Danıştay Kararı 5. Daire 2014/4625 E. 2014/5823 K. 09.09.2014 T.

5. Daire         2014/4625 E.  ,  2014/5823 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2014/4625
Karar No : 2014/5823

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı): …
Vekili: …
Karşı Taraf: …

İsteğin Özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen … günlü, E:…; K:… sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

Cevabın Özeti: Temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.

Danıştay Tetkik Hakimi: …
Düşüncesi: İdare Mahkemesi kararının gerekçesi değiştirilmek suretiyle onanması gerektiği düşünülmüştür.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Beşinci Dairesi’nce; … İdare Mahkemesince, davanın reddi yolunda verilen … günlü, E:…; K:… sayılı kararın yetki yönünden bozulmasına ilişkin, Dairemizin 12.05.2011 günlü, E:2010/1329; K:2011/2367 sayılı kararına, uyulmayarak ısrar edilmesi üzerine, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun 06.02.2014 günlü, E:2012/1390; K:2014/267 sayılı kararıyla, ısrar kararının ısrar edilen hususa ilişkin olarak onanması, kararın uyuşmazlığın esası hakkındaki bölümüne yönelik temyiz istemi hakkında bir karar verilmek üzere dosyanın Dairemize gönderilmesi üzerine işin gereği yeniden düşünüldü:
Dava; … Sulh Ceza Mahkemesi’nde Mübaşir olarak görev yapan davacının, memur kadrosuna atanma talebiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin 23.02.2009 günlü, 2009/117 sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
… İdare Mahkemesi’nce verilen kararla; 1992 tarihinde yapılan memuriyet sınavını kazanan, ancak, kadro yetersizliği nedeniyle ve kendi talebi doğrultusunda (05.02.1993 tarihli dilekçesi ) Yardımcı Hizmetler Sınıfına atanan davacının, o tarihten itibaren bu sınıfta çalıştığı belirtildikten sonra, Adalet Bakanlığı Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliği’nin ilgili hükümleri uyarınca Genel İdari Hizmetler Sınıfında bir kadroya atanması için Yönetmelikte belirtilen şartları taşıması, görevde yükselme eğitim programına katılması ve gerek eğitim sonunda gerekse görevde yükselme sınavında başarılı olması gerektiğinden bahisle talebinin reddinde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle dava reddedilmiştir.
Davacı tarafından, 1992 yılında yapılan memuriyet sınavını kazandığı halde atamasının kadro yetersizliği sebebiyle yardımcı hizmetler sınıfında hizmetli kadrosuna geçici olarak yapıldığı, memur kadrosunun kendisi için kazanılmış hak olduğu, müteaadit defalar talepte bulunmasına rağmen atamasının memur kadrosuna yapılmamasının hukuka aykırı olduğu öne sürülerek, İdare Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Dosyanın incelenmesinden, … Sulh Ceza Mahkemesinde mübaşir olarak görev yapan davacının, 10.10.1992 tarihinde … Adli Yargı Adalet Komisyonu tarafından açılan memuriyet sınavını kazandığı, kadro yetersizliği nedeniyle ve kendi talebi doğrultusunda (05.02.1993 tarihli dilekçesi)10.9.1993 tarihli Bakan Oluru ile 657 sayılı Yasanın 54.maddesi uyarınca … Eğitim ve Dinlenme Tesislerine Yardımcı Hizmetler Sınıfında hizmetli kadrosuna atandığı, davalı idareye muhtelif tarihlerde başvuruda bulunarak Yardımcı Hizmetler Sınıfından, Genel İdari Hizmetler Sınıfında memur kadrosuna geçme talebinde bulunduğu, 18.2.2009 tarihli dilekçesi ile bu talebini yenilemesi üzerine dava konusu … Adli Yargı Adalet Komisyonu Başkanlığı’nın 23.02.2009 tarih ve 2009 /117 sayılı kararı ile isteminin reddedildiği anlaşılmaktadır.
Görülmekte olan uyuşmazlığın çözüme kavuşturulabilmesi için, kazanılmış hak kavramının açıklığa kavuşturulması gerekmektedir.
Kazanılmış haklar, hukuk devleti kavramının temelini oluşturan en önemli unsurdur. Anayasa Mahkemesi’nin 03.04.2001 tarih ve E. 1999/50, K.2001/67 sayılı kararında ‘kazanılmış hak”; kişinin bulunduğu statüden doğan, tahakkuk etmiş ve kendisi yönünden kesinleşmiş ve kişisel alacak niteliğine dönüşmüş hak olarak tanımlanmış bulunmaktadır. Öte yandan, Danıştay İçtihatları Birleştirme Kurulu’nun 14.06.1989 tarih ve E. 1989/1-2, K. 1989/2 sayılı kararında da; gerek öğretide, gerekse uygulamada, kişilerin hukuki statülerini belirlemiş ve buna dayalı olarak da yeni hukuki durumların ve hakların elde edilmesine neden olmuş, bir başka deyişle hukuki sonuçlarını yerine getirmiş olan durumların, artık geriye dönülmez, vazgeçilmez haklar olduğu, yani kazanılmış hak teşkil ettiği belirtilmiştir.
Yukarıda yer verilen tanımlar ışığında, kişilerin kazanmış oldukları sınavların kazanılmış hak kavramı içinde değerlendirilmesinin ve bu sınavların boşalacak ya da açılacak kadrolara koşulsuz atanmayı gerektirecek nitelikte olduğunun kabulüne olanak bulunmadığı kuşkusuzdur. Boşalacak ya da açılacak kadroların, daha önce yapılmış olan sınavda başarılı olanların atanması yoluyla doldurulmasının, sonraki tarihlerde bu kadrolara atanma koşullarını sağlayan kişilerin haklarının kısıtlanması sonucunu doğurması açısından kabulü mümkün değildir.
Öte yandan, davacının 1992 yılında yapılan memuriyet sınavını kazandığından bahisle doğrudan memur kadrosuna atanma talebinde bulunduğu hususu gözönünde bulundurulduğunda, ilgilinin, kazandığı sınav nedeniyle, ilk kez 1999 yılında yürürlüğe giren görevde yükselme yönetmeliği hükümlerinden ve 25.03.2004 günlü, 25413 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Adalet Bakanlığı Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliği hükümlerinden yararlandırılmasına olanak bulunmadığı gibi; istek tarihinde yürürlükte bulunan görevde yükselme yönetmeliği hükümlerine göre, davacının memur kadrosuna doğrudan atanmasının yeniden gerçekleştirilecek sınav sonucuna göre olanaklı bulunması karşısında; ilgilinin memur kadrosuna atanma talebiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırlık bulunmamaktadır.
Bu durumda; İdare Mahkemesince, davanın yukarıda belirtilen gerekçeyle reddi gerekirken, yalnızca Adalet Bakanlığı Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliği hükümleri esas alınmak suretiyle çözümlenerek reddinde isabet bulunmamakla birlikte, bu husus sonucu itibarıyla yerinde bulunan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin reddiyle … İdare Mahkemesi’nce verilen ve hüküm fıkrası itibarıyla hukuka uygun bulunan … günlü, E:…; K:… sayılı kararın yukarıda belirtilen gerekçeyle onanmasına, temyiz giderlerinin istemde bulunan davacı üzerinde bırakılmasına. 09.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.