Danıştay Kararı 5. Daire 2016/35651 E. 2020/3837 K. 23.09.2020 T.

Danıştay 5. Daire Başkanlığı         2016/35651 E.  ,  2020/3837 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2016/35651
Karar No : 2020/3837

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Kaymakamlığı / …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Bursa ili, Yıldırım ilçesi, … Camiinde müezzin-kayyım olarak görev yapan davacının, “verilen emir ve görevlerin tam ve zamanında yapılmasında, görev mahallinde kurumlarca belirlenen usul ve esasların yerine getirilmesinde, görevle ilgili resmi belge, araç ve gereçlerin korunması, kullanılması ve bakımında kusurlu davranmak” suçunu işlediğinden bahisle 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 125/B-a maddesi uyarınca kınama cezasıyla cezalandırılması gerekmekte ise de, aynı fiili daha önce de işlediğinden bahisle aynı Kanun’un 125. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca bir derece ağır ceza uygulanarak 1/30 oranında aylıktan kesme cezası ile cezalandırılmasına ilişkin … tarih ve … sayılı Yıldırım Kaymakamlığı İlçe Müftülüğü işleminin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararında; devlet memurlarına disiplin cezası verilirken, isnat edilen fiillerin; şüpheden uzak, fiilin niteliğine göre işlendiği yer ve zamanda tereddüt bulunmayacak şekilde ortaya konulmuş, tanık ifadesi alınmış ise aleyhe olan tanıklar kadar lehe olan tanıkların da dinlenilmiş, savunma hakkının ihlal edilmemiş, sübuta eren fiile kanunda karşılık gelen cezanın verilmiş olması gerektiği, uyuşmazlıkta, çeşitli tarihlerde denetimle görevli personel tarafından yapılan incelemelerde disiplin cezasını gerektirecek herhangi bir hususun tespit edilmediğinin dava dosyasındaki cami denetim defterinden anlaşıldığı belirtilmiş ve bu hususlar dikkate alındığında, davacı hakkında yetkili kişilerce düzenlenmiş bir tutanak veya fiili ortaya koyacak herhangi bir belge bulunmadan, sadece tanık ifadelerine itibar edilerek ve fiilin işlendiği yer ve zaman belirtilmeden tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından; davacının davaya konu disiplin cezasını gerektiren fiilleri işlediğinin inceleme raporu, yeminli olarak dinlenen tanık ifadeleri ve sair deliller ile subüta erdiği, aleyhe ve lehe olan tüm tanık ifadelerine başvurulduğu ve soruşturma raporu neticesinde davacının isnat edilen fiilleri işlediği kanaatine varıldığı, davacı hakkında yapılan soruşturmanın ve tesis edilen idari işlemin hukuka ve mevzuata uygun olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NUN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Bursa ili, Yıldırım ilçesi, … Camiinde müezzin-kayyım olarak görev yapan davacı hakkında verilen şikayet dilekçesi üzerine; davacının yerine getirmekle yükümlü olduğu cami temizliğini yapmadığı gibi bu hizmetin kendisini ilgilendiren bir iş olmadığını söylediği ve vakit namazlarına, özellikle de sabah namazlarına zamanında gelmemeyi alışkanlık haline getirdiği hususları ile ilgili soruşturma başlatılmıştır.
Yapılan soruşturma sonucunda tesis edilen Yıldırım Kaymakamlığı İlçe Müftülüğünün … tarih ve … sayılı işlemi ile davacının üzerine atılı söz konusu fiillerin sübuta erdiği ve bu suretle “verilen emir ve görevlerin tam ve zamanında yapılmasında, görev mahallinde kurumlarca belirlenen usul ve esasların yerine getirilmesinde, görevle ilgili resmi belge, araç ve gereçlerin korunması, kullanılması ve bakımında kusurlu davranmak” suçunu işlediğinden bahisle 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 125/B-a maddesi uyarınca kınama cezasıyla cezalandırılması gerekmekte ise de, aynı fiili daha önce de işlediğinden anılan Kanun’un 125. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca bir derece ağır ceza uygulanarak 1/30 oranında aylıktan kesme cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
Bunun üzerine, anılan işlemin iptali istemiyle temyizen incelenen dava açılmıştır.
Diğer yandan, dava konusu işlem tesis edilirken bir derece ağır cezanın uygulanmasına dayanak alınan cezanın, davacının görevi olan cami temizliğini yapmamak ve vakit namazlarına geç gelmek suretiyle kınama cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin Yıldırım Kaymakamlığı İlçe Müftülüğünün … tarih ve … saylı işlemi ile tesis edildiği anlaşılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 125. maddesinin birinci fıkrasının (B) bendinin (a) alt bendinde, “verilen emir ve görevlerin tam ve zamanında yapılmasında, görev mahallinde kurumlarca belirlenen usul ve esasların yerine getirilmesinde, görevle ilgili resmi belge, araç ve gereçlerin korunması, kullanılması ve bakımında kusurlu davranmak” fiili, kınama cezasını gerektiren bir fiil olarak düzenlenmiştir.
Aynı maddenin ikinci fıkrasında ise, “Disiplin cezası verilmesine sebep olmuş bir fiil veya halin cezaların sicilden silinmesine ilişkin süre içinde tekerrüründe bir derece ağır ceza uygulanır…” hükmüne yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Uyuşmazlıkta, dava dosyasında yer alan soruşturma raporunun incelenmesinden, davacının yerine getirmekle yükümlü olduğu cami temizliğini yapmadığı ve sabah namazlarına geç kalmayı alışkanlık haline getirdiği hususunun soruşturma kapmasında tanık sıfatıyla ifade veren A.Y., A.B., T.Ç., H.Y. ve A.Y.’nin ifadeleriyle doğrulandığı görüldüğünden, davacının dava konusu disiplin cezası ile cezalandırılmasına dayanak alınan eylemleri işlediğinin sabit olduğu anlaşılmaktadır.
Öte yandan, davacının dava konusu işlemden önce de, cami temizliğini yapmamak ve vakit namazlarına geç gelmek fiilini işlediği ve bu fiili nedeniyle Yıldırım Kaymakamlığı İlçe Müftülüğünün … tarih ve … sayılı işlemiyle kınama cezasıyla cezalandırıldığı anlaşıldığından, 657 sayılı Kanun’un 125. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca tekerrür hükümleri uygulanarak bir derece ağır ceza uygulanmasında da hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşılmıştır.
Bu itibarla, dava konusu işlemin iptali yönündeki İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.2577 sayılı Kanun’un 49. maddesine uygun bulunan davalının temyiz isteminin kabulüne,
2.Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin temyize konu … İdare Mahkemesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının BOZULMASINA,
3.Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4.2577 sayılı Kanun’un (geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 23/09/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.