Danıştay Kararı 5. Daire 2016/21062 E. 2020/4750 K. 27.10.2020 T.

Danıştay 5. Daire Başkanlığı         2016/21062 E.  ,  2020/4750 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2016/21062
Karar No : 2020/4750

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Başkanlığı
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacının Danıştay Tetkik Hakimi olarak görev yaptığı dönemde hakkında düzenlenen … tarihli … numaralı itibari sicil fişinin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında; davacının 2014 yılı nisan terfi döneminde tercihen terfi etmesine dayanak teşkil eden ve Danıştay Başkan Vekili tarafından doldurulan itibari sicil fişinin incelenmesinden, davacının verilen işi çıkardığı, görevini yaptığı ancak bu ifadeyle birlikte takdir edilecek yönünün bulunmadığına yer verildiği, hakkında herhangi bir soruşturma olmadığı,görevdeki yeteneği, mesleki bilgi ve anlayışı, dosya kavrama, anlatma ve karar yazma yeteneğinin gelişme aşamasında olarak düzenlendiği, çalışkanlık derecesi, göreve bağlılık ve devamının iyi olduğu, halk arasında iyi tanındığı, düşkünlüğünün olmadığı, kötü alışkanlıklarının olmadığı, giyiniş tarzının yargıçlık şerefine uygun olduğu, özel ve sosyal durumu aleyhine söz duyulmadığının belirtilmesine rağmen üstleri ve meslektaşlarıyla sorun yaşayıp alıngan olduğu yönünde değerlendirilmelere yer verildiği görülmekle beraber, davacının 2014 yılı Nisan terfi döneminde tercihen terfi ettirilmesine dayanak teşkil eden itibari sicil fişindeki olumsuz değerlendirmelerin davacının mesleki durumu ve beşeri ilişkileri yönünden uyumsuz olduğu ve çelişkiler içerdiği, hukuken kabul edilebilir somut ve objektif nedenlere dayanmadığı görülmekle, dava konusu 6 numaralı itibari sicil fişinde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, davacı hakkındaki bütün değerlendirmelerin objektif kriterler doğrultusunda ilgili mevzuat hükümlerine uygun olarak yapıldığı, dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı ve aksi yöndeki İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NÜN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Davacının, Danıştay Tetkik Hakimi olarak görev yaptığı döneme ilişkin olarak 2014 yılı 6 numaralı itibari sicil fişi ”tercihen yükselebilir” olarak düzenlenmiştir.
Bunun üzerine temyizen incelenen dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
2802 sayılı Hakimler ve Savcılar Kanunu’nun degişik 21. maddesinde; “Hâkimlik ve savcılık mesleğinde bulunanların derece yükselmelerinin yapılabilmesi için; a) Derecesi içinde iki yıl bulunmuş veya bu Kanuna göre bulunmuş sayılmaları, b) Yükselmeye engel kesinleşmiş mahkeme hükmü veya disiplin cezalarının bulunmaması, c) Ahlakî gidişleri, meslekî bilgi ve anlayışları, gayret ve çalışkanlıkları, gördükleri işlerin birikmesine sebep olup olmadıkları, çıkardıkları işlerin miktar ve mahiyetleri, göreve bağlılıkları ve devamları, üst merciler ve müfettişlerce haklarında düzenlenen hâl kâğıtları ve sicil fişleri, kanun yolu incelemesinden geçen işleri, örnek karar ve mütalâaları ve varsa meslekî eser ve yazıları ile katıldıkları meslek içi ve uzmanlık eğitimleri göz önünde tutularak Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca ilân edilen derece yükselme ilkelerinde aranan koşulları taşımaları, gerekir.” hükmüne, 23. maddesinde; “a) Bölge adliye mahkemeleri Cumhuriyet başsavcıları, bu mahkeme nezdindeki Cumhuriyet başsavcıvekilleri ve Cumhuriyet savcıları; b) Ağır Ceza Cumhuriyet başsavcıları, merkezdeki Cumhuriyet başsavcıvekilleri ve Cumhuriyet savcıları ile bağlı ilçe Cumhuriyet başsavcıları ve Cumhuriyet savcıları; hakkında, 21 inci maddenin (c) bendinde sayılan hususları göz önünde bulundurarak; kovuşturmaya yer olmadığına dair kararlarından ve iddianamelerinden en az beşer adedinin tasdikli suretini de ekleyerek, durumlarının değerlendirilmesine yönelik inceleme sürelerinin bitiminden bir ay önce Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunda bulunacak şekilde düşüncelerini belirten bir sicil fişi gönderirler….” hükmüne, 61. maddesinde; ” Hakimlik ve savcılık mesleğinde bulunanlara sicil vermeye yetkili olanlar ile bu konuda uygulanacak ilkeler ve sicil fişlerinin şekli bu Kanun hükümlerine göre Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca düzenlenecek yönetmelikte belirlenir.” hükmüne yer verilmiştir.
2802 sayılı Hâkimler ve Savcılar Kanununun 61 ve 121 nci Maddeleri Uyarınca Hâkimlik ve Savcılık Mesleğinde Bulunanlara Uygulanacak Sicil Fişleri Hakkındaki Yönetmelik’in 3. maddesinde; “Sicil fişleri, doldurulurken bütün sorular tam olarak cevaplandırılır. Hakkında sicil fişi düzenlenecek hâkim ve savcının; A) Birinci sınıfa ayrılma incelemelerinde “Birinci sınıfa ayrılabilir” veya “Birinci sınıfa ayrılamaz”, B) Derece yükselmelerinde yükselmeye layık görülmeyenler hakkında “yükselemez” yükselmeye layık görülenler hakkında: a- “Yükselebilir” b- “Tercihen Yükselebilir” c- “Mümtazen Yükselebilir” şeklinde sicil fişinin 12’nci bölümüne açıkça yazılmak suretiyle görüş bildirilir.” kuralına, 4. maddesinde; “Sicil fişleri düzenlenirken; ilgililerin ahlâki gidişleri, çevre ile ilişkileri, mesleki bilgi ve anlayışları, gayret ve çalışkanlıkları, gördükleri işlerde birikime sebep olup olmadıkları, çıkardıkları işlerin miktar ve mahiyetleri, göreve bağlılıkları ve devamları hususları göz önünde bulundurulur.” kuralına yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Hakimler ve Savcılar Kanunu’nun 23. maddesi gereğince davacı hakkında düzenlenen 6 numaralı derece terfi sicil fişinin; görevdeki yeteneği, mesleki bilgi ve anlayışı kısmına, “Takdir edilecek bir yönü bulunmamaktadır. Görevini yapmaktadır.”, dosya kavrama, anlatma ve karar yazma yeteneği kısmına, ”Gelişme aşamasındadır.”, çalışkanlık derecesi, göreve bağlılık ve devamı kısmına, “iyidir”, halk arasında nasıl tanındığı ahlakının iyi, yargıçlık şerefine dokunacak şekilde içkiye ve kumara düşkün olup olmadığı, başka görünen kötü alışkanlıklarının olup olmadığı kısmına, “Kötü bir alışkanlığı bulunmamaktadır.”, maiyetine söz geçirip geçiremeyeceği, üsleri, meslektaşları ve diğer memurlarla geçimi, halk ile ilişkisi olup olmadığı, özel ve sosyal durumu kısmına, “Özel ve sosyal durumu aleyhine söz duyulmamıştır, üstleri ve meslektaşlarıyla ilişkilerinde sorunlar yaşamıştır. Alıngandır. Bu durumu ilişkilerinde sıkıntı yaratmaktadır.”, üst dereceye yükselmeye layık olup olmadığı kısmına, “Tercihen yükselebilir” yazıldığı, davacı tarafından söz konusu sicil fişinin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Davacının itirazlarının sicil fişinin gözleme dayalı kısımlarına yönelik olduğu, ilgili bölümlerin davacı ile doğrudan muhatap olan, onu gözlemleyen ve denetleyen, iş bölümüne göre iş sevk eden kişi tarafından kaleme alındığı ve ilgili bölümlerin izlenimi/gözlemi yansıtması ve bu hususun mevzuatla öngörülmesi, ayrıca izlenimin/gözlemin, inceleme/soruşturma/tutanak v.b şekilde somutlaştırılmasının fiilen mümkün olmadığı, davacı hakkında inceleme ve soruşturmalar neticesinde adli ve idari yönden herhangi bir işlem yapılmamış ise de; dava dosyasında, dava konusu derece terfi sicil fişinin subjektif nedenlere dayalı olarak düzenlendiğini kanıtlayıcı herhangi bir bilgi ve belgenin de mevcut olmadığı hususları birlikte değerlendirildiğinde dava konusu işlemde hukuka aykırılık, dava konusu işlemin iptali yönündeki İdare Mahkemesi kararında ise hukuki uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Bu itibarla, dava konusu işlemin iptali yönündeki İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.2577 sayılı Kanun’un 49. maddesine uygun bulunan davalının temyiz isteminin kabulüne;
2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin temyize konu … İdare Mahkemesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanun’un (geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 27/10/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.