Danıştay 5. Daire Başkanlığı 2016/24527 E. , 2020/4143 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2016/24527
Karar No : 2020/4143
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Müdürlüğü / …
VEKİLİ : Hukuk Müşaviri …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Kastamonu İl Emniyet Müdürlüğü emrinde polis memuru olarak görev yapan davacının, “amirin emrini yapmamak” fiilini işlediğinden bahisle Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğü’nün 10. maddesi uyarınca 24 ay uzun süreli durdurma cezası ile cezalandırılmasına ilişkin … tarih ve … sayılı Emniyet Genel Müdürlüğü Merkez Disiplin Kurulu kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: …İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında; dava konusu disiplin cezasının verilmesine dayanak olan Emniyet Genel Müdürlüğünün 15/06/2010 tarih ve 44 sayılı Genelgesi ile 30/09/2011 tarih ve 87 sayılı Genelgesinin, personel bilgi sistemini kullanan ve bu sisteme veri girişi yapan personele ilişkin uyulması gereken kurallarla ilgili olduğu, söz konusu Genelgelerin, davacı ve o birimde çalışan diğer polis memurlarının günlük iş ve işlemlerinde kullandığı bilgisayarlara kullanıcılar tarafından konulan şifrelerin kullanıcılar arası paylaşımını yasaklamadığı, iş ve işlemlerin devamı açısından bu şifrelerin kullanıcılar tarafından bilindiği anlaşıldığından, davacının 24 ay uzun süreli durdurma cezası ile cezalandırılmasına ilişkin işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından; dava konusu işlemin hukuka uygun olduğu belirtilerek, İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından; dava konusu işlemin hukuka aykırı olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NİN DÜŞÜNCESİ : İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Kastamonu İl Emniyet Müdürlüğü emrinde polis memuru olarak görev yapan davacı hakkında tesis edilen Emniyet Genel Müdürlüğü Merkez Disiplin Kurulunun … tarih ve … sayılı kararı ile; davacının, bilgisayar şifresini birlikte çalıştığı arkadaşıyla paylaşmak suretiyle Emniyet Genel Müdürlüğü’nün 15/06/2010 tarih ve 44 sayılı Genelgesi ile 30/11/2011 tarih ile 87 sayılı Genelgesinde düzenlenen hükümlere aykırı davranarak “amirin emrini yapmamak” fiilini işlediğinden bahisle Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğü’nün 10. maddesi uyarınca 24 ay uzun süreli durdurma cezasıyla cezalandırılmasına karar verilmiştir.
Bunun üzerine, söz konusu cezanın iptali istemiyle temyizen incelenen dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğü’nün 10. maddesinde, “Amirin emrini yapmayan memura uzun süreli durdurma cezasının üst sınırı verilir. Emrin yapılmaması, Devleti ya da kişileri zarara uğratmış ya da hizmetin gecikmesine ya da durmasına neden olmuşsa, doğan zararın derecesine ya da durumun ağırlığına göre, meslekten çıkarma cezası da uygulanabilir.” hükmü yer almıştır.
Emniyet Genel Müdürlüğü’nün 15/06/2010 tarih ve 44 sayılı Genelgesi’nde, “Personel Bilgi Sistemi üzerinden gerçekleştirilen ve tüm personelimizin memuriyete atanmasıyla başlayıp emekliliğiyle son bulan iş yaşam döngüsü içerisinde, atama ve yer değiştirme, terfi, sicil, kadro vb. alanlarda hazırlanmış modüllere veri girişi yapılarak personelin özlük haklarına ilişkin bütün bilgiler tutulmaktadır. Söz konusu modüllere, personele ait verilerin zamanında ve doğru olarak işlenmesi, personelin tüm özlük haklarına ilişkin işlemlerin sorun yaşanmadan daha sağlıklı ve hızlı yerine getirilmesi bakımından dikkat edilecek en önemli hususlardandır.
Bu amaçla Personel Bilgi Sistemi üzerinden yapılan işlemlerin etkin, sorunsuz, hızlı ve daha verimli olabilmesi için Personel Bilgi Sistemini kullanan tüm personelin aşağıdaki hususlara titizlikle riayet etmeleri gerekmektedir.
1. PBS’ye veri girişi sadece bu konuda yetkilendirilmiş (kullanıcı adı ve şifresi verilmiş) personelce yapılacaktır. Şifre ve kullanıcı adı verilen personel bu bilgileri diğer kişilerle paylaşmayacaktır.
(…)
Personel Bilgi Sistemini kullanan tüm personelimizin yukarıda belirtilen hususlara azami derecede riayet etmeleri; konunun sıralı amirlerce titizlikle takip edilmesi ve aksine hareket edilmesi durumunda gerekli adli ve idari işlemlerin yapılacağı konusunun ilgili personele tebliğ edilmesi hususunda gereğini rica ederim.” düzenlemelerine yer verilmiştir.
Emniyet Genel Müdürlüğü’nün 30/11/2011 tarih ve 87 sayılı Genelgesi’nde ise, ”Personel Bilgi Sistemi (PBS), insan kaynakları yönetimi amaçlı olarak teşkilatımızın imkanlarıyla geliştirilmiş tüm personelimizin özlük işlemlerinin yürütüldüğü, aynı zamanda muhtelif gizlilik derecelerinde bilgilerinin üretilip saklandığı bir bilişim projesidir. Son zamanlarda teşkilatımızın başarılarıyla birlikte polise yönelik artan terör saldırıları ve ele geçirilen eylem planları, personelin fiziksel güvenliğinin yanı sıra hem kendisinin hem de ailesinin mesleki ve kişisel bilgilerinin güvenliğini tekrar gündeme getirmiştir. Ayrıca kritik yerlerde görev yapmış ya da yapmakta olan personelimizin bilgilerinin gizli tutulması, genel erişime kapatılması, silinmesi ya da kaldırılması gibi talepler de gelmektedir.
İlgi genelgenin 6. maddesinde konunun önemine değinilmesine rağmen iyi niyetli dahi olsa diğer kurumlarla olan ya da iç yazışmalarda personelimize ait açık kimlik bilgileri, görev yeri, branş bilgileri, T.C. kimlik numarası, adres ve telefon bilgisi gibi mesleki ve kişisel bilgilerin yapılan hizmeti gerektirmediği halde eklendiği ya da bu bilgileri içerir evrakın gizlilik derecesi belirtilmeksizin gönderildiği görülmektedir. Ayrıca İnternet ve Polnet gibi ortamlarda farklı şekillerde bu tür bilgilerin sorgulamaya açıldığı ya da yayınlandığı görülmektedir.
Yukarıda belirtilen güvenlik gerekçeleriyle, basılı ortamda yazışma yapılan evrakta, bilgisayar ortamında ve diğer dokümanlarda personelimizin mesleki ve kişisel bilgilerinin yer almasıyla ilgili olarak;
Birimlerimizde hazırlanan iç ve dış yazışmalarda, liste ve yazı eklerinde (Kıdem Listesi, Tayin Listesi, Güvenlik Tedbiri Görevlendirme Listesi, Alış Listesi, Ödenek Listesi vb.) yapılan hizmetin gerektirmediği önemli bilgilere yer verilmemesini,
…
Yapılan hizmet gereği oluşturulan listelerde T.C. Kimlik numarası, görev yeri, branşı, adresi, doğum tarihi, anne-baba adı gibi bilgilerin ve içeriğe göre değişebilecek diğer önemli bilgilerin bulunması gereken durumlarda, ilgili birim amirinin yazılı onayı olmadıkça PolNet, internet vb. dijital ortamda ya da basılı ortamlarda kontrolsüz olarak erişilebilir şekilde yayınlanmaması, dağıtılmaması veya muhafaza edilmemesini…
Yukarıdaki hususların tüm personele tebliğ edilmesi, sıralı amirlerce takibinin yapılarak herhangi bir aksaklığa meydan verilmemesi hususunda gereğini rica ederim.” düzenlemesine yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
İç güvenliği sağlayan emniyet hizmeti, kamu düzeninin tesisi bakımından hayati öneme sahip bir kamu hizmetidir. Bu hizmetin aksaması, kamu düzeni yönünden telafisi güç ve imkansız zararların doğmasına yol açabilir. Toplumun huzur ve güvenliğini sağlamakla yükümlü olan emniyet hizmeti sınıfı mensupları, ülke içinde emniyet hizmetlerini öngörülen seviyede ve aksama olmadan yürütmekle görevlidirler.
Emniyet Genel Müdürlüğü’nün 15/06/2010 tarih ve 44 sayılı Genelgesi, Emniyet Teşkilatı personelinin özlük haklarına ilişkin tüm bilgilerin kaydedildiği bir bilişim sistemi olan Personel Bilgi Sistemi (PBS) şifresinin ve bu sistemde yer alan verilerin başka herhangi bir ortamda paylaşılmamasını sağlamaya yönelik düzenlemeler getirilmiştir.
Emniyet Genel Müdürlüğü’nün 30/11/2011 tarih ve 87 sayılı Genelgesi’nde ise, Emniyet Teşkilatı personeline yönelik güvenlik tedbirleri kapsamında, basılı ortamda yazışma yapılan evrakta, bilgisayar ortamında ve diğer dökümanlarda personelin mesleki ve kişisel bilgilerinin yer almasıyla ilgili dikkat edilmesi gereken hususlara yer verilmiş olup, bu kapsamdaki bilgilerin ilgili birim amirinin yazılı onayı olmadıkça dijital ortamlarda kontrolsüz olarak erişilebilir şekilde muhafaza edilmemesi gerektiği belirtilmiştir.
Bu durumda, anılan Genelgelerle ulaşılmak istenen amacın gerçekleştirilebilmesi için, personelin PBS şifresinin ve kişisel bilgilerinin diğer personelle paylaşılmaması gerekmektedir.
Olayda ise, davacının görev yaptığı şube müdürlüğünde görev yapan çoğu personel tarafından, bilgisayar şifrelerinin paylaşıldığı ve birbirleri yerine işlem yapılmak suretiyle yukarıda anılan Genelgelerde belirtilen kurallara uyulmadığı anlaşılmıştır.
Bu kapsamda davacının bilgisayar şifresini paylaşmak suretiyle anılan Genelge hükümleriyle ulaşılmak istenilen amaca aykırı hareket ederek amirin emrini yapmamak fiilini işlediği sonucuna ulaşıldığından, anılan eylemi nedeniyle Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğü’nün 10. maddesi uyarınca 24 ay uzun süreli durdurma cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık görülmemiştir.
Bu itibarla, dava konusu işlemin iptali yönündeki İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.2577 sayılı Kanun’un 49. maddesine uygun bulunan davalının temyiz isteminin kabulüne,
2.Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin temyize konu … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanun’un (geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 06/10/2020 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
(X)KARŞI OY :
Usul ve hukuka uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği görüşü ile çoğunluk kararına katılmıyorum.