Danıştay Kararı 5. Daire 2015/3732 E. 2015/7228 K. 17.09.2015 T.

Danıştay 5. Daire Başkanlığı         2015/3732 E.  ,  2015/7228 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2015/3732
Karar No : 2015/7228

Temyiz Eden (Davalı) :
Vekili :
Karşı Taraf(Davacı) :
Vekili :
İsteğin Özeti : .. İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:… K:.. sayılı kararın; dilekçede yazılı nedenlerle, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Cevabın Özeti : Temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.
Danıştay Tetkik Hâkimi :
Düşüncesi : Davalı idarenin temyiz isteminin kabul edilerek, İdare Mahkemesi kararının vekalet ücreti ödenmemesine ilişkin kısmının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Beşinci Dairesince işin gereği düşünüldü:
Dava, … Devlet Hastanesinde Göz Hastalıkları uzmanı olarak görev yapan davacının, eş durumu mazereti nedeniyle İstanbul iline atanmak istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin 24.11.2014 tarih ve 2014.5464.3241 sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
… İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…; K:… sayılı kararla; davacı vekilinin 02.03.2015 tarihinde kayda giren dilekçesiyle davadan feragat etmesi nedeniyle, dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmiştir.
Davalı İdare, lehine vekalet ücretine hükmedilmediğini ileri sürmekte ve İdare Mahkemesi kararının vekalet ücreti yönünden temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.
02.11.2011 günlü, 28103 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 659 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin “Davalardaki temsilin niteliği ve vekalet ücretine hükmedilmesi ve dağıtımı” başlıklı 14. maddesinin 1. fıkrasında, “Tahkim usulüne tabi olanlar dahil adli ve idari davalar ile icra dairelerinde idarelerin vekili sıfatıyla hukuk birimi amirleri, muhakemat müdürleri, hukuk müşavirleri ve avukatlar tarafından yapılan takip ve duruşmalar için, bu davaların idareler lehine neticelenmesi halinde, bunlar tarafından temsil ve takip edilen dava ve işlerde ilgili mevzuata göre hükmedilmesi gereken tutar üzerinden idareler lehine vekâlet ücreti takdir edilir.” hükmüne yer verilmiş olup, anılan hükümde bahsi geçen “ilgili mevzuat”tan da, 1136 sayılı Avukatlık Kanunu ile söz konusu Kanun’un 168. maddesinde değinilen Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ni anlamak gerekeceği ve Avukatlık Kanunu’nun 168. maddesinin son fıkrasında ise, avukatlık ücretinin takdirinde hukuki yardımın tamamlandığı veya dava sonunda hüküm verildiği tarihte yürürlükte olan tarifenin esas alınacağı hükme bağlandığından, dosya anılan 659 sayılı KHK’nin yürürlüğe girmesinden önce tekemmül etmiş olsa dahi, avukatlık vekalet ücretine hükmedilip edilmeyeceği hususunda hükmün verildiği tarihteki hukuki durumun esas alınması gerektiği açıktır.
Diğer taraftan; 2577 sayılı Yasa’nın 31. maddesinin gönderme yaptığı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 326. maddesinde; yargılama giderlerinin, davayı kaybeden tarafa yükleneceği; 330. maddesinde vekil ile takip edilen davalarda mahkemece, kanuna göre takdir olunacak vekâlet ücretinin, taraf lehine hükmedileceği; 323. maddesinde vekille takip edilen davalarda kanun gereğince takdir olunacak vekâlet ücretinin yargılama giderlerinden olduğu hükme bağlanmıştır.
31.12.2014 günlü, 29222 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren ve bu günden itibaren karar verilen davalarda uygulanacak olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 2. maddesinde, Tarifelerde yazılı avukatlık ücretinin, kesin hüküm elde edilinceye kadar olan dava, iş ve işlemlerin karşılığı olduğu, 3. maddesinde de, yargı yerlerince karşı tarafa yükletilecek avukatlık ücretinin, tarifelerde yazılı miktardan az ve üç katından çok olamayacağı kuralı getirilmiştir.
Anılan Tarife’nin “Danıştay’da, Askeri Yüksek İdare Mahkemesinde, bölge idare, idare ve vergi mahkemelerinde görülen dava ve işlerde ücret” başlıklı 15. maddesinin 1. fıkrasında “Danıştay’da ilk derecede veya duruşmalı olarak temyiz yoluyla görülen dava ve işlerde, idari ve vergi dava daireleri genel kurulları ile dava dairelerinde, bölge idare, idare ve vergi mahkemelerinde birinci savunma dilekçesi süresinin bitimine kadar anlaşmazlığın feragat ya da kabul nedenleriyle ortadan kalkması veya bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesi durumunda Tarifede yazılı ücretin yarısına, diğer durumlarda tamamına hükmedilir.” düzenlemesi yer almakta olup, Tarife’nin ” Yargı Yerleri ile İcra ve İflas Dairelerinde Yapılan ve Konusu Para Olmayan veya Para ile Değerlendirilemeyen Hukuki Yardımlara Ödenecek Ücret ” konusunu düzenleyen İkinci Bölümü’nde İdare ve Vergi Mahkemelerinde takip edilen duruşmasız davalar için 750,00 TL avukatlık ücreti ödeneceği öngörülmüştür.
Dosyanın incelenmesinden, dava dilekçesinin 09.03.2015 tarihinde davalı İdareye tebliğ edildiği, İdarenin hukuk müşaviri marifetiyle süresinde 02.04.2015 tarihinde savunmasını yaptığı ve avukatlık ücretine hak kazanmış olduğu; davacının ise birinci savunma dilekçesi verme süresi içerisinde 02.03.2015 tarihinde davasından feragat ettiği görülmektedir.
Bu durumda, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalı İdare lehine 15. madde kapsamında avukatlık ücretinin yarısına hükmedilmesi gerekirken, bu husus gözetilmeksizin vekâlet ücretine hükmedilmemesine dair İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, davalı idarenin temyiz isteminin kabulüyle, … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…; K:… sayılı kararın; davalı İdare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesine ilişkin kısmının, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1/c fıkrası uyarınca bozulmasına; aynı maddenin 3622 sayılı Kanun’la değişik 3. fıkrası gereğince ve yukarıda belirtilen hususlar da gözetilerek yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen Mahkemeye gönderilmesine, 17/09/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.