Danıştay Kararı 5. Daire 2013/4111 E. – K. 15.05.2013 T.

Danıştay 5. Daire Başkanlığı         2013/4111 E.  ,  / K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2013/4111
Karar No : 2015/9189

Temyiz Eden (Davacı) :
Karşı Taraf (Davalı) :
İstemin Özeti : … İdare Mahkemesi’nce verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Cevabın Özeti : İstemin reddi gerektiği yolundadır.
Düşüncesi : Mahkeme kararının gerekçesi değiştirilmek suretiyle onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Beşinci Dairesince işin gereği düşünüldü:
Dava; Hakkari Gümrük ve Muhafaza Başmüdürlüğü bağlantısı Esendere Gümrük Müdürlüğü’nde gümrük müdürü olarak görev yapan davacının, 640 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin Geçici 3. maddesi uyarınca araştırmacı kadrosuna atanmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
… İdare Mahkemesince; Hakkari Gümrük ve Muhafaza Başmüdürlüğü bağlantısı Esendere Gümrük Müdürlüğü’nde Gümrük Müdürü olarak görev yapan davacının, 640 sayılı nın Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’nin Geçici 3. maddesinde yer alan hüküm uyarınca araştırmacı kadrosuna atanmasına ilişkin kararda hukuka ve mevzuata aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle dava reddedilmiştir.
Davacı, dava konusu işlemin hukuka aykırı olduğunu öne sürmekte ve İdare Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 2. maddesinde; idari işlemler hakkında yetki, şekil, neden, konu ve amaç yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlal edilenler tarafından açılan iptal davaları, idari dava türleri arasında sayılmış, “Dilekçeler üzerine ilk inceleme” alt başlıklı 14. maddesinin, (3-d) işaretli bendinde; dava dilekçesinin, idari davaya konu olacak kesin ve yürütülmesi gerekli bir işlem olup olmadığı yönünden inceleneceği belirtilmiş, 15. maddesinin, (1-b) işaretli bendinde ise; davaya konu edilen işlemin idari davaya konu olacak kesin ve yürütülmesi gerekli bir işlem niteliğinde bulunmaması durumunda davanın reddedileceği hükme bağlanmıştır.
İdari davaya konu olabilecek kesin ve yürütülmesi gerekli işlemler, öğreti ve içtihatta idari makam ve mercilerin kamu gücüne dayanarak idare işlevine (idare hukuku alanına) ilişkin olarak yaptıkları ve ilgililer hakkında çeşitli hak ve/veya yükümlülükler doğurmak suretiyle hukuk düzeninde değişiklik yapan, başka bir anlatımla ilgililerin hukukunu etkileyen irade açıklamaları olarak tanımlanmaktadır.
8/6/2011 günlü, 27958 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 640 sayılı ‘nın Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’nin Geçici 3. maddesinin 1. Fıkrasında; “Gümrük Müsteşarlığında; Müsteşar, Müsteşar Yardımcısı,… Gümrük Müdürü,… kadrolarında bulunanların görevi bu Kanun Hükmünde Kararnamenin yürürlüğe girdiği tarihte sona erer. Bu personelden merkez teşkilatında Müsteşarlık Müşaviri dâhil Daire Başkanı ve üstü görevde bulunanlar ile taşra teşkilatında Gümrük ve Muhafaza Başmüdürü ve döner sermayede İşletme Bölge Müdürü kadrolarında görev yapanlar, ekli (2) sayılı listede ihdas edilen Bakanlık Müşaviri kadrolarına, diğerleri ise ekli (2) sayılı listede ihdas edilen Araştırmacı kadrolarına herhangi bir işleme gerek kalmaksızın atanmış sayılırlar.” hükmü yer almıştır.
Dosyanın incelenmesinden; Hakkari Gümrük ve Muhafaza Başmüdürlüğü Esendere Gümrük Müdürlüğü’nde gümrük müdürü olarak görev yapan davacının, 640 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Geçici 3. maddesinde yer alan düzenleme uyarınca, atanmış sayıldığı araştırmacı kadrosuna geçirilmesi üzerine temyizen incelenmekte olan dava açılmıştır.
Kanun Hükmünde Kararnameler, yürütme organının bir işlemi olmakla birlikte, fonksiyonel açıdan kanun niteliğini taşıyan hukuki düzenlemelerdir. Dolayısıyla idari işlemlere karşı açılan davaların çözümüyle görevli idari yargıda, KHK hükümlerinin iptali için açılmış bir davanın incelenmesi hukuken olanaksızdır.
Davacı, 640 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Geçici 3. maddesi uyarınca araştırmacı kadrosuna doğrudan atanmış sayılmış, KHK’de atama yapma konusunda Yönetime herhangi bir değerlendirme yapma ya da başka yönde işlem kurma olanağı tanınmamıştır. Bu nedenle, kanun niteliğini taşıyan hukuki bir düzenleme ile yeni bir kadroya atanmış sayılan davacı hakkında, davalı Yönetimce kurulmuş, yönetsel davaya konu olabilecek bir işlemin varlığından söz edilmesine olanak bulunmamaktadır.
Davacının araştırmacı kadrosuna atanmasına dair kurulmuş bir yönetsel işlem var olmadığı halde, kadro unvanının değişimi sonucunu doğurduğu öne sürülen işlemin iptali istemiyle açılan bu davanın, incelenmeksizin reddi gerekirken, davanın reddi yolunda karar verilmesinde hukuki isabet bulunmamakta ise de; bu durum, sonucu bakımından hukuka uygun bulunan Mahkeme kararının bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin reddiyle, … İdare Mahkemesi’nce verilen ve hüküm fıkrası itibariyla hukuka uygun bulunan … günlü, E:…; K:… sayılı kararın, yukarıda belirtilen gerekçeyle onanmasına; temyiz giderlerinin istemde bulunan davacı üzerinde bırakılmasına, 18/11/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.