Danıştay Kararı 5. Daire 2015/2387 E. – K. 08.06.2015 T.

Danıştay 5. Daire Başkanlığı         2015/2387 E.  ,  / K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2015/2387
Karar No : 2015/8821

Temyiz Eden (Davacı) :
Karşı Taraf (Davalı) :
Vekili :
İsteğin Özeti : …. İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…; K:… sayılı kararın; dilekçede yazılı nedenlerle, temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.
Cevabın Özeti : Temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.
Danıştay Tetkik Hâkimi :
Düşüncesi : Davacı iç denetçi olarak görev yapmakta iken görevde yükselme ya da unvan değişikliği sınavına katılmadan Devlet Memurları Kanununun 76 maddesinde belirtilen İdarenin takdir yetkisi kapsamında daire başkanlığı görevine atanmıştır. Davacının geçmiş hizmetleri ve kariyeri dikkate alındığında, kazanılmış hak aylık derecesi korunmak suretiyle takdir yetkisi kullanılarak uzman kadrosuna atanmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığından, Mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Beşinci Dairesince işin gereği düşünüldü:
Dava; davacının Muhasebat Genel Müdürlüğü Daire Başkanlığı görevinden alınarak, aynı yere Maliye Uzmanı olarak atanmasına ilişkin 14.8.2014 günlü işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
…. İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…; K:… sayılı kararla; davacının, 9.4.2012 tarihinde Muhasebat Genel Müdürlüğü’ne daire başkanı olarak idarenin takdir yetkisi kapsamında görevde yükselme ya da unvan değişikliği sürecine tabi olmaksızın atandığı; dava dosyasında bulunan bilgi ve belgelerin ve davalı idarenin savunmasının birlikte değerlendirilmesinden, davacının kazanılmış hak aylık derecesi korunarak, idarenin takdir yetkisi kapsamında Maliye Uzmanı olarak atanmasına ilişkin işlemde kamu yararı ve hizmet gerekleri yönünden hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle dava reddedilmiştir.
Davacı, dava konusu işlemin hukuka aykırı olduğunu ileri sürmekte ve İdare Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 76. maddesinin 1. fıkrasında, “Kurumlar, görev ve ünvan eşitliği gözetmeden kazanılmış hak aylık dereceleriyle memurları bulundukları kadro derecelerine eşit veya 68. maddedeki esaslar çerçevesinde daha üst, kurum içinde aynı veya başka yerlerdeki diğer kadrolara naklen atayabilirler.” hükmüne yer verilmiştir.
İdarelere, kamu görevlilerinin naklen atanmaları konusunda takdir yetkisi tanınmış ise de, bu yetkinin kullanımı kamu yararı ve hizmet gerekleriyle sınırlı olup, bu açıdan yargı denetimine tabi bulunduğu İdare Hukukunun bilinen ilkelerindendir.
Dava dosyasının incelenmesinden; davacının 9.4.2012 tarihinde Muhasebat Genel Müdürlüğü’ne daire başkanı olarak idarenin takdir yetkisi kapsamında atandığı, aynı şekilde dava konusu işlemle de maliye uzmanı olarak atandığı, atanmasını gerektirecek disiplin soruşturması geçirmediği gibi görevinde başarısız olduğuna dair bilgi ve belgenin de sunulmadğı anlaşılmaktadır.
Davacının görevden alınmasını gerektirecek nitelikte hukuken kabul edilebilir bir neden ileri sürülmeksizin salt takdir yetkisine dayalı olarak kurulan işlemde sebep unsuru yönünden hukuka uygunluk bulunmamaktadır.
Bu durumda; kamu yararı ve hizmet gerekleri gözetilerek kurulduğu kanıtlanamayan dava konusu işlemde hukuka uyarlık, davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulüyle … İdare Mahkemesince verilen 05/03/2015 günlü, E:… ; K:… sayılı kararın; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1/b fıkrası uyarınca bozulmasına; aynı maddenin 3622 sayılı Kanunla değişik 3. fıkrası gereğince ve yukarıda belirtilen hususlar da gözetilerek yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen Mahkemeye gönderilmesine, 10/11/2015 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.