Danıştay Kararı 5. Daire 2013/9734 E. 2016/1263 K. 10.03.2016 T.

Danıştay 5. Daire Başkanlığı         2013/9734 E.  ,  2016/1263 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2013/9734
Karar No : 2016/1263

Temyiz Eden (Davalı) :
Vekilleri :
Karşı Taraf(Davacı) :
Vekili :
İsteğin Özeti : … A.Ş.’de çalışmakta iken, Kurumun özelleştirme kapsamına alınması sonucunda 4046 sayılı Kanun’un 22. maddesi uyarınca nakle tabi personel olarak davalı İdare emrine atanan davacının, 5473 sayılı Kanun uyarınca getirilen ve sonradan güncellenen ek ödemelerin maaşına yansıtılması talebiyle yaptığı başvurunun zımnen reddine ilişkin işlemin iptali ile yoksun kaldığı parasal haklarının yasal faiziyle birlikte tazmini istemiyle açtığı davada; nakle tabi personelin, 406 sayılı Kanunun Ek 29. maddesi uyarınca Devlet Personel Başkanlığına bildirildikleri tarihe kadar kamu personelinin ücretlerinde yapılacak artışlardan yararlandırıldıkları; davacının Devlet Personel Başkanlığına bildirildiği 18/04/2006 tarihi itibarıyla yürürlükte olan … TL’lik kısmını hak ettiğinin açık olduğu; bu nedenle dava konusu işlemin bu kısmında hukuka uyarlık bulunmadığı; 01/07/2006 tarihinde yürürlüğe giren diğer … TL’lik kısım ise, davacının Devlet Personel Başkanlığına bildirildiği tarihten sonra yürürlüğe girdiğinden, adı geçenin bu tutardan yararlanamayacağı gerekçesiyle dava konusu işlemin, 01/01/2006 tarihinden itibaren yürürlüğe giren …TL’lik ek ödemeye ilişkin kısmının iptali ile yoksun kaldığı parasal hakların davalı İdareye başvurduğu (Mahkemece sehven 23.07.2013 yazılmıştır.) 23/07/2012 tarihinden itibaren ödenmesi; 01/07/2006 tarihinden itibaren yürürlüğe giren ikinci …TL yönünden ise davanın reddi yolunda … 4. İdare Mahkemesince verilen … günlü, … sayılı kararın; dilekçede yazılı nedenlerle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.
Cevabın Özeti : Temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.
Danıştay Tetkik Hâkimi :
Düşüncesi : İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Beşinci Dairesince işin gereği düşünüldü:
4046 sayılı Yasanın 22. maddesinin beşinci fıkrasında, “Bu madde hükümlerine göre kamu kurum ve kuruluşlarına nakledilen sözleşmeli personel ile iş kanunlarına tâbi personele, Devlet Personel Başkanlığına bildirildikleri tarihteki kadro ve pozisyonlarına ilişkin olarak bildirim tarihi itibarıyla almakta oldukları sözleşme ücreti, ücret (fazla mesai ücreti hariç), ikramiye, bankacılık tazminatı, ek ücret, ek ödeme, teşvik ödemesi ve benzeri adlarla yapılan ödemelerin toplam net tutarının (bu tutar sabit bir değer olarak esas alınır); nakledildiği kurum veya kuruluştaki kadro veya pozisyonlara ilişkin olarak yapılan aylık, ek gösterge, ikramiye, her türlü zam ve tazminatları (ek tazminat ve bankacılık tazminatı dâhil), makam tazminatı, temsil tazminatı, görev tazminatı, sözleşme ücreti, ücret, ek ücret, ek ödeme, teşvik ödemesi, döner sermaye payı ve benzeri adlarla yapılan her türlü ödemelerin (fazla mesai ücreti, fiilen yapılan ders karşılığı ödenen ek ders ücreti hariç) toplam net tutarından fazla olması halinde aradaki fark tutarı, herhangi bir vergi ve kesintiye tâbi tutulmaksızın fark kapanıncaya kadar ayrıca tazminat olarak ödenir.” hükmüne yer verilmiştir.
Davacının … A.Ş. Genel Müdürlüğü tarafından atandığı kuruma bildirilen maaş nakil ilmuhaberinde, dava konusu ek ödeme dahil edilmeksizin net ücretinin belirlendiği; başka bir deyişle, davacının Devlet Personel Başkanlığına bildirim tarihindeki net ücreti içinde, söz konusu ek ödemenin yer almadığı anlaşılmıştır.
Öte yandan; davacının … A.Ş. Genel Müdürlüğünde aldığı ücretine dava konusu ek ödemenin ilave edilmesi durumunda; alacağı ücret ile atandığı kurumda emsaline ödenen ücret arasındaki farkın kapanmış olması halinde, davacıya fark tazminatı ödenmeyeceği ve emsali personelin aldığı ücreti alacağı tabiidir.
İdare ve vergi mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin varlığına bağlıdır. … 4. İdare Mahkemesince verilen …. günlü, E… sayılı karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir neden de bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın, yukarıdaki açıklamanın eklenmesi suretiyle onanmasına; temyiz giderlerinin istemde bulunan davalı İdare üzerinde bırakılmasına, 10/03/2016 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
(X) KARŞI OY :
Dava, ilgilinin maaşının unsurları ve miktarı yönünden yapılan belirleme işleminden kaynaklanmakta olup bu işlemden doğan zararın karşılanması istemiyle birlikte açılmış iptal ve tazminat davasıdır. Bu sebeple de, dava açma süresinin İYUK.’nun 12., 7. ve 11. maddeleri esas alınarak hesaplanması gerekmektedir.
Buna göre, davanın açıldığı tarihten önceki son birkaç aylık maaş ödemeleri davacının ödenecek maaşının ilk kez belirlenmesinden bağımsız işlemler olmadığından, davacının bu hususta ilk ödemenin yapıldığı ya da maaş hesaplama unsurlarında bir değişiklik olmuşsa, buna göre ilk ödemenin yapıldığı tarihte başlayan süre içinde dava açmadığı anlaşılmaktadır. 23/07/2012 tarihli başvurusu ise İYUK.’nun 11. maddesinde belirlenen süre içinde olmadığından dava süresini etkilememektedir.
Bu nedenle davanın süre aşımı yönünden reddi gerektiğinden, İdare Mahkemesi kararının bozulmasının uygun olacağı görüşüyle karara karşıyım.