Danıştay Kararı 5. Daire 2016/33932 E. 2020/5286 K. 19.11.2020 T.

Danıştay 5. Daire Başkanlığı         2016/33932 E.  ,  2020/5286 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2016/33932
Karar No : 2020/5286

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …

DAVALILAR : 1- …Başkanlığı / …
VEKİLİ : Av. …

2- Ölçme…Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …

DAVANIN KONUSU :
Fatih Üniversitesinde öğrenim görmekte iken anılan üniversitenin 667 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile kapatılmasının ardından Hitit Üniversitesi’ne yerleştirilen davacı tarafından, 23/09/2016 tarihinde Hitit Üniversitesi’ne yerleştirilmesine ilişkin işlem ile işlemin dayanağı olan Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı’nın 667 sayılı KHK ile kapatılan vakıf yükseköğretim kurumlarının önlisans ve lisans programlarındaki öğrencilerin işlemleri ile ilgili belirlemiş olduğu 18/08/2016 tarihli Usul ve Esasların 2. ve 6. maddeleri ile ÖSYM’nin 667 sayılı KHK ile Kapatılan Yükseköğretim Kurumlarının Öğrencilerinin Türkiye’deki Diğer Yükseköğretim Kurumlarına Yerleştirilmesine İlişkin 23/08/2016 tarihli duyurusunun “Yerleştirme İşlemleri” başlıklı 1, 2, ,4, 7 ve, 18. maddelerinin iptali istenilmektedir.

DAVACININ İDDİALARI :
Dava konusu işlemde, gerek YÖK’ün gerekse de ÖSYM’nin yayınladığı usul ve esasların, 667 sayılı KHK’ya açıkça aykırı olduğu, 667 sayılı KHK ile YÖK’e, “ortaya çıkabilecek tereddütleri giderme ve her türlü tedbiri alma” görevinin yüklendiği ancak dava konusu işleme dayanak teşkil eden YÖK ve ÖSYM düzenlemelerinde kendi durumuna ilişkin tereddütün giderilmediği, yayınlanan usul ve esaslarda, kapatılan üniversiteye kayıt yaptırılan tarihteki taban puanların yerleştirmeye esas alınacağının ifade edildiği ancak her iki düzenlemede de kendisiyle aynı durumunda olanların adeta es geçildiği ve bu durumda hangi yıla ait taban puanların esas alınacağının belirtilmediği, 667 sayılı KHK, “muhtemel tereddütleri giderme” görevini YÖK’e verdiği hâlde, bu görevin yerine getirilmediği, idare hukukunda yetkisizliğin kural, yetkili olmanın ise istisna olduğu, idari makamların yetkisinin kanunda yahut KHK’da açık bir şekilde belirtilmiş olması gerektiği, 667 sayılı KHK’da kapatılan üniversitelerdeki öğrencilerin diğer üniversitelere yerleştirilmesi konusunda yetkili merci olarak sadece YÖK’ün isminin geçtiği bu sebeple, yerleştirme işlemlerinin başka bir kamu tüzel kişisi olan ÖSYM tarafından yapılmasının hem KHK’ya aykırılık teşkil ettiği, hem de yapılan işlemleri yetki unsuru bakımından sakatladığı, YÖK tarafından ÖSYM’ye usulüne uygun bir yetki devri yapıldığı düşünülse dahi, bu kez de ÖSYM tarafından yayınlanan düzenleyici işlemin YÖK’ün yayınladığı usul ve esaslara aykırı olduğu, YÖK tarafından yayınlanan usul ve esaslarda ÖSYM’nin yalnızca öğrencileri “yerleştireceğinden” bahsedildiği, ÖSYM’nin ise yayınladığı usul ve esaslarda “tercih edilen programın öğrencinin yerleştiği yıl ÖSYS/DGS ile öğrenci alıyor olması gerekmektedir” ifadesini kullanarak mekanik bir iş olan “yerleştirme’’ faaliyetinin ötesine geçerek YÖK’ün dayanak işleminde hiç sözü edilmeyen yeni bir usul ve esas ihdas ettiği, 4. tercihinin işleme alınmaması yönündeki uygulamanın YÖK’ün yayınladığı usul ve esaslarda herhangi bir dayanağının bulunmadığı, ÖSYM’nin bu konuda re’sen usul ve esas niteliğinde bir kural ihdas etmesi mümkün olmadığı için dava konusu yerleştirme işleminin aslında olmayan bir yetkiye dayanılarak yapılmış olduğu, idare hukukunun genel prensipleri gözetildiğinde, sebep unsurunun hukuka uygun olması için işlemin dayanağı olarak herhangi bir mevzuat hükmünün yalnızca gösterilmesinin yetmediği, aksine idare tarafından hukuki sebep olarak gösterilen mevzuat hükmünün maddi vakıayla birebir örtüşmesi yahut onu kapsaması gerektiği, dava konusuna bakıldığında ise YÖK’ün ve ÖSYM’nin yayınladığı usul ve esaslarda kendi somut durumuna karşılık gelen bir hükmün bulunmadığı, ÖSYM’nin yayınladığı usul ve esaslarda yer alan “tercih edilen program öğrencinin yerleştiği yıl öğrenci almamış ise yerleştirmede bu tercih işleme alınmayacaktır” hükmünün, sadece ÖSYS puanı ile o yıl doğrudan kapatılmış üniversitelere yerleşen kişiler açısından bir hukukî sebep niteliği taşıyabileceği, 2011 ÖSYS puanı ile Bilkent Üniversitesine yerleşen ve hazırlık eğitiminde başarısız olduğu için Fatih Üniversitesine 2013 yılında kayıt yaptıran kendisinin, üniversiteye yerleştiği yıl ile kapatılan üniversiteye kayıt yaptırdığı yıl aynı olmadığı için kendisine bu hükme dayanılarak işlem tesis edilmesinin ve 4. tercihinin geçersiz sayılmasının mümkün olmadığı, ÖSYM’nin yapılan tercihi geçersiz sayma uygulamasının hukuki güvenlik ve düzenli idare ilkeleri bakımından da oldukça sorunlu olduğu, ÖSYM’nin kendisi ve benzeri durumdaki öğrencilerin tercih yapmasını sağladığı teknik sistemde, sonradan iptal edilecek bir tercihin yapılmasına mani olmamasının abesle iştigal olduğu, ÖSYM’nin yarattığı bu durumun, idarenin vatandaşına tuzak kuramayacağı ilkesiyle çeliştiği ve idarenin eylem ve işlemlerinin öngörülebilir olması gerekliliğini zedelediği, bütün mevzuatı teferruatıyla bilmesinin beklenemeyeceği, ceza hukukunun aksine idare hukukunda mevzuatı bilmemenin mazeret olduğu, gerçekleştirdiği tercihlerin hukuken mümkün ihtimaller arasında olması gerektiği, sonradan geçersiz sayılacak bir seçeneğin adaylar tarafından seçilebilmesine imkan tanıyan bir sistemin kurulmasının ÖSYM’nin yerleştirme işlemlerinin teknik altyapısının da gereği gibi hazırlamadığını gösterdiği, YÖK ve ÖSYM’nin yayınladığı düzenleyici işlemlerin 667 sayılı KHK’nın uygulanmasına zarar verdiği, KHK’nın çözüm odaklı anlayışının ilgili kurumlara ait düzenleyici işlemlerle aksatılmasının kabul edilemeyeceği ileri sürülmektedir.

DAVALILARIN SAVUNMASI:
Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı tarafından; 667 sayılı Olağanüstü Hal Kanun Hükmünde Kararnamemin amacının; 20/7/2016 tarihli ve 2016/9064 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla ülke genelinde ilan edilen olağanüstü hal kapsamında, darbe teşebbüsü ve terörle mücadele çerçevesinde alınması zaruri olan tedbirler ile bunlara ilişkin usul ve esasları belirlemek olduğu, anılan KHK’nın 2 inci maddesinin 4 üncü fıkrası uyarınca; uygulamayla ilgili olarak usul ve esasları belirlemeye, uygulamayı yönlendirmeye, her türlü tedbiri almaya ve ortaya çıkabilecek tereddütleri gidermeye Kurullarının görevli ve yetkili kılındığı, yerleştirmeye ilişkin usul ve esasların, bir darbe teşebbüsü sonucunda ortaya çıkan OHAL süreciyle birlikte değerlendirilmesi gerektiği, bu kapsamda 15 vakıf yükseköğretim kurumunun kapatıldığı ve yaklaşık 65 bin öğrencinin yerleştirilme durumunun oluştuğu, bu üniversitelerin her birine bir devlet üniversitesinin koordinatör üniversite olarak belirlendiği, kapasiteleri farklı 15 devlet yükseköğretim kurumunun hem fiziki, hem de öğretim elemanı imkanları ile bu büyüklükteki öğrenciye eğitim veremeyeceği, kapatılan yükseköğretim kurumlarındaki kimi fakülte, enstitü, yüksekokul, bölüm ve anabilim dallarının garantör üniversitelerde bulunmadığı veya aynı bölüm ya da anabilim dalı olsa bile farklı dilde eğitim öğretim yaptığı, olmayan fakülte, enstitü, yüksekokul, bölüm veya anabilim dalının bir kaç aylık sürelerde hem fiziksel kapasite hem de gerekli öğretim elemanları temin edilerek kurulmasının mümkün olmadığı, 28/07/2016 tarihindeki YÖK usul ve esaslarındaki karar değişikliklerinin sebebinin keyfilik değil, öğrencilerin yükseköğretim sistemine girişteki başarı puanı esaslı ve mağduriyetin oluşmaması ile sosyal adalet ilkesinin temininin esas olduğu, yerleştirmede öncelikle koordinatör üniversitelerin dikkate alındığı fakat belirtilen gerekçeler dikkate alınarak öğrencilerin yükseköğretime yerleştirilmesindeki puanı ve tercihleri doğrultusunda bir devlet veya vakıf yükseköğretim kurumuna yerleştirilmelerinin sağlandığı, eğitim öğretim kalitesinin gözetilmesi anlayışı çerçevesinde, öğrencilerin, üniversitelerin, öğretim elemanlarının karşılaşacakları sorunlar bakımından en adil ve en az mağduriyet oluşturacak yöntem dahilinde öğrencilerin, tercihlerine ve aldıkları puana (puanı yetmeyenlerin tercih edilen en yakın programa) göre ve istedikleri devlet veya vakıf üniversitesine yerleştirildikleri, sosyal adalet ilkesi uyarınca da bahse konu düzenlemelerin hukuken yerinde olduğu, eğitim öğretimin kalitesi, fiziki imkansızlıklar, koordinatör üniversitelerde bulunmayan birim ve öğretim elemanı sıkıntısı gibi ciddi sorunların çözümü aşamasında kimi öğrencilerin lehine ortaya çıkan fırsatların korunamamış olmasının muhtemel olduğu, yaklaşık 65.000 öğrenci ile birlikte bütün paydaşlar (diğer öğrenciler, üniversiteler, öğretim elemanları) için hiç sorunsuz bir çözüm yolu üretilmeye çalışıldığı, ayrıca kapatılan yükseköğretim kurumlarındaki öğrencilerine, Kurulun resmi internet sitesinde sıkça sorulan sorular başlığı altında açıklayıcı bilgiler verildiği, bahse konu usul ve esasların; Olağanüstü Hal KHK hükmüne ve diğer mevzuat hükümlerine uygun, objektif olarak, hizmet gerekleri ve kamu yararı ilkesi doğrultusunda tesis edildiği, 6114 sayılı Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi Başkanlığı’ nın Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’ un 3. maddesinin 2. fıkrasının (a) bendinde; “Yükseköğretim Kurulu kararlarına veya ilgili mevzuat hükümlerine istinaden başta yükseköğretim kuramlarında ön lisans, lisans veya lisansüstü öğrenim görecek adayların puan sıralamasına göre tespiti veya yerleştirilmesi ile yükseköğretim kurumlarına atama veya yükselmelerde esas alınan sınavlar olmak üzere, ulusal ve uluslararası her türlü bilim; yetenek veya yabancı dil sınavları ile gerektiğinde yerleştirme işlemlerini yapmak” hükmünün yer aldığı, bu kapsamda anılan Kanun Hükmünde Kararname ile anılan mevzuatın birlikle değerlendirilmesinden ilgili öğrencilerin yerleştirilme işleminde ÖSYM’nin kanuni görevi bulunduğu, temel hususların belirlendiği yerleştirme işlemlerinde ÖSYM’nin yetkilendirildiği ve iş bu hususlarda ilgili mevzuata aykırılığın bulunmadığı gibi iş bu durumun bir gereklilik arz ettiği ve davacının bu durumun aksi yöndeki iddialarının yerinde olmadığı, ilgililerin kapatılan yükseköğretim kurumuna kayıt yaptırdıkları yıldaki ÖSYS/DGS puanları ile kayıt yaptırmış oldukları yılda diğer yükseköğretim kurumlarının aynı adı taşıyan programlarının taban puanları esas alınarak yapılan yerleştirmelerde hukuka aykırılık bulunmadığı, bu şekilde öğrencilerin kapatılan yükseköğretim kurumlarına girdikleri yıldaki bilgi, beceri ve eğitim düzeyini ortaya koyan puanlarının yerleştirmelerde esas alınmasının ölçülü nitelikte bir işlem olduğu, zira kapatılan yükseköğretim kurumlarına giren öğrencilerin mağduriyet yaşamamaları ve eğitim düzeylerinin diğer öğrenciler aleyhine eşitlik ilkesine zarar vermemesi adına en adilane çözüm metodunun uygulamaya geçirildiği savunulmaktadır.
Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi Başkanlığı tarafından; 667 sayılı KHK gereği davaya konu iş ve işlemleri gerçekleştirmeye Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı’nın görevli ve yetkili olduğu, kurumlarına husumet yöneltilemeyeceği, ayrıca davacı tarafın KHK sonrasında kanun hükmü olan düzenleme gereği YÖK tarafından belirlenen ve sadece uygulayıcı olarak kurumları tarafından yayımlanan düzenlemelerin iptalini isteme ehliyetinin bulunmadığı, OHAL sürecinin devam ettiği gerçeği karşısında KHK ile alınan tedbirlerin ve TBMM tarafından kanunlaştırılan düzenleme gereği ortaya çıkan sonucun mahkemelerce iptal edilmesinin mevzuat hükümlerine uygun olmayacağı gibi Devlet menfaatiyle de bağdaşmadığı, davaya konu düzenleyici işlemlerin KHK ve kanun hükmü ile verilen yetki ve görev neticesinde YÖK tarafından gerçekleştirildiği, Danıştay’ın KHK ve kanun hükümlerini iptal etme yetkisinin bulunmadığı, bu sebeple davanın usulden reddi gerektiği, davacının 2013 yılında zorunlu yabancı dil hazırlık sınıfında başarısız olarak ilişiği kesilen öğrencilerin Türkçe öğretim yapan yükseköğretim programlarına yerleştirmesi kapsamında 2011 yılındaki taban puanı baz alınarak “Fatih Üniversitesi (İstanbul) İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi (Ücretli)” programına yerleştirildiği ayrıca davacının 2013-ÖSYS başvurusunun bulunmadığı gibi iddia edilenin aksine 2011 yılında İstanbul Arel Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi bölümünün öğrenci alımı yapmadığı, davacının yerleştirme işlemlerinin 2011 yılı puanları baz alınarak gerçekleştirildiği, gerçekleştirilen tüm işlemlerin Danıştay içtihatları çerçevesinde, idarenin ilkelerine, hukuk devleti ilkesine, usul ve yasaya uygun olarak tesis edildiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …DÜŞÜNCESİ : Davanın reddi gerektiği düşünülmektedir.

DANIŞTAY SAVCISI …DÜŞÜNCESİ : Dava, davacı tarafından, 23/09/2016 tarihinde Hitit Üniversitesi’ne yerleştirilmesine ilişkin işlem ile işlemin dayanağı olan Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı’nın 667 sayılı KHK ile kapatılan Vakıf Yükseköğretim Kurumlarının önlisans ve lisans programlarındaki öğrencilerin işlemleri ile ilgili belirlemiş olduğu 18/08/2016 tarihli usul ve esasların 2. ve 6. Maddeleri ile ÖSYM’nin 667 sayılı KHK ile kapatılan Yükseköğretim Kurumlarının Öğrencilerinin Türkiye’deki diğer Yükseköğretim Kurumlarına yerleştirilmesine ilişkin 23/08/2016 tarihli duyurusunun “Yerleştirme İşlemleri” başlıklı 1, 2, ,4, 7 ve, 18. maddelerinin iptali istemiyle açılmıştır.
23/07/2016 tarihli, 29779 sayılı resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 667 sayılı KHK’nın 2.maddesinin 4.fıkrasında;” Kapatılan yükseköğretim kurumlarında kayıtlı öğrenciler, Yükseköğretim Kurulu tarafından Devlet üniversitelerine veya vakıf üniversitelerine yerleştirilir. Bu şekilde yerleştirilen öğrenciler, mezun oluncaya kadar vakıf yükseköğretim kurumlarına ödemeleri gereken ücretleri ilgili üniversiteye ödemeye devam ederler. Bu fıkranın uygulanması ile ilgili olarak usul ve esasları belirlemeye, uygulamayı yönlendirmeye, her türlü tedbiri almaya ve ortaya çıkabilecek tereddütleri gidermeye Yükseköğretim Kurulu görevli ve yetkilidir.”hükmü yer almaktadır.667 sayılı Kanun Hükmünde Kararname 6749 sayılı Kanun olarak 18.10.2016 tarihinde kabul edilerek kanunlaşmıştır.
Anayasa Mahkemesi’nin 31.10.2019 tarihli,30934 sayılı resmi gazetede yayımlanan 24.07.2019 tarihli,E:2016/205,K:2019/63 sayılı kararıyla 6749 Kanun’un 2.maddesinin (4) numaralı fıkrasının ikinci cümlesi “puanı eşit ya da düşük devlet üniversiteleri”yönünden Anayasa’ya aykırı bulunarak iptal edilmiştir.
Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı’nın 667 sayılı KHK ile kapatılan Vakıf Yükseköğretim Kurumlarının önlisans ve lisans programlarındaki öğrencilerin işlemleri ile ilgili belirlemiş olduğu 18/08/2016 tarihli usul ve esasların 2.maddesinde ;Kapatılan vakıf yükseköğretim kurumlarında kayıtlı tüm önlisans ve lisans öğrencilerinin (özel yetenek sınavı ile kayıt yaptıranlar dahil); kapatılan yükseköğretim kurumuna kayıt yaptırdıkları yıldaki ÖSYS/DGS puanları ile kayıt yaptırmış oldukları yılda diğer yükseköğretim kurumlarının aynı adı taşıyan programlarının taban puanları esas alınmak suretiyle, yapacakları tercihler dikkate alınarak ÖSYM tarafından merkezi olarak yerleştirilecekleri ,6.maddesinde; Tercihlere yerleştirmede öğrencinin kayıt olduğu yıla ait ilgili puan dikkate alınacağı, tercih edilen programın ilgili yıla ait taban puanının öğrencinin puanından düşük veya puanına eşit olması durumunda yerleştirme yapılacağı, öğrencinin tercih ettiği programlardan birine yerleşememesi durumunda, ilgili yılda adayın puanından düşük veya adayın puanına eşit puanla öğrenci alan program olması durumunda taban puanı öğrencinin puanına en yakın olan programa yerleştirileceği, öğrencinin puanının ilgili yıldaki programların taban puanlarından düşük olması durumunda ise ilgili yıldaki en düşük taban puanlı programa yerleştirilecekleri öngörülmüş, ÖSYM’nin 667 sayılı KHK ile kapatılan Yükseköğretim Kurumlarının Öğrencilerinin Türkiye’deki diğer Yükseköğretim Kurumlarına yerleştirilmesine ilişkin 23/08/2016 tarihli duyurusunun 1.maddesinde Yerleştirme işlemlerinde; öğrencilerin, ilgili yıldaki ÖSYS/DGS puanları, tercihleri ve tercih edilen yükseköğretim programlarının ilgili yıldaki en küçük puanları göz önünde tutulacağı,. 2.maddesinde Tercih edilen program öğrencinin yerleştiği yıl öğrenci almamış ise yerleştirmede bu tercihin işleme alınmayacağı .4. Maddesinde Yerleştirmede öğrencinin kayıt olduğu yıla ait puanın dikkate alınacağı, tercih edilen programın ilgili yıla ait taban puanının öğrencinin puanından düşük veya puanına eşit olması halinde yerleştirme yapılacağı. 7.maddesinde öğrencinin tercih ettiği programa/programlara yerleşememesi durumunda ilgili yılda öğrencinin puanından düşük veya öğrencinin puanına eşit puanla öğrenci alan program olması durumunda taban puanı öğrencinin puanına en yakın olan programa boş kontenjan bulunduğu takdirde yerleştirileceği, öğrencinin puanının ilgili yıldaki programların taban puanından düşük olması ve boş kontenjan bulunmaması durumunda ise vakıf, devlet üniversitesi ayrımı yapılmadan ilgili yıldaki en düşük taban puanlı programa yerleştirileceği,18.maddesinde yerleştirme işleminde tercih hakkı bulunmayan program tercihlerinin yerleştirme işlemine alınmayacağı belirlenmiştir.
Uyuşmazlık konusu olayda davacının 2011 yılında girdiği Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sınavı sonucunda İhsan Doğramacı Bilkent Üniversitesi İktisadi ,İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi’nin Siyaset Bilimi bölümüne yerleştiği ,hazırlık sınıfında iki sene üst üste başarısız olduğu,14.11.2013 tarihinde Fatih Üniversitesi Siyaset Bölümü ve Kamu Yönetimi bölümüne geçiş yaptığı ,Fatih Üniversitesinin 667 sayılı KHK ile kapatılması üzerine 29.08.2016 tarihinde yeniden tercih yaptığı,yerleştirme sonucunda tercih konusu yapmadığı Hitit Üniversitesine yerleştiği anlaşılmaktadır.
Davacı Fatih Üniversitesi Siyaset Bölümü ve Kamu Yönetimi bölümüne geçiş yaptığı 2013 yılındaki taban puanları baz alarak tercihte bulunduğunu,2011 yılındaki ÖSYS puanı dikkate alınarak yerleştirme yapıldığını ,ÖSYM ‘nin üniversiteye yerleştiği yıl ile kapatılan yükseköğretim kurumuna kayıt yaptığı yıl farklı olan davacıyı mağdur ederek hukuka aykırı yerleştirme yaptığı iddiasıyla bakılmakta olan davayı açmıştır.
Dosyanın incelenmesinden, davacının 2013 Zorunlu Yabancı Dil Hazırlık Sınıfında Başarısız Olarak İlişiği Kesilen Öğrencilerin Türkçe Öğretim Yapan Yükseköğretim Programlarına Yerleştirme sonucunda 2011 yılındaki taban puanları baz alınarak “Fatih Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi (ücretli)programına yerleştiği,davacının tercihte bulunduğu İstanbul Arel Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi bölümünün öğrenci alımı yapmadığı,davacının 2013-ÖSYS başvurusunun bulunmadığı anlaşılmaktadır.
23/07/2016 tarihli, 29779 sayılı resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 667 sayılı KHK’nın 2.maddesinin 4.fıkrasının uygulanması ile ilgili olarak usul ve esasları belirlemeye, uygulamayı yönlendirmeye, her türlü tedbiri almaya ve ortaya çıkabilecek tereddütleri gidermeye görevli ve yetkili olan Yükseköğretim Kurulu tarafından öğrencilerin Üniversiteye yerleştikleri yıldaki bilgi,beceri ve eğitim düzeyini ortaya koyan puanlarının yerleştirmeye esas alınması eşitlik ilkesine ve hakkaniye uygundur.
Bu itibarla dava konusu yerleştirme işlemi ve dayanağı olan Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı’nın 667 sayılı KHK ile kapatılan Vakıf Yükseköğretim Kurumlarının önlisans ve lisans programlarındaki öğrencilerin işlemleri ile ilgili belirlemiş olduğu 18/08/2016 tarihli usul ve esasların 2. ve 6. Maddeleri ile ÖSYM’nin 667 sayılı KHK ile kapatılan Yükseköğretim Kurumlarının Öğrencilerinin Türkiye’deki diğer Yükseköğretim Kurumlarına yerleştirilmesine ilişkin 23/08/2016 tarihli duyurusunun “Yerleştirme İşlemleri” başlıklı 1, 2, ,4, 7 ve, 18. Maddeleri hukuka uygun olduğundan davanın reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, duruşma için taraflara önceden bildirilen 19/11/2020 tarihinde, davacı ve vekilinin gelmediği, davalı idare vekilleri Av. …ve Av. …’ın geldiği, Danıştay Savcısının hazır olduğu görülmekle, açık duruşmaya başlandı. Davalı idare vekillerinin açıklamaları dinlendikten ve Danıştay Savcısının düşüncesi alındıktan sonra duruşma tamamlandı. Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, davalı idarelerden Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi Başkanlığı’nın usule ilişkin iddiaları yerinde görülmediğinden işin esasına geçildi, gereği görüşüldü:

MADDİ OLAY VE HUKUKİ SÜREÇ :
2011 yılında girdiği Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sınavı sonucunda İhsan Doğramacı Bilkent Üniversitesi İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi’nin Siyaset Bilimi bölümüne yerleşen, hazırlık sınıfında iki sene üst üste başarısız olduğu gerekçesiyle, 04/11/2013 tarihinde Fatih Üniversitesi Siyaset Bölümü ve Kamu Yönetimi bölümüne geçiş yapan davacı, Fatih Üniversitesinin 667 sayılı KHK ile kapatılması üzerine 29/08/2016 tarihinde yeniden yaptığı tercihler arasında yer almayan Hitit Üniversitesine yerleştirilmiştir.
Bakılan dava; anılan yerleştirme işleminin ve bu işlemin dayanağı olan Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı’nın 667 sayılı KHK ile kapatılan vakıf yükseköğretim kurumlarının önlisans ve lisans programlarındaki öğrencilerin işlemleri ile ilgili belirlemiş olduğu 18/08/2016 tarihli Usul ve Esasların 2. ve 6. maddeleri ile ÖSYM’nin 667 sayılı KHK İle Kapatılan Yükseköğretim Kurumlarının Öğrencilerinin Türkiye’deki Diğer Yükseköğretim Kurumlarına Yerleştirilmesine İlişkin 23/08/2016 tarihli duyurusunun “Yerleştirme İşlemleri” başlıklı 1, 2, ,4, 7 ve, 18. maddelerinin iptali istemiyle açılmıştır.

İNCELEME VE GEREKÇE :

23/07/2016 tarihli, 29779 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 667 sayılı KHK’nın 2. maddesinin 4. fıkrasında;” Kapatılan yükseköğretim kurumlarında kayıtlı öğrenciler, Yükseköğretim Kurulu tarafından Devlet üniversitelerine veya vakıf üniversitelerine yerleştirilir. Bu şekilde yerleştirilen öğrenciler, mezun oluncaya kadar vakıf yükseköğretim kurumlarına ödemeleri gereken ücretleri ilgili üniversiteye ödemeye devam ederler. Bu fıkranın uygulanması ile ilgili olarak usul ve esasları belirlemeye, uygulamayı yönlendirmeye, her türlü tedbiri almaya ve ortaya çıkabilecek tereddütleri gidermeye Yükseköğretim Kurulu görevli ve yetkilidir.” hükmü yer almaktadır.
29/10/2016 tarihli, 29872 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6749 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabul Edilmesine Dair Kanun’un 2. maddesinin 4. fıkrasında; “Kapatılan yükseköğretim kurumlarında kayıtlı öğrenciler, Yükseköğretim Kurulu tarafından Devlet üniversitelerine veya vakıf üniversitelerine yerleştirilir. Bu şekilde yerleştirilen öğrenciler, mezun oluncaya kadar vakıf yükseköğretim kurumlarına ödemeleri gereken ücretleri ilgili üniversiteye ödemeye devam ederler. Bu fıkranın uygulanması ile ilgili olarak usul ve esasları belirlemeye, uygulamayı yönlendirmeye, her türlü tedbiri almaya ve ortaya çıkabilecek tereddütleri gidermeye Yükseköğretim Kurulu görevli ve yetkilidir.” hükmü aynen kabul edilmiştir.
Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı’nın 667 sayılı KHK ile kapatılan vakıf yükseköğretim kurumlarının önlisans ve lisans programlarındaki öğrencilerin işlemleri ile ilgili belirlemiş olduğu 18/08/2016 tarihli Usul ve Esasların 2. ve 6. maddeleri ile ÖSYM’nin 667 sayılı KHK İle Kapatılan Yükseköğretim Kurumlarının Öğrencilerinin Türkiye’deki Diğer Yükseköğretim Kurumlarına yerleştirilmesine ilişkin 23/08/2016 tarihli duyurusunun “Yerleştirme İşlemleri” başlıklı 1, 2, ,4, 7 ve, 18. maddelerinin iptali isteminin incelenmesi:
YÖK tarafından yayınlanan duyurunun 2. maddesinde “kapatılan vakıf yükseköğretim kurumlarında kayıtlı tüm önlisans ve lisans öğrencileri, kapatılan yükseköğretim kurumuna kayıt yaptırdıkları yıldaki ÖSYS/DGS puanları ile kayıt yaptırmış oldukları yılda diğer yükseköğretim kurumlarının aynı adı taşıyan programların taban puanları esas alınmak suretiyle yapacakları tercihler dikkate alınarak ÖSYM tarafından merkezi olarak yerleştirilir.” düzenlemesine, 6. maddesinde de “ tercihlere yerleştirmede öğrencinin kayıt olduğu yıla ait ilgili puan dikkate alınır, tercih edilen programın ilgili yıla ait taban puanının öğrencinin puanından düşük veya puanına eşit olması durumunda yerleştirme yapılır, öğrencinin tercih ettiği programdan birine yerleşememesi durumunda ilgili yılda adayın puanından düşük veya eşit puanla öğrenci alan program olması halinde taban puanı öğrencinin puanına en yakın olan programa yerleştirilir, öğrencinin puanının ilgili yıldaki taban puanlarından düşük olması halinde ilgili yıldaki en düşük taban puanlı programa yerleştirilir” düzenlemesine yer verildiği; anılan düzenlemeler ile ilgili kişilerin sınava girdikleri yıl başarı durumları gözetilmek suretiyle yerleştirmelerinin yapılmasının, aynı bölüme kayıt imkanı bulunmaması halinde ise en yakın programa kayıtlarının yapılmasının, bu da mümkün değilse en düşük puanlı bölüme yerleştirilmelerinin amaçlandığı anlaşılmaktadır.
ÖSYM tarafından yayınlanan duyurunun 1. maddesinde “Yerleştirme işlemlerinde; öğrencilerin ilgili yıldaki ÖSYS/DGS puanları, tercihleri ve tercih edilen yükseköğretim programlarının ilgili yıldaki en küçük puanları göz önünde tutulacaktır.”, 2. maddesinde “tercih edilen program öğrencinin yerleştiği yıl öğrenci almamış ise yerleştirmede bu tercih işleme alınmayacaktır. “, 4. maddesinde “yerleştirmede öğrencinin kayıt olduğu yıla ait puanları dikkate alınacaktır. Tercih edilen programın ilgili yıla ait taban puanının öğrencinin puanından düşük veya eşit olması halinde yerleştirme yapılacaktır.”, 7. maddesinde “öğrencinin tercih ettiği programa yerleşememesi durumunda ilgili yılda öğrencinin puanından düşük veya öğrencinin puanına eşit puanla öğrenci alan program olması durumunda taban puanı öğrencinin puanına en yakın olan programa boş kontenjan olması halinde yerleştirilecektir. Öğrencinin puanının ilgili yıldaki programların taban puanından düşük olması ve boş kontenjan bulunmaması halinde ise vakıf, devlet üniversitesi ayrımı yapılmaksızın ilgili yıldaki en düşük taban puanlı programa yerleştirilecektir.”, tercih işlemleri kısmında yer alan 18. maddesinde “yerleştirme işleminde tercih hakkı bulunmayan program tercihleri yerleştirme işlemine alınmayacaktır.” şeklinde düzenlemelere yer verilmek suretiyle YÖK tarafından belirlenen usul ve esasların amacına uygun şekilde uygulanmasına yönelik düzenlemelere yer verildiği görülmüştür.
Milli güvenliğe tehdit oluşturduğu tespit edilen FETÖ/PDY’ye aidiyeti, iltisakı veya bu örgütle irtibatı belirlenen vakıf yükseköğretim kuramlarının kapatılması olağanüstü hâl kapsamında alınan bir tedbirdir. Kapatılan vakıf yükseköğretim kuramlarında kayıtlı öğrencilerin Yükseköğretim Kurulu tarafından devlet veya vakıf üniversitelerine yerleştirilmesi de bu tedbirin doğrudan bir sonucudur. Dolayısıyla anılan yükseköğretim kuramlarının kapatılması ve sonrasında yapılan yerleştirme işlemlerinin olağanüstü hâlin gerekli kıldığı tehdit ve tehlikelerin bertaraf edilmesine yönelik olduğu anlaşılmaktadır.
Bu durumda, anılan düzenlemelerin, özü itibarıyla ilgililerin kapatılan yükseköğretim kurumuna kayıt yaptırdıkları yıldaki ÖSYS/DGS puanları ile kayıt yaptırmış oldukları yıldaki diğer yükseköğretim kurumlarının aynı adı taşıyan programlarının taban puanları esas alınarak yerleştirme yapılmasını öngördüğü, öğrencilerin kapatılan yükseköğretim kurumlarına girdikleri yıldaki bilgi, beceri ve eğitim düzeyini ortaya koyan puanlarının yerleştirmelerde esas alınmasının ölçülü nitelikte bir işlem olduğu değerlendirilmiştir.
Bu itibarla, iptali istenen düzenlemelerde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.

Davacının Hitit Üniversitesi’ne yerleştirilmesine ilişkin işlemin incelenmesi:
Dosyanın incelenmesinden; davacının 2011 yılında girdiği Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sınavı sonucunda İhsan Doğramacı Bilkent Üniversitesi İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi’nin Siyaset Bilimi bölümüne yerleştirildiği, anılan üniversitenin hazırlık sınıfında başarısız olması üzerine 04/11/2013 tarihinde Fatih Üniversitesi Siyaset Bölümü ve Kamu Yönetimi bölümüne geçişinin yapıldığı, Fatih Üniversitesinin 667 sayılı KHK ile kapatılması üzerine 29/08/2016 tarihinde yeniden tercih yaptırıldığı ancak tercihleri arasında yer almayan Hitit Üniversitesine 2011 yılında aldığı puan esas alınmak suretiyle yerleştirmesinin yapıldığı anlaşılmaktadır.
Davacı tarafından, kapatılan Fatih Üniversitesine 2013 yılında kayıt yaptırmış olduğu ve yerleştirme işlemlerinde 2013 yılına ait taban puanların esas alınması gerektiği iddia edilmiş ise de, davacının 2013 yılına ilişkin üniversite kaydının, 2011 yılında sınava girmek suretiyle yerleştiği İhsan Doğramacı Bilkent Üniversitesi’nin hazırlık programında başarısız olması nedeniyle “Zorunlu Yabancı Dil Hazırlık Sınıfında Başarısız Olan Öğrencilerin Türkçe Öğretim Yapan Yükseköğretim Programlarına Yerleştirilmesine İlişkin Kılavuz” uyarınca yine 2011 yılındaki başarı puanı esas alınmak suretiyle yapıldığı, davacının 2013 yılına ait ÖSYS/DGS puanının bulunmadığı görülmüştür.
Bu durumda, yukarıda yer verilen ve hukuka aykırı görülmeyen Usul ve Esaslar uyarınca davacının 2011 yılı başarı puanı esas alınmak suretiyle yapılan yerleştirmeye ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı’nın 667 sayılı KHK ile kapatılan vakıf yükseköğretim kurumlarının önlisans ve lisans programlarındaki öğrencilerin işlemleri ile ilgili belirlemiş olduğu 18/08/2016 tarihli Usul ve Esasların 2. ve 6. maddeleri ile ÖSYM’nin 667 sayılı KHK İle Kapatılan Yükseköğretim Kurumlarının Öğrencilerinin Türkiye’deki Diğer Yükseköğretim Kurumlarına Yerleştirilmesine İlişkin 23/08/2016 tarihli duyurusunun “Yerleştirme İşlemleri” başlıklı 1, 2, ,4, 7 ve, 18. maddelerinin iptali istemi yönünden DAVANIN REDDİNE,
2. Davacının Hitit Üniversitesine yerleştirilmesine ilişkin işlemin iptali istemi yönünden DAVANIN REDDİNE,
3. Aşağıda ayrıntısı gösterilen …TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen …TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı idarelere verilmesine,
5. Posta gideri avansından varsa artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra taraflara iadesine,
6. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kuruluna temyiz yolu açık olmak üzere, 19/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.