Danıştay Kararı 5. Daire 2013/4776 E. 2015/7896 K. 15.10.2015 T.

Danıştay 5. Daire Başkanlığı         2013/4776 E.  ,  2015/7896 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2013/4776
Karar No : 2015/7896

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı) :
Vekili :
Karşı Taraf (Davalı) : İstanbul Valiliği
Vekili : Av.

İsteğin Özeti : … 8. İdare Mahkemesince verilen … günlü, … sayılı kararın, dilekçelerde yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.
Cevabın Özeti : Cevap verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hâkimi :
Düşüncesi : Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Beşinci Dairesi’nce işin gereği düşünüldü:
Dava, … Göz Araştırma Hastanesi’nde Başhekim olarak görev yapan davacı tarafından, Kamu Görevlileri Etik Davranış İlkeleri ile Başvuru Usul ve Esasları Hakkındaki Yönetmeliğin 9 ve 14.maddelerine aykırı davrandığına ilişkin 14.9.2011 gün 2011/611 sayılı İstanbul İl Disiplin Kurulu kararının iptali istemiyle açılmıştır.
… 8. İdare Mahkemesi’nin temyiz edilen kararıyla; davacının sağlık kongresi sponsorluğu için firma temsilcileri ile hastane başhekimi sıfatıyla görüştüğü ve hastanede görev yapan hekimlere destek istediği; yapmış olduğu görüşmelerde kongreye katılacak hekim sayısının ve hangi hekimlerin katılacağının belirlenmesi suretiyle Kamu Görevlileri Etik Davranış İlkeleri ile Başvuru Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik hükümlerine aykırı hareket ettiği; dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine hükmedilmiştir.
Davacı, dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığını ileri sürerek, İdare Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.
13.4.2005 gün 25785 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Görevlileri Etik Davranış İlkeleri ile Başvuru Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin 9. maddesinde; “Kamu görevlileri; tüm eylem ve işlemlerinde yasallık, adalet, eşitlik ve dürüstlük ilkeleri doğrultusunda hareket ederler, görevlerini yerine getirirken ve hizmetlerden yararlandırmada dil, din, felsefi inanç, siyasi düşünce, ırk, cinsiyet ve benzeri sebeplerle ayrım yapamazlar, insan hak ve özgürlüklerine aykırı veya kısıtlayıcı muamelede ve fırsat eşitliğini engelleyici davranış ve uygulamalarda bulunamazlar. Kamu görevlileri, takdir yetkilerini, kamu yararı ve hizmet gerekleri doğrultusunda, her türlü keyfilikten uzak, tarafsızlık ve eşitlik ilkelerine uygun olarak kullanırlar.Kamu görevlileri, gerçek veya tüzel kişilere öncelikli, ayrıcalıklı, taraflı ve eşitlik ilkesine aykırı muamele ve uygulama yapamazlar, herhangi bir siyasi parti, kişi veya zümrenin yararını veya zararını hedef alan bir davranışta bulunamazlar, kamu makamlarının mevzuata uygun politikalarını, kararlarını ve eylemlerini engelleyemezler” hükmü; aynı Yönetmeliğin 14. maddesinde ise “Kamu görevlileri; görev, unvan ve yetkilerini kullanarak kendileri, yakınları veya üçüncü kişiler lehine menfaat sağlayamaz ve aracılıkta bulunamazlar, akraba, eş, dost ve hemşehri kayırmacılığı, siyasal kayırmacılık veya herhangi bir nedenle ayrımcılık veya kayırmacılık yapamazlar” hükmü yer almaktadır.
Dava dosyasının incelenmesinden; … Göz Araştırma Hastanesi’nde Başhekim olarak görev yapan davacının, sağlık kongrelerine destek veren ve vermeyen firmaların adlarını tüm hastaneye yazılı olarak ilan ettiği ve hastanede görevli hekimlere, kongreye destek vermeyen firmaların ilaç ve tıbbi ürünlerinin yazılmaması yönünde telkin ve imada bulunduğu, davacının hastaneye alınan ilaç ve tıbbi sarf malzemelerinin büyük çoğunluğunu kongrelere destek veren firmalardan temin ettiği, bu firmalar vasıtasıyla eşi ile birlikte yurtdışı kongrelere katıldığı, Başhekimlikçe hastane bahçesinde bulunan otoparkın işletildiği ve elde edilen gelirin nereye ve kime gittiğinin belli olmadığı, davacının hastane aracını şahsi işlerinde, eve geliş ve gidişlerde kullandığı iddialarının incelenmesi amacıyla açılan disiplin soruşturması sonucu düzenlenen 24.3.2011 gün 142/02 sayılı raporda; davacının, ilaç firmalarından kongre sponsorluğu için maddi bir menfaat temin ettiğinin tespit edilemediği ancak, hastane Başhekimi sıfatıyla kongre sponsorluğu için firma temsilcileri ile birebir görüşerek hekimlere destek istediğinin anlaşılması üzerine 14.9.2011 gün 2011/611 sayılı İstanbul İl Disiplin Kurulu kararı ile Kamu Görevlileri Etik Davranış İlkeleri ile Başvuru Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin 9. maddesindeki “dürüstlük ve tarafsızlık” ilkesi ile 14. maddesindeki “görev ve yetkilerin menfaat sağlamak amacıyla kullanılmaması” ilkesine aykırı davrandığına karar verildiği, bakılan davanın ise 14.9.2011 gün 2011/611 sayılı … İl Disiplin Kurulu kararının iptali istemiyle açıldığı anlaşılmıştır.
Dosyanın incelenmesinden; davacının sağlık kongresi sponsorluğu için firma temsilcileri ile hastane Başhekimi sıfatıyla görüştüğü ve hastanede görev yapan hekimlere destek istediği görülmekte ise de; aynı sebeplerle yapılan soruşturma sonucunda davacının, Başhekimlik görevinden alınarak … Eğitim ve Araştırma Hastanesi klinik şef yardımcılı olarak atandığı, söz konusu işlemin iptali istemiyle açtığı davada, … 7. İdare Mahkemesinin … günlü, … sayılı kararıyla dava konusu işlemin iptaline hükmedildiği, bu kararın Danıştay Beşinci Dairesinin 15.10.2014 günlü, E:2013/1028; K:2014/6773 sayılı kararıyla onanarak kesinleştiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda; mevzuatta yer alan ve uygulamada sıkça karşılaşılan sponsorluk ilişkilerine ilişkin olarak, hastanede görevli her bir doktorun ayrı ayrı sponsor olabilecek ilaç firması mümessilleri ile görüşmesindense, hastanenin Başhekimi olan davacının, ilaç firması mümessilleri ile yaptığı görüşmelerin usulsüz bir talep veya gereksiz bir aracılık olarak kabulünün yerinde bulunmadığı; öte yandan, aynı sebeplerle Başhekimlik görevinden alınmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle açtığı davanın lehine sonuçlandığı görüldüğünden, dava konusu işlemde hukuka uyarlık, davanın reddi yolundaki Mahkeme kararında ise hukuki isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulüyle, … 8. İdare Mahkemesince verilen … günlü, … sayılı kararın 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinin 1/b fıkrası uyarınca bozulmasına, aynı maddenin 3622 sayılı Kanun’la değişik 3. fıkrası gereğince ve yukarıda belirtilen hususlar da gözetilerek yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen Mahkeme’ye gönderilmesine, 15.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.