Danıştay Kararı 5. Daire 2015/5089 E. 2015/9102 K. 17.11.2015 T.

Danıştay 5. Daire Başkanlığı         2015/5089 E.  ,  2015/9102 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2015/5089
Karar No : 2015/9102

Temyiz İsteminde Bulunanlar :
1- Davacı :
Vekili :
2- Davalı : Sağlık Bakanlığı
Vekili : Av.

İsteğin Özeti : …10. İdare Mahkemesince, Danıştay Beşinci Dairesinin 10.09.2014 günlü, E:2013/1580; K:2014/5909 sayılı bozma kararına uyularak verilen … günlü, … sayılı kararın; dilekçede yazılı nedenlerle, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Sağlık Bakanlığının Cevabının Özeti : Temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.
Davacının Cevabının Özeti : Cevap verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hâkimi :
Düşüncesi : Davacının temyiz isteminin reddi ile mahkeme kararının davanın reddine ilişkin hüküm fıkrasının onanması, davalı idarenin temyiz isteminin kabulü ile idare mahkemesi kararının vekalet ücreti yönünden bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Beşinci Dairesince işin gereği düşünüldü:
Dava, …ili …Devlet Hastanesinde uzman hekim olup ikinci görevle başhekimlik görevini yürüten davacının, yürüttüğü ikinci görevin üzerinden alınmasına ilişkin 20.06.2008 günlü, 6987 sayılı işlemin iptali ile işlem nedeniyle uğradığını ileri sürdüğü zararın tazmini için 10.000,00 TL maddi ve 75.000,00 TL manevi tazminatın ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
…10. İdare Mahkemesince, Danıştay Beşinci Dairesinin 10.09.2014 günlü, E:2013/1580; K:2014/5909 sayılı bozma kararına uyularak verilen … günlü, … sayılı kararla; …Devlet Hastanesinde poliklinik hizmetlerinin geç başlayıp erken sonlandırıldığı, 10.00-10.30 arası poliklinik hizmetlerine ara verildiği iddiaları ile ilgili olarak hakkında yürütülen soruşturma sonucunda düzenlenen inceleme raporundan, davacıya isnat olunan fiillerin sübuta erdiği ve sübuta eren fiillerin, davacının başhekimlik görevinden alınmasını gerekli kıldığı anlaşılmakla, kamu yararı ve hizmet gerekleri gözetilerek tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine hükmedilmiştir.
Davacı, İdare Mahkemesi kararının esası yönünden; davalı İdare ise davanın reddine karar verilmesine karşın, talep edilen tazminat tutarı için ayrıca nispi vekalet ücretine hükmedilmemesi yönünden kararın bozulmasını istemektedir.
İdare ve vergi mahkemeleri tarafından verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmeleri, 2577 sayılı idari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan nedenlerden birinin varlığına bağlı olup, davacı tarafından öne sürülen hususlar Mahkeme kararının davanın reddine yönelik kısmının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Davalı İdarenin temyiz talebine gelince;
2577 sayılı Kanunun 31. maddesinin göndermede bulunduğu, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 326. maddesinde; yargılama giderlerinin, davayı kaybeden tarafa yükleneceği; 330. maddesinde vekil ile takip edilen davalarda mahkemece, kanuna göre takdir olunacak vekâlet ücretinin, taraf lehine hükmedileceği; 323. maddesinde vekille takip edilen davalarda kanun gereğince takdir olunacak vekâlet ücretinin yargılama giderlerinden olduğu hükme bağlanmıştır.
31.12.2014 günlü, 29222 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren ve bu günden itibaren karar verilen davalarda uygulanacak olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin ikinci kısım ikinci bölümünün 15/a maddesinde, konusu para olmayan veya para ile değerlendirilemeyen hukuki yardımlara ilişkin İdare ve Vergi Mahkemelerinde takip edilen duruşmasız davalar için avukatlık ücreti 750,00 TL olarak belirlenmiştir. Tarifenin “Manevi tazminat davalarında ücret” başlıklı 10. maddesinde; manevi tazminat davalarında avukatlık ücretinin, hüküm altına alınan miktar üzerinden Tarifenin üçüncü kısmına göre belirleneceği, davanın kısmen reddi durumunda, karşı taraf vekili yararına Tarifenin üçüncü kısmına göre hükmedilecek ücretin, davacı vekili lehine belirlenen ücreti geçemeyeceği, bu davaların tamamının reddi durumunda avukatlık ücretinin, Tarife’nin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre hükmolunacağı, manevi tazminat davasının, maddi tazminat veya parayla değerlendirilmesi mümkün diğer taleplerle birlikte açılması durumunda; manevi tazminat açısından vekalet ücretinin ayrı bir kalem olarak hükmedileceği, 13. maddesinde ise, Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücretinin, davanın görüldüğü mahkeme için Tarifenin İkinci Kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla (yedinci maddenin ikinci fıkrası, dokuzuncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile onuncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla,) Tarifenin üçüncü kısmına göre belirleneceği düzenlemesine yer verilmiştir.
Davaya konu işlemin iptali istemi yanında 10.000,00 TL maddi 75.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesi istemiyle açılan davada verilen temyize konu kararda, davanın reddine karar verilmiş olup, Tarifenin 15/a maddesi uyarınca davalı idare lehine 750,00 TL maktu vekalet ücretine hükmedilmiştir.
İptal davası ile maddi ve manevi tazminat istemli tam yargı davalarının birlikte açıldığı durumlarda, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 10. maddesinin 4. fıkrasının, manevi tazminat talebinin ayrı bir kalem olarak değerlendirileceği hükmü uyarınca, işlemin iptali ve maddi tazminat talebinin birlikte bir kalem, manevi tazminat talebinin ise ayrı bir kalem olarak kabul edilip vekalet ücretinin buna göre belirlenmesi gerekmekte olup, temyize konu kararda, işlemin iptali istemi ile 10.000,00 TL maddi tazminat talebi yönünden davanın reddine karar verilmesi nedeniyle, davanın bu kısmı için, Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre 10.000,00 TL x % 12 = 1.200,00 TL nispi vekalet ücretine, manevi tazminat talebinin tamamının reddedilmesi nedeniyle de Tarifenin 10. maddesinin 3. fıkrası hükmü uyarınca ayrıca 750,00 TL maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, davalı idare lehine yalnızca 750,00 TL maktu vekalet ücretine hükmedilmesinde hukuki isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, davalı İdarenin temyiz isteminin kabulüyle, …10. İdare Mahkemesince verilen … günlü, … sayılı kararın davalı İdare lehine eksik vekalet ücretine hükmedilmesine ilişkin kısmının, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinin 1/b fıkrası uyarınca bozulmasına; davacının temyiz isteminin reddine ve kararın davanın reddine yönelik hüküm fıkrasının onanmasına, aynı maddenin 3622 sayılı Kanun’la değişik 3. fıkrası gereğince ve yukarıda belirtilen hususlar da gözetilerek bozulan kısım hakkında yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen Mahkemeye gönderilmesine, 17.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.