Danıştay Kararı 5. Daire 2013/9553 E. 2016/821 K. 18.02.2016 T.

Danıştay 5. Daire Başkanlığı         2013/9553 E.  ,  2016/821 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2013/9553
Karar No : 2016/821

Temyiz İsteminde Bulunan (Davalı) :
Vekili :
Karşı Taraf (Davacı) :
Vekili :
İsteğin Özeti : Türk Telekom A.Ş.’nde görev yapmakta iken, özelleştirme sonucu davalı İdareye atanan davacının, 4046 sayılı Yasanın 22. ve 406 sayılı Yasanın Ek 29. maddesi gereğince önceki ve yeni görevlerinin parasal hakları arasındaki farkın ödenmesi sırasında, 5473 sayılı Yasa uyarınca 8.5.2006 tarihli 2006/T-17 sayılı Yüksek Planlama Kurulu kararı ile 1.1.2006 ve 1.7.2006 tarihlerinden geçerli olmak üzere getirilen ek ödemelerin 5793 sayılı Kanun sonrası güncelleştirilmiş tutarı ile 666 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile getirilen ek ödemelerin göz önüne alınması yolundaki başvurusunun reddine ilişkin 5.7.2012 günlü işlemin iptali ile bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal hakların, başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açtığı davada; davanın 15.5.2012 tarihinden öncesine ilişkin kısmının süre aşımı nedeniyle incelenmesine olanak bulunmadığı; nakle tabi personelin, 406 sayılı Kanunun Ek 29. maddesi uyarınca Devlet Personel Başkanlığına bildirildikleri tarihe kadar kamu personelinin ücretlerinde yapılacak artışlardan yararlandırıldıkları; 4.1.2010 tarihinde Devlet Personel Başkanlığına nakle tabi personel olarak bildirilen davacının 8.5.2006 günlü, 2006/T-17 sayılı Yüksek Planlama Kurulu kararı ile getirilen ve 1.1.2006 ve 1.7.2006 tarihlerinden geçerli olmak üzere verilen ek ödemelerin, 5793 sayılı Kanun sonrası güncelleştirilmiş halinden faydalanması gerektiği; 666 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile getirilen ek ödemelerin ise, davacının isminin Devlet Personel Başkanlığına bildirildiği tarihten sonra yürürlüğe girmesi nedeniyle, davacının bu ek ödemelerden faydalanmasına olanak bulunmadığı gerekçesiyle; dava konusu işlemin, 5473 sayılı Kanun ile getirilen (5793 sayılı kanunla değişiklik ve eklemeler yapılan) ek ödemelerin davacının maaşına yansıtılmaması ile ilgili kısmı açısından iptali; 666 sayılı KHK ile getirilen ek ödemelerin maaşına yansıtılmaması ile ilgili kısmı açısından davanın reddi; tazminat isteminin kısmen kabulü ile 15.5.2012 tarihinden itibaren yoksun kaldığı ek ödemelere ilişkin (5473 sayılı Yasa ile getirilip 5793 sayılı Yasa ile değişiklik ve eklemeler yapılan) parasal hakların, başvuru tarihi olan 29.6.2012 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte, davalı İdarece hesaplanarak davacıya ödenmesi; davanın, 666 sayılı KHK ile getirilen ek ödemelere ilişkin tazminat istemi yönünden esastan; 15.5.2012 tarihinden önceki döneme yönelik ek ödeme farkının tazmini istemi yönünden ise süre aşımı nedeniyle reddi yolunda … 1. İdare Mahkemesince verilen … günlü, … sayılı kararın, iptal-kabule ilişkin kısmının; dilekçede yazılı nedenlerle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.
Cevabın Özeti : Cevap verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hâkimi :
Düşüncesi : Mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Beşinci Dairesince işin gereği düşünüldü:
İdare ve vergi mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin varlığına bağlıdır. … 1. İdare Mahkemesince verilen … günlü, … sayılı karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir neden de bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın iptal-kabule ilişkin kısmının onanmasına; temyiz giderlerinin istemde bulunan davalı idare üzerinde bırakılmasına, 18.2.2016 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY :
Dava, ilgilinin maaşının unsurları ve miktarı yönünden yapılan ilk belirleme işleminden kaynaklanmakta olup bu işlemden doğan zararın karşılanması istemiyle birlikte açılmış iptal ve tazminat davasıdır. Bu sebeple de, dava açma süresinin İYUK.’nun 12., 7. ve 11. maddeleri esas alınarak hesaplanması gerekmektedir.
Buna göre, davanın açıldığı tarihten önceki son bir-kaç aylık maaş ödemeleri davacının ödenecek maaşının ilk kez belirlenmesinden bağımsız işlemler olmadığından, davacının bu hususta ilk ödemenin yapıldığı, ya da maaş hesaplama unsurlarında bir değişiklik olmuşsa, buna göre ilk ödemenin yapıldığı tarihte başlayan süre içinde dava açmadığı anlaşılmaktadır. 29.6.2012 tarihli başvurusu ise 11. maddede belirlenen süre içinde olmadığından dava süresini etkilememektedir.
Uyuşmazlıkta, anılan 12. maddedeki işlemin icrasından doğan tam yargı davası ile ilgili süre başlangıcı hükmünün uygulanması olanağı bulunmamaktadır.
Bu nedenle davanın tümüyle süre aşımı yönünden reddi gerektiğinden, İdare Mahkemesi kararının, iptal-kabule ilişkin kısmının bozulması gerektiği görüşüyle karara katılmıyorum.