Danıştay Kararı 5. Daire 2016/46637 E. 2020/5901 K. 17.12.2020 T.

Danıştay 5. Daire Başkanlığı         2016/46637 E.  ,  2020/5901 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2016/46637
Karar No : 2020/5901

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Hukuk Müşaviri …
İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: … İl Emniyet Müdürlüğü Koruma Şube Müdürlüğü emrinde polis memuru olarak görev yapan davacının Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğü’nün 8/6. maddesi uyarınca meslekten çıkarma cezası ile cezalandırılmasına ilişkin 08/10/2015 tarih ve 2015/421 sayılı Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Disiplin Kurulu kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında; davacı hakkında düzenlenen soruşturma raporu ve eki belgeler, tanık ifadeleri ile anılan ceza mahkemesi kararı birlikte değerlendirildiğinde, davacının muhasebe yetkilisi mutemedi olarak (03.11.2011-05.08.2014 tarihleri arasında) görev yaptığı dönemde Maliye Hazinesine yatırılması gereken değerli kağıt bedellerini yatırmayıp zimmetine geçirdiği ve tasarrufta bulunduğu anlaşıldığından bu fiiline karşılık verilen disiplin cezasında hukuka ve mevzuata aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, masumiyet karinesi gereğince hakkında verilmiş ve kesinleşmiş bir mahkeme kararı bulunmadığından suçlu sayılamayacağı, bu nedenle yerel mahkemece verilen ve kesinleşmemiş olan kararın meslekten çıkarma cezasına dayanak kabul edilemeyeceği, ayrıca Anayasa Mahkemesinin … tarih, E:… ve K:… sayılı kararı ile 3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu’nun 83. maddesinin Anayasaya aykırı olduğu gerekçesiyle iptal edildiği, söz konusu maddeye dayanılarak çıkarılan Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğünün de dayanağının kalmadığı, bu nedenle verilen cezanın yasal dayanağının kalmadığı ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, dava konusu işlemin hukuka uygun olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra ve dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Davacının temyiz isteminin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3.Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4.Kullanılmayan … TL yürütmeyi durdurma harcının istemi hâlinde davacıya iadesine,
5. 2577 sayılı Kanun’un (geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (onbeş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.