak 2015 tarihlerinde özürsüz ve kesintisiz 4 gün göreve gelmemek suretiyle 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 125/D-b maddesindeki “özürsüz ve kesintisiz 3-9 gün göreve gelmemek” fiilini işlediğinden bahisle kademe ilerlemesinin durdurulması cezasıyla cezalandırılması teklif edilmiştir.
Anılan teklif esas alınarak tesis edilen … tarih ve … sayılı Ankara Valiliği İl Disiplin Kurulu kararı ile; davacının 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 125/D-b maddesindeki “özürsüz ve kesintisiz 3-9 gün göreve gelmemek” fiilini işlediğinden bahisle kademe ilerlemesinin durdurulması cezasıyla tecziyesine, ancak 1. derecenin 4. kademesinde bulunduğundan bu cezanın brüt aylığının 1/4’ünün kesilmesi şeklinde uygulanmasına karar verilmiştir.
Bunun üzerine, söz konusu disiplin cezasının iptali istemiyle temyizen incelenen dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 125. maddesinin birinci fıkrasının (D) bendinde, “kademe ilerlemesinin durdurulması”nın, “fiilin ağırlık derecesine göre memurun, bulunduğu kademede ilerlemesinin 1-3 yıl durdurulması” olduğu belirtilmiş; anılan bendin (b) alt bendinde, “özürsüz ve kesintisiz 3-9 gün göreve gelmemek” eylemi, kademe ilerlemesinin durdurulması cezası uygulanacak eylemler arasında sayılmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Disiplin cezaları, kamu görevlilerinin mevzuata, çalışma düzenine, hizmetin gereklerine aykırı eylemlerine karşı düzenlenen idari yaptırımlardır. Kamu hizmetlerinden sürekli uzaklaştırılabilmek gibi ağır sonuçlara uzanan disiplin cezaları, ağırlığı ve önemi sebebiyle Anayasa’nın 38. maddesindeki suç ve cezalara ilişkin kurallara tabi tutulmuşlardır.
“Kanunsuz suç ve ceza olmaz” ilkesi uyarınca, ceza yaptırımına bağlanan her bir eylemin tanımının yapılması ve kanunun ne tür eylemleri suç sayarak yasakladığının hiçbir kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirtilmesi gerekmektedir. Sözü edilen suç tanımlaması yapıldıktan sonra, suçun karşılığı olan cezanın ve suç sayılan eylemi gerçekleştiren kamu görevlisinin hangi disiplin kuralını ihlal ettiğinin açık bir şekilde ortaya konulması da zorunludur. Bu bağlamda söz konusu eylem, mevzuatta öngörülen tanıma uymuyorsa verilen disiplin cezasının hukuka aykırı olacağı açıktır.
Uyuşmazlıkta, davacının savunmasında; babasının hasta olması sebebiyle 26/01/2015 Pazartesi günü bitiminde gece saat 03:00’te (27/01/2015 günü) …’ya gittiğini ve babasını (29/01/2015 tarihinde) Perşembe sabah saatlerinde …’ya kendi evine getirdiğini, yarıyıl tatilinde yalnızca 2 gün il dışına çıkmış olduğunu belirterek, 27/01/2015 ve 28/01/2015 tarihlerinde görev yeri olan Ankara dışında olduğunu ikrar ettiği görülmektedir. Davacının göreve gelmediği hususu ile ilgili olarak Mamak İlçe Müftülüğü yetkililerince … tarihinde tutulan tutanakta da; “davacının 27/01/2015 tarihinde tebellüğ etmesi gereken bir evrak olduğundan bahisle Müftülüğe gelmesi gerektiği söylenmek üzere telefonla arandığında davacı tarafından …’da olduğunun ve …’ya dönünce evrakı tebellüğ edeceğinin söylendiği, 28/01/2015 tarihinde Kur’an Kursu öğreticisi …’nin Müftülüğü telefonla aradığı ve davacının …’da olduğunu, davacının ek ders tahakkuklarını kendisinin sisteme gireceğini, bunu nasıl yapması gerektiğini sorduğu” tespitlerine yer verilmiştir. Bu durumda, söz konusu tutanakta davacının görev yeri olan … dışında olduğunu ikrar ettiği 27/01/2015 ve 28/01/2015 tarihlerine ilişkin tespitler yer almış olup, bunun dışında davacının izin almadan görev yerini ve görev yaptığı İli terk ettiği iddia edilen 29/01/2015 ve 30/01/2015 tarihlerinde görevine gelip gelmediği yönünde yapılmış bir tespit bulunmadığı gibi bu hususa ilişkin başkaca bir tutanak ve delil de bulunmamaktadır.
Belirtilen hususlar dikkate alındığında, davacıya isnat olunan fiilin “özürsüz ve kesintisiz 3-9 gün göreve gelmemek” kapsamında olmadığı, dolasıyla davacının eyleminin, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 125/D-b maddesindeki suç tanımıyla örtüşmediği ve disiplin hukukunda yer alan tipiklik şartının gerçekleşmediği anlaşıldığından, dava konusu işlemde hukuka uygunluk görülmemiştir.
Bu itibarla, davanın reddi yönündeki İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanun’un 49. maddesine uygun bulunan davacının temyiz isteminin kabulüne;
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin temyize konu … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanun’un (geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 15/10/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.