Danıştay Kararı 5. Daire 2015/3457 E. 2015/6941 K. 09.09.2015 T.

Danıştay 5. Daire Başkanlığı         2015/3457 E.  ,  2015/6941 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2015/3457
Karar No : 2015/6941

Temyiz Eden (Davacı) :
Karşı Taraf (Davalı) :
Vekili :
İsteğin Özeti : nde çalışan memurlara iki maaş tutarında ödenen ikramiyelerin hesabında taban ve kıdem aylıklarının, Daire Başkanları ve 1.Hukuk Müşavirine ödenen ikramiyelerin hesabında ise ayrıca makam tazminatının ilave edilerek yapılan ödemeler nedeniyle oluşan 1.107.311,30-TL kamu zararının, harcama yetkilisi olarak davacıdan tahsili gerektiği yönündeki kesinleşmiş Sayıştay ilamına istinaden söz konusu miktarı rızaen ödenmeyi kabul edip etmediği, kabul etmediği takdirde 2004 sayılı İcra İflas Kanunu hükümlerine göre tahsil edileceği yönündeki davalı idarenin 13/10/2014 tarih ve 18164 sayılı işlemin iptali istemiyle açılan davada; Sayıştay ilamıyla hüküm altına alınan kamu zararı alacağının, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu hükümleri uyarınca davacıdan tahsil edilebileceği dikkate alındığında; davalı idarenin 2004 sayılı Yasa uyarınca ilamlı icra yoluna başvurmadan önce tesis ettiği, herhangi bir şekilde maaştan kesinti yapılacağı veya ödeme emri düzenleneceği yolunda uyarı içermeyen, hazırlık niteliğindeki dava konusu işlemin, 2577 sayılı Yasanın 14/3-d maddesinde belirtilen “idari davaya konu olacak kesin ve yürütülmesi zorunlu bir işlem olmadığı” gerekçesiyle davanın 2577 sayılı Kanunun 14/3-d ve 15/1-b maddeleri uyarınca incelenmeksizin reddi yolunda … İdare Mahkemesi’nce verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.
Cevabın Özeti : Temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.
Düşüncesi : İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmüştür.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Beşinci Dairesince, Danıştay Dava Daireleri arasındaki iş bölümünün belirlendiği, Danıştay Başkanlık Kurulunun 22/12/2014 tarihli ve 2014/17 sayılı kararı sonucu dosyanın Danıştay Onuncu Dairesinden iletildiği görülerek işin gereği düşünüldü:
İdare ve vergi mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin varlığına bağlıdır…. İdare Mahkemesi’nce verilen … günlü, E:…; K:… sayılı karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir neden de bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın onanmasına, temyiz giderlerinin istemde bulunan davacı üzerinde bırakılmasına, 09/09/2015 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY :

Uyuşmazlık, tespit edilen bir kamu zararının ödenmesinin istenilmesine ilişkin işlemden doğmaktadır.
İdari uyuşmazlıklar idari yargıda çözülebilir. Davaya konu edilen karar idari bir işlem olup, bu işlemin adli yargıda açılacak bir alacak davası yoluyla icra edilecek olması, onun kesin ve icrai nitelikte olmadığını göstermemektedir.
Bu işleme karşı idari yargıda dava açılmakla, idari uyuşmazlığın -doğal olarak- idari yargıda çözümlenmesi, bir başka deyişle “belirlenen zarardan davacının sorumlu tutulmasına” ilişkin kararın yargısal denetiminin idari yargıda yapılması amaçlanmıştır. Bu işlemin idari yargıda dava konusu edilemeyeceği sonucuna varılması, idari bir işlemin idari yargı denetimi dışında bırakılması, idari bir uyuşmazlığın adli yargı yeri tarafından irdelenip çözümlenmesini istemek anlamındadır.
Kesin ve icrai olduğunda kuşku bulunmayan işlemin idari davaya konu olabileceği ve bu nedenle uyuşmazlığın esasının incelenip çözüme kavuşturulması gerektiği açıktır.
Temyiz edilen kararın bu gerekçeyle bozulması gerektiği görüşüyle onama kararına karşıyız.