Danıştay Kararı 5. Daire 2013/3658 E. 2016/1094 K. 02.03.2016 T.

Danıştay 5. Daire Başkanlığı         2013/3658 E.  ,  2016/1094 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2013/3658
Karar No : 2016/1094

Temyiz Eden (Davalı) :
Vekili :
Karşı Taraf (Davacı) :
Vekili :
İsteğin Özeti : … A.Ş.’nde görev yapmakta iken, özelleştirme sonucu davalı İdareye atanan davacının, 4046 sayılı Yasanın 22. ve 406 sayılı Yasanın Ek 29. maddesi gereğince önceki ve yeni görevlerinin parasal hakları arasındaki farkın ödenmesi sırasında 5473 sayılı Yasa uyarınca 8.5.2006 tarihli 2006/T-17 sayılı Yüksek Planlama Kurulu kararı ile 1.1.2006 ve 1.7.2006 tarihlerinden geçerli olmak üzere getirilen ek ödemelerin güncelleştirilmiş tutarının göz önüne alınması istemiyle davalı İdareye yaptığı 13.02.2012 tarihli başvurunun reddi yolundaki 14.02.2012 gün ve 3483 sayılı işlemin iptali ile yoksun kalınan parasal hakların İdareye başvuru tarihinden geriye doğru yasal süreyi kapsayacak şekilde hesaplanarak yasal faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılan davada; davacının İdareye başvurduğu tarihten itibaren 120 gün içinde dava açılmış ise, ilgiliye davanın açıldığı tarihten geriye doğru 120 günü geçmemek üzere, başvuru tarihinden geriye doğru 60 günlük süre içindeki ilk uygulama esas alınarak parasal hakların verilmesi gerektiği, başvuru tarihinden geriye doğru 60 gün içinde kalan ilk uygulama işlemi olan 15.01.2012 tarihinden itibaren eksik ödenen tutarın başvuru tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte tazminat olarak davacıya ödenmesi gerektiği; nakle tabi personelin 406 sayılı Kanunun Ek 29. maddesi uyarınca Devlet Personel Başkanlığına bildirildikleri tarihe kadar kamu personelinin ücretlerinde yapılacak artışlardan yararlandırıldıkları, 04.01.2010 tarihinde Devlet Personel Başkanlığı’na bildirilen davacıya Türk Telekom’da sözleşmesinin feshedildiği 2010 yılının 15 Ocak tarihi ve bu tarihten önceki döneme ilişkin Yüksek Planlama Kurulu kararıyla öngörülen zam ve farkların ödenmesi gerektiği gerekçesiyle; dava konusu işlemin iptali, tazminat talebinin kabulü ile eksik ödenen tutarın başvuru tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davacıya ödenmesi yolunda … 3. İdare Mahkemesince verilen … günlü, … sayılı kararın; iptal-kabule ilişkin kısmının dilekçede yazılı nedenlerle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.
Cevabın Özeti : İstemin reddi gerektiği yolundadır.
Danıştay Tetkik Hâkimi :
Düşüncesi : Kararın onanması gerektiği düşünülmüştür.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Beşinci Dairesince dosyanın tekemmül ettiği anlaşıldığından, yürütmenin durdurulması istemi hakkında bir karar verilmeksizin işin gereği düşünüldü:
4046 sayılı Yasanın 22. maddesinin beşinci fıkrasında, “Bu madde hükümlerine göre kamu kurum ve kuruluşlarına nakledilen sözleşmeli personel ile iş kanunlarına tâbi personele, Devlet Personel Başkanlığına bildirildikleri tarihteki kadro ve pozisyonlarına ilişkin olarak bildirim tarihi itibarıyla almakta oldukları sözleşme ücreti, ücret (fazla mesai ücreti hariç), ikramiye, bankacılık tazminatı, ek ücret, ek ödeme, teşvik ödemesi ve benzeri adlarla yapılan ödemelerin toplam net tutarının (bu tutar sabit bir değer olarak esas alınır); nakledildiği kurum veya kuruluştaki kadro veya pozisyonlara ilişkin olarak yapılan aylık, ek gösterge, ikramiye, her türlü zam ve tazminatları (ek tazminat ve bankacılık tazminatı dâhil), makam tazminatı, temsil tazminatı, görev tazminatı, sözleşme ücreti, ücret, ek ücret, ek ödeme, teşvik ödemesi, döner sermaye payı ve benzeri adlarla yapılan her türlü ödemelerin (fazla mesai ücreti, fiilen yapılan ders karşılığı ödenen ek ders ücreti hariç) toplam net tutarından fazla olması halinde aradaki fark tutarı, herhangi bir vergi ve kesintiye tâbi tutulmaksızın fark kapanıncaya kadar ayrıca tazminat olarak ödenir.” hükmüne yer verilmiştir.
Davacının … A.Ş. Genel Müdürlüğü tarafından atandığı kuruma bildirilen maaş nakil ilmuhaberinde, dava konusu ek ödeme dahil edilmeksizin net ücretinin belirlendiği; başka bir deyişle, davacının Devlet Personel Başkanlığına bildirim tarihindeki net ücreti içinde, söz konusu ek ödemenin yer almadığı anlaşılmıştır.
Öte yandan; davacının … A.Ş. Genel Müdürlüğünde aldığı ücretine dava konusu ek ödemenin ilave edilmesi durumunda; alacağı ücret ile atandığı kurumda emsaline ödenen ücret arasındaki farkın kapanmış olması halinde, davacıya fark tazminatı ödenmeyeceği ve emsali personelin aldığı ücreti alacağı tabiidir.
İdare ve vergi mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin varlığına bağlıdır. … 3. İdare Mahkemesince verilen … günlü, …. sayılı karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir neden de bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın yukarıdaki açıklamanın eklenmesi suretiyle onanmasına, temyiz giderlerinin istemde bulunan davalı üzerinde bırakılmasına, 02/03/2016 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY :
Dava, ilgilinin maaşının unsurları ve miktarı yönünden yapılan ilk belirleme işleminden kaynaklanmakta olup bu işlemden doğan zararın karşılanması istemiyle birlikte açılmış iptal ve tazminat davasıdır. Bu sebeple de, dava açma süresinin İYUK.’nun 12., 7. ve 11. maddeleri esas alınarak hesaplanması gerekmektedir.
Buna göre, davanın açıldığı tarihten önceki son bir-kaç aylık maaş ödemeleri davacının ödenecek maaşının ilk kez belirlenmesinden bağımsız işlemler olmadığından, davacının bu hususta ilk ödemenin yapıldığı, ya da maaş hesaplama unsurlarında bir değişiklik olmuşsa, buna göre ilk ödemenin yapıldığı tarihte başlayan süre içinde dava açmadığı anlaşılmaktadır. 13.02.2012 tarihli başvurusu ise 11. maddede belirlenen süre içinde olmadığından dava süresini etkilememektedir.
Uyuşmazlıkta, anılan 12. maddedeki işlemin icrasından doğan tam yargı davası ile ilgili süre başlangıcı hükmünün uygulanması olanağı bulunmamaktadır.
Bu nedenle davanın süre aşımı yönünden reddi gerektiğinden, İdare Mahkemesi kararının iptal kabüle ilişkin kısmının bozulması gerektiği görüşüyle karara katılmıyorum.