Danıştay Kararı 5. Daire 2016/15880 E. 2020/4646 K. 22.10.2020 T.

Danıştay 5. Daire Başkanlığı         2016/15880 E.  ,  2020/4646 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2016/15880
Karar No : 2020/4646

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : …Valiliği / …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: … ili, … ilçesinde müftü olarak görev yapan davacının, 81 puan verilerek “iyi” olarak düzenlenen 2002 yılı sicil notunun iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında; davacı hakkında düzenlenen 2002 yılı sicil raporu ile daha önce düzenlenen 1997, 1998, 1999, 2000 ve 2001 yılı sicil raporlarının birlikte incelenmesi neticesinde; 1997 yılından itibaren hazırlanan sicil raporlarının “iyi” ve “çok iyi” düzeyde tanzim edildiği, davacının 2002 yılında hakkında yapılan soruşturma neticisinde yazılı olarak ikaz edildiği ve … iline atandığı göz önüne alındığında dava konusu 2002 yılı sicil raporunun “iyi” düzeyde düzenlenmesi nedeniyle önceki sicil raporlarıyla bir çelişki oluşmadığı, bu itibarla anılan sicil raporunun objektif olarak düzenlendiği anlaşıldığından dava konusu sicil notunda hukuka aykırılık olmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından; 2002 yılına ilişkin hakkında düzenlenen sicil raporunun 1. ve 2. sicil amiri tarafından objektif olarak değerlendirilmediği, önceki yıllara ait sicil notlarının çok iyi derecede olduğu, 2002 yılı sicil notunun verildiği yıl içerisinde davacı hakkında herhangi bir adli ya da idari soruşturma bulunmadığı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından; davacı hakkında düzenlenen 2002 yılına ilişkin sicil notunun objektif olarak ve hukuka uygun olarak düzenlendiği belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NIN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY :
… ili, …ilçesinde müftü olarak görev yapan davacının, 2002 yılı sicil notu 81 puan verilerek “iyi” olarak düzenlenmiştir.
Bunun üzerine, söz konusu sicil notunun iptali istemiyle temyizen incelenen dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun işlem tarihinde yürürlükte olan 111. maddesinde, Devlet memurlarının ehliyetlerinin tespitinde, kademe ilerlemelerinde, derece yükselmelerinde, emekliye çıkarma veya hizmetle ilişkilerinin kesilmesinde özlük ve sicil dosyalarının başlıca dayanak olduğu; 113. maddesinde, sicil amirlerinin belli zamanlarda düzenleyecekleri sicil raporlarında, memurların liyakat derecesini not esasına göre kıymetlendirerek tespit edecekleri; 115. maddesinde, sicil amirlerinin maiyetlerindeki memurların sicil raporları ile birlikte, bunların genel durum ve davranışları bakımından da olumlu ve olumsuz nitelikleri, kusur ve eksiklikleri hakkında mütalaalarını bildirecekleri; 117. maddesinde, Devlet memurlarının yetersizlikleri halinde sicil raporlarında yazılı bulunan kusur ve eksikliklerinin, uyarılmaları bakımından, gizli bir yazı ile atamaya yetkili sicil âmirleri tarafından kendilerine bildirileceği; 119. maddesinde ise, sicil raporlarındaki sicil notu ortalaması 100 üzerinden 60 ve daha yukarı olanların olumlu sicil almış sayılacağı, sicil raporlarındaki sicil notu ortalaması 60’ın altında olanların olumsuz sicil almış sayılacağı kurala bağlanmıştır.
Öte yandan, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 121. maddesi hükmü uyarınca çıkarılan ve dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte yürürlükte bulunan Devlet Memurları Sicil Yönetmeliği’nin 17. maddesinde, sicil amirlerinin sicil raporunu doldurdukları her memuru; a) Dış görünüşü (kılık,kıyafet), b) Zeka derecesi ve kavrayış kabiliyeti, c) Azim ve sebatkarlık, dürüstlük, sır saklamada güvenirlilik ve beşeri münasebetlerdeki başarısı, d) Alkol, kumar, vb. alışkanlıkları memuriyetle bağdaşmayacak ölçüde sürdürme, dedikodu yapma, kıskançlık, kin tutma gibi kötü huy ve davranışları, bakımından genel bir değerlendirmeye tabi tutacakları, sicil döneminde edinilen bilgi ve müşahadelerden yararlanılarak yapılacak değerlendirme sonuçlarına göre memurların olumlu ve olumsuz yönleri, kusur ve noksanları hakkındaki düşüncelerin sicil raporunun şahsiyet değerlendirilmesine ait bölümüne ayrı ayrı açık ve gereğine göre kısa veya teferruatlı olarak yazılacağı, sicil amirlerinin memurların genel durum ve davranışları hakkındaki düşüncelerinin, not takdirlerinde dikkate alınacağı; 19. maddesinde, sicil amirlerinin sicil raporlarını itinalı, doğru ve tarafsız bir şekilde düzenlerken, Devlete sadakat ve bağlılığı, memuriyet sıfatının gerektirdiği şeref ve itibar ile hizmetlerin süratli ve ekonomik bir şekilde yürütülmesini, güvenilir ve yetenekli memurların yükselmelerini, diğerlerinin ise kamu hizmetlerinden uzaklaştırılmaları gerektiğini esas alacakları; 20. maddesinin 3. fıkrasında, garez veya özel maksatla memur hakkında gerçeğe aykırı değerlendirme yaptığı anlaşılan sicil amirinin değerlendirmesi geçersiz sayılarak memur hakkında varsa diğer sicil amir veya amirlerinin değerlendirmesine göre, yoksa o sicil döneminde son üç yılın aritmetik ortalaması esas alınarak buna göre işlem yapılacağı; 21. maddesinde ise yetersiz olarak değerlendirilmiş bulunan memurların, bu duruma sebep olan kusur ve noksanlarını gidermeleri için, sicil raporlarının bunların muhafazası ile görevli makamlara en son teslim tarihini takip eden bir ay içinde, atamaya yetkili amirlerce gizli bir yazı ile uyarılacakları kurala bağlanmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Sicil raporları; her yıl için yeniden düzenlenen, ilgili memurun o yıl içindeki mesleki bilgisini, deneyimini, tutum ve davranışlarını yansıtan ve tüm bu hususların yetkili sicil amirlerince değerlendirilmesinden sonra oluşan bir hukuki belgedir. Sicil raporlarındaki kanaatin oluşmasına etki eden hususların somut bilgi ve belgeye dayandırılma zorunluluğu ise, “sicillerin objektifliği” ilkesinin sonucudur.
Buna göre, davacının 81 puanla “iyi” olarak belirlenen 2002 yılına ilişkin sicil notunun hukuken kabul edilebilir, objektif nedenlere dayandırılmaması nedeniyle sicillerin objektifliği ilkesine aykırı olarak düzenlendiği sonucuna ulaşıldığından, dava konusu işlemde hukuka uygunluk görülmemiştir.
Bu itibarla, davanın reddi yönündeki İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.2577 sayılı Kanun’un 49. maddesine uygun bulunan davacının temyiz isteminin kabulüne;
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin temyize konu … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanun’un (geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 22/10/2020 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

(X)KARŞI OY :

İdare Mahkemesince verilen karar usule ve hukuka uygun olduğundan, temyiz isteminin reddi gerektiği görüşüyle çoğunluk kararına katılmıyorum.